Muhammed Numan ÖZEL

Muhammed Numan ÖZEL

Kurbanın Enfüsî Manaları

Her sene hayatımızın bir parçası olan Kurban ibadeti, yalnız zahirî bir hayvan kesimi ve içtimaî bir vecibe olmayıp; bilâkis, enfüsî bir tezkiye, ruhî bir arınma, nefsin terbiye ve Hâlık’a kurbiyet kazandıran bir ibadet nev’idir.

İbadetin manası şudur ki: Dergâh-ı İlahîde abd, kendi kusurunu ve acz ve fakrını görüp kemal-i rububiyetin ve kudret-i Samedaniyenin ve rahmet-i İlahiyenin önünde hayret ve muhabbetle secde etmektir.”[1]

Bu ibadetin hakikî gayesi, nefsin Cenâb-ı Hakk’a tam teslimiyeti ve benlik sevdasından tecerrüd etmesidir.

Üstad Bediüzzaman Hazretleri, Risale-i Nur Külliyatı’nda ibadetin bâtınî hikmetlerini izah ederken, kurbanın da nefsin tezkiyesine ve tevhid-i ubudiyete nasıl vesile olduğunu beyan eder.

Hazret-i İbrahim Aleyhisselâm ile Hazret-i İsmail Aleyhisselâm’ın kıssasında temessül eden kurban hadisesi, nefsin en dehşetli bağlarından olan evlât sevgisine karşı bir teslimiyet imtihanıdır.

Ubudiyetin içinde olan ibadet, Cenâb-ı Hakk’ın emrine ittibâdır. Ve onun emrine inkıyaddır. Neticesi, Cenâb-ı Hakk’ın rızasını kazanmak ve huzuruna girmektir. Yoksa bazı makàsıd-ı dünyeviye için ibadet edilmez. Çünkü o maksatlar, onun neticesi olamaz.

“Kalbini öldürmüş, nefsini hevesatla şımartmış mülhidler, imandaki hakikatın derece-i ihtiyacını inkâr ettiklerinden, "Ehl-i diyanet ve ehl-i ilmi sevkeden, tahrik eden makasıd-ı dünyeviye ve ihtiyacatıdır" diye ittiham ediyorlar.”[2]

Kur’an-ı Kerim'de de bu hakikate şöyle işaret edilir:

"Onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır; ancak O’na sizin takvânız ulaşır."[3]

Bu ayet, kurban ibadetinde esas maksadın, takva ile Hâlık’a yaklaşmak olduğunu en beliğ surette ifade eder.

Tevazu ve Benliğin Kurbanı

Kurban, benlik ve enaniyet sevdasının mahvı ve tevazunun ikamesidir. Kurbanda nefs, adeta kesilen hayvan misali kendi benliğini Hâlık’ın huzurunda feda eder. Enaniyetin izalesiyle ancak abid tam manasıyla mütevazı bir abd olabilir. Yoksa enaniyetle yapılan her bir iş tahrip namına geçer.

Hak ve hakikatı, nefsin gurur ve enaniyetine daima tercih eder.”[4]

Ene ile tabir edilen enaniyetin kalbi, Allah Allah zikrinin şuâ ve hararetiyle yanıp delinirse, büyüyüp gafletle firavunlaşamaz.”[5]

Hâlbuki Enâniyetin mahiyeti, kendi nefsine mâlik olmak vehmidir. Hâlbuki nefis, kendi kendine mâlik olamaz.

“Rahman'ın nihayetsiz rahmetinden uzak değil ki, nasıl vazife uğrunda, mücahede işinde telef olan bir nefere şehadet rütbesini veriyor ve kurban olarak kesilen bir koyuna, âhirette cismanî bir vücud-u bâki vererek Sırat üstünde, sahibine burak gibi bir bineklik mertebesini vermekle mükâfatlandırıyor.”[6]

Bu beyan, kurbanın enfüsî mânâda benliğin ilga edilmesi ve nefsin ubudiyet mertebesinde mahviyet kazanması hedefimiz olmalıdır.

Şükür ve Fedakârlığın Tezahürü

Kurban, aynı zamanda bir şükr-ü manevîdir. Kişinin malını Cenâb-ı Hakk’ın rızasına tahsis ve Allah yolunda feda etmesi, bir nevi şükrün fiilî ifadesidir.

Kurbiyet ve Ruhî Terakki

“Kurban” kelimesi, “kurb” kökünden gelerek yaklaşmayı ifade eder. Bu vesileyle kurban, kulun Rabbi ile arasındaki mesafeyi manevî olarak kısaltma ameliyesidir.

Bu ruhî terakkiyi Üstad şöyle hulâsa eder:

“Tevhid ve vahdette cemal-i İlahî ve kemal-i Rabbanî tezahür eder.

Eğer vahdet olmazsa, o hazine-i ezeliye gizli kalır.”[7]

Kurbiyetin enfüsî manası, Hakk’a yaklaşmakla mahiyet-i insaniyedeki yüksek istidatların inkişafıdır.

“O neşvünema ise, istidadların inkişafına sebebdir.

O inkişaf ise, kabiliyetlerin tezahürüne sebebdir.

O kabiliyetlerin tezahürü ise, hakaik-i nisbiyenin zuhuruna sebebdir.

Hakaik-i nisbiyenin zuhuru ise, Sâni'-i Zülcelal'in esma-i hüsnasının nukuş-u tecelliyatını göstermesine ve kâinatı mektubat-ı Samedaniye suretine çevirmesine sebebdir.”[8]

“Vicdanında bulunan bütün emel ve istidadlarının tohumları, bir şecere-i tûbâ gibi neşv ü nemaya başlar, ebed memleketine doğru hareket eder, gider.”[9]

“Cenab-ı Hak, hikmet-i ezeliye ile inayet-i ezeliyenin iktizasınca, insanların kabiliyetlerinin tezahürünü ve istidadlarının neşv ü nemasını irade etmekle, nev'-i beşeri imtihan ve tecrübeye tâbi' tuttu, zararları menfaatlara kattı, şerleri hayırların içine attı, güzellikleri çirkinliklerle cem' etti; hepsini birbirine karıştırarak kâinatın hamuru ile beraber yaratılış teknesinde yoğurduktan sonra, kâinatı tagayyür, tebeddül, tekâmül kanunlarına tâbi' tuttu.”[10]

“Bu da, yüksek istidadları neşv ü nemalandırmakla pis istidadlardan temyiz içindir.

Bu dahi, sağlam fıtratları, mücahede ile bozuk ve hasta fıtratlardan ayırmak içindir.

Bunu da, imtihan-ı beşer istilzam ediyor.

Bunu dahi, sırr-ı teklif iktiza etmiştir.

Teklif ise saadet-i beşer içindir.

Saadet ise tekemmülden sonradır.”[11]

Bu ise insanı mahluklar arasında ahsen-i takvîm mertebesine çıkarır.

Velhasıl: Kurban, sadece bir hayvan kesmek değil; nefsin, enaniyetin, hırsın, hubb-u dünya ve şehevâtın kurban edilmesiyle hakikî ubudiyete mazhar olarak evc-i âlâya yaklaşmaktır.

Nefsine karşı Hazret-i İbrahim gibi teslimiyet, Hazret-i İsmail gibi tevekkül gösteren kişi, maddî ve manevî terakkîye mazhar olur.

İman, insanı insan eder; belki insanı sultan eder.”[12]

“Mübarek Kurban Bayramlarını tebrik eder ve emsal-i kesîresine saadetler içinde nâiliyetlerinize dua eder ve dualarınızı bekler, bu vesile ile biz de selâm ve tebriklerimizi arzederiz.”[13]

Cenâb-ı Hak bizleri, kurbanın bu enfüsî mânâlarını idrak edip, nefsimizi Hakk’ın emrine kurban edenlerden eylesin. Âmin.

Akrebiyet içinde kurbiyeti, vahidiyet içinde ehadiyet tecellileriden mazhariyet duasıyla..

[1] Sözler (41)

[2] Kastamonu Lahikası (230)

[3] Hac Suresi (22:37)

[4] Barla Lahikası (148)

[5] Mesnevi-i Nuriye (103)

[6] Sözler (203)

[7] Şualar (7)

[8] Sözler (532)

[9] İşarat-ül İ'caz (42)

[10] İşarat-ül İ'caz (143)

[11] İşarat-ül İ'caz (163)

[12] Sözler (315)

[13] Konferans (60)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
5 Yorum