Ümmileşmek, masumlaşmak, safileşmek, sakinleşmek, durulaşmak, fazlalıkları atmak, işe yaramayanları yakmak, lüzumsuzlukları terk etmek... Çevreyi temizlemek, pencereyi açmak, camın buğusunu silmek...

Çokluk çağında, bilgi obezi olduğumuz bu devirde işe yaramayan kazuratı yakmaya ne çok ihtiyacımız var. Bilgi bombardımanına, adeta görsel saldırıya maruz kalışımız; sirete inmeyi, hikmeti bulmayı, hakikate erişmeyi engelliyor, perde perde gaflet dumanı kaplıyor. Bilmeden zalimlerin tarafına destek vermiş, onları güçlendirmiş olabiliyoruz; bu masumiyetimizi zedeliyor, ateşe yaklaştırıyor...

Ümmileşmek, masumlaşmak bunun için önemli. Bütün haberleri bilelim, her şeyden haberimiz olsun derken; kendimizin nereye gittiğini, hangi akıntıya kapıldığımızı, küresel dalgaların nereye sürüklediğini fark etmiyoruz.

Bu bağlamda bir Barla'mız olmalı; gerçekte olmasa da ona benzeyen bir mekan veya zihinsel olarak böylesi bir evde uzlet hale bürünmeliyiz. Bunun şekli, hali telefondan, internetten uzak -zaruret derecesi belki- içe dönük bakış, zihni temizlik, kalbi arınma...

Okumalar bu yönde olduğunda nihayeti masumlaşmak ve ümmileşmektir. Yunus'un ifadesiyle "ilim kendini bilmektir." Bunun için dergaha "doğru" odun getirmektir.

Bediüzzaman'dan eğri söz duyulmamıştır, halinden de öyle. Etraftan toz, kül, dumandan korunmak için "sathi nazardan" uzak durmuş, "dikkat nazardan" kopmamaya çalışmıştır.

Nur Risalelerini telif ederken yanında Kur'an'dan başka kitap bulunmaması dikkate değer değil midir? Dikkat nazarla Risaleleri okuyan "Kur'an talebesi" olur, bir nevi sahabeye benzer, manen zamanın sahabesi olur, Kuran'ı onlar gibi okumaya yaklaşır.

Rehber-i Ekmel Resul-i Ekrem (salat ve selam üzerine olsun) vefatına yakın mescidde sahabelerinin masumiyetini seyreder, tebessüm eder. Bu sevinç tebessümüdür.

Tefsir, hadis, akaid, kelam vd. gibi ilimler yoktur, defter kalem de yoktur fakat onlar ayetleri anlıyorlar, masumiyet ve ümmilikleri güçlüdür.

İlimlerin çoğalması anlamaya yardımcı olduğu gibi perde olduğu, yolu uzattığı da bir vakıa… Bir bakıma da zaruret. Bütün bu ilimler ümmileşmek için; yolun sonuna erişen bunu görür!

Eski Said’in yeni Said’e dönüşümü böylesi dönüşüm olduğunu anlamak için Mesnevi Nuriye’nin başlarında geçen ve diğer eserlerdeki yerleri okumak ve kendi dünyamıza ne ifade ettiğini iyi irdelemek gerekli vesselam.