Nurullah HALİLOĞLU

Nurullah HALİLOĞLU

Neden "Said Nursi" isminden korkuluyor?

Bugün Türkiye’de insanların bütün fitne ve fesat girişimlerine rağmen birlikte yaşaması ve gittikçe kardeşlik duygularının artması devlet erkinin değil din gerçeğinin bir başarısıdır. Değeri bilinirse ve hakikatleri rehber edinirse dinimiz bu gün bir çok konudaki problemlerimizi çözecek güce sahiptir. Ama ne yazık ki her zaman olduğu gibi din gerçeğinden korkan bürokratik güçler bu gerçeği görmek istememektedir.

Din duygusu kadar, insanları terörden, hırsızlıktan, yalancılıktan, sorumsuzluktan ve bütün olumsuzlardan uzaklaştıracak başka bir gücün olmadığını hangi akl-ı selim sahibi insan kabul etmez? En çok birlik ve beraberlikten bahsedildiği halde, devletin önemli kurumları ne yazık ki, dinimiz Yüce İslâm’ın birleştirici özelliğini bilerek veya bilmeyerek hiç dile getirmemekte, bu konuda eser veren din alimleri görmezlikten gelinmektedir. Cumhuriyet rejiminin kuruluşundan bu yana dinin yerine değişik görüşler ikame edilmek istendiyse de bunların hiçbir tanesi milletin dertlerine çare olamamış, bütün yasaklara rağmen yine vatandaşlarımız İslâm dininin insana huzur veren hayat biçimini yaşantılarına aksettirmişlerdir.

Bilindiği gibi bir zamanlar devletin bütün imkanları kullanılarak insanlarımız dinden uzaklaştırmaya çalışılmıştır. İşte Bediüzzaman Said Nursi gibi büyük bir insan, Allah demenin yasak olduğu o zamanda, bütün zorluklara rağmen İslâm inancını canlı tutmak için manevî bir mücadeleye başlayan bir zattır. Bu mücadelenin eseri olarak ortaya çıkan “Risale-i Nur” eserleri bugün milyonlarca insanın gönlüne iman ve İslam’ın aydınlık nurunu yerleştirmektedir.

Bediüzzaman Said Nursi’nin telif etmiş olduğu Risale-i Nur eserleriyle Anadolu’nun manevî dinamiklerini ayakta tutması ortada iken, ne yazık ki bu apaçık gerçek gafillerce görülmek istenmemektedir. Ama bu gerçeğin görülmesi devletluler tarafından  engellenmeye çalışılmış olmasına rağmen, bu eserler, yapılan bütün engellemeler ve zulümlere rağmen halkın gönlünde gereken mevkiyi bulmuş ve bu durum Anadolu’da İslâm ağacının yemyeşil kalmasına sebep olmuştur. Bugün devlet her şeyden önce Said Nursi gerçeğini görmeliydi. Ama ne yazık ki, Türkiye’den kaçıp dışarıda devlet aleyhinde faaliyetlerde bulunduğu için bir zamanlar vatan hainliğiyle suçlanan Nazım Hikmet gibi bir insana tanınan töleransı, günümüz yöneticileri Said Nursi gibi bir vatanpervere tanımamıştır ve halen bu büyük insanın inkâr edilemez hizmetleri görmezlikten gelinmeye çalışılmaktadır. Oysa eğer bugün insanlarımız birlik ve beraberliklerini kaybetmemişlerse, bunun temelinde Said Nursi gibi İslam kahramanlarının hizmetleri bulunmaktadır.

Ancak zorlamalarla hakikatlerin insanların gönlünde yeşermesine kimse engel olamamıştır. Devleti milletin üzerinden bir tahakküm aracı olarak kullananlar istemese de, iman ve Kur’an gönüllüleri kopması mümkün olmayan bir bağla vatanın her köşesinde tesirlerini icra etmişlerdir ve etmeye devam etmektedirler. Said Nursi gibi bir İslâm aliminin devlet imkânlarına ihtiyacı da yoktur zaten. Zaman göstermiştir ki, Said Nursi’yi, eserlerini ve hizmetlerini bu vatanın bağrından hiç kimse sökemeyecektir.

Eğer gerçekten devlet gücünü ellerinde bulunduranlar devleti ve milleti düşünüyorlarsa halkın değerleriyle barışmalıdırlar. Bilinmelidir ki, İslâm’ın yaşanmasıyla hem insanlarımız ahlakî çöküntülerden kurtulacak, hem de milletin birlik ve beraberliği en iyi bir şekilde sağlanabilecektir. Her konuda milletin istek ve arzularını göz önünde bulundurabilecek bir devlet modeline kavuşabilseydik, sıkıntılarımızı aşmak ve huzurlu bir toplum oluşturmak bizim için zor olmayacaktı.

Her şeye rağmen elbette şeytan ve nefislerin zebunu olan insanlar varlıklarını devam ettirecek ve insanı insan eden manevî değerlerimizle düşmanlıkları devam edecektir. Önemli olan ehl-i imanın da mücadelesini yapması ve tam bir İslâmî şuura sahip olmasıdır...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum