Sadık Yalsızuçanlar: Mezar talimatı iade-i itibardır

Yazar Sadık Yalsızuçanlar, mezar araştırmasının bir tür iade-i itibar girişimi olduğunu söyledi

Kemal Benek’in haberi:

Risale Haber-Yazar Sadık Yalsızuçanlar, mezar araştırmasının bir tür iade-i itibar girişimi olduğunu söyledi.

Risale Haber’e yaptığı açıklamada, Bediüzzaman’ın kabrinin bilinmemesini vasiyet ettiğini hatırlatan Yalsızuçanlar, vasiyetindeki “şimdilik” kaydına dikkat çekti:

“Bediüzzaman, biliyorsunuz, birkaç talebesi dışında kabrini kimsenin bilmesini istemiyor. Fakat vasiyetinde bir ‘şimdilik’ kaydı da vardır. Sanırım Tahiri Mutlu ağabeyden aktarılan bir bilgi de var. İlerde yani Bediüzzaman’ın öngördüğü şartlar gerçekleştiğinde kabrinin bilineceğine ve belki Hz. Mevlana’nın mübarek bedeninin yattığı yer gibi bir tür müze yapılabileceğine ilişkin…”

Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın “kayıp mezarları bulun” talimatının bir tür iade-i itibar girişimi olacağına dikkat çeken Yalsızuçanlar, “Başbakan’ın Bediüzzaman’ın kabrinin belirlenmesine ilişkin talimatı, bir tür iade-i itibar girişimi niyeti olarak görünüyor. Bu olumlu bir gelişme. Zaten Bediüzzaman gibi bir cihanşümul kişiliğin değeri bir gün hem kendi ülkesinde hem de dünyada anlaşılacaktır. Bu gidiş, o sürecin ilk adımıdır” dedi.

GİZLİ VE DEHŞETLİ BİR KOMİTE

Risale-i Nur’ların okullarda okutulması gerektiğini vurgulayan Yalsızuçanlar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bediüzzaman’a ‘gizli ve dehşetli’ diye nitelediği bir ‘komite’nin kışkırtmasıyla yıllarca kirli bir propaganda yapıldı. Aleyhteki bu çabalara, dezenformasyona rağmen, halk, daima ona saygı duydu, bağlıları, izleyicileri arttı, kitapları onlarca dile çevriliyor, yıllardır sürekli okunuyor. Fikirlerinden beslenen insanlar, çeşitli alanlarda evrensel ölçekte hizmetlere imza atıyorlar.

RİSALE-İ NUR OKULLARDA OKUTULMALI

“Bediüzzaman’ın Risalelerinin değerini siyasi ve kültürel seçkinlerin de kavraması, bu ülkenin hayrına olacaktır. Risale-i Nur külliyatının okullarda okutulması Bediüzzaman’ın en çok üzerinde durduğu, değer verdiği bir konu idi. Bir gün bunun da yapılması gerekiyor.”