Kara Cuma değil kanlı Cuma!

Bir haftadır dünyayı kasıp kavuran bir söylem var: ‘Kara Cuma.’

Ya da orijinal ismiyle ‘Black Friday.’

Gündem ve hadiseler o kadar yoğun ve dağdağalı ki takip etmekte zorlanıyorum.

Hem de çok…

Eminim dünyevileşen bir hayat sisteminin içerisinde gündemi takip etmekte sizler de benim kadar zorlanıyorsunuzdur.

Kara Cuma; Philedelphia’da 1961 yılında gazetelerde ilk defa duyulmuş. Bu ifade alışveriş yüzünden oluşan yoğun trafik ve gergin ortamdan geliyor.

Bu birinci senaryo…

İkinci senaryo ise; 1980’lerin başında perakendeciler Ocak’tan Kasım’a kadar zarar ediyorlarmış, kârların çoğunu ‘Şükran günü (Thanksgiving day)’ ile başlayan tatil sezonuyla birlikte yapmaya başlıyorlarmış. Bugünün ertesi gününe Kara Cuma denmiş.

Efsane böyle…

Kara Cuma Türkiye’de de 24 Kasım Cuma günü kutlandı.

Tabi tartışmaları beraberinde getirerek…

Yine Batı’nın ithal ve sunî bir ürünü olarak önümüze serildi. Mimsiz bir medeniyet, faidesiz bir uğraşı veya kasıtlı bir retorik

Evet, Kara Cuma ya kutsal değerlere karşı bilinçli şekilde yapılan bir ahmaklık ya da kendi toplumunu ilgilendiren boş, beyhude bir mana…

Ben ikincisinden yanayım.

Yani bu kavramı ortaya atanların İslam’a ve Müslümanlara karşı çıkarttıklarına inanmıyorum.

Bizi tahrik ediyorlar mı diye sorarsak? Evet, ediyorlar. Dini inançtan uzak ve habersiz yaşayanlar bile Batı’ya saydı, sayıştırdı.

Tabi en klasik ve en bilinen tepki çeşidimiz Kara Cuma çılgınlığı yapan firmaların deruhte edilmesi.

Sosyal medyada boy boy firma logolarının paylaşıldığını ve bundan böyle alışveriş yapmayacaklarını benim gibi sizler de çokça görmüşsünüzdür.

Hatta bazı vatandaşlarımız hızını alamayarak ‘Kara Cuma’ fikrine mukabil ‘Kara Pazar’ı ortaya atmış. Mantıkî bir saldırıya geçmiş.

Helal olsun…

Allah; Cuma ve Pazar’a dil verse eminim bu boş ve beyhude tartışmalar için kıs kıs güler ve bizi tiye alırlardı; iyi ki vermemiş bizi maskaralıktan bir nebze de olsa kurtarmış!

Yahu Hıristiyanlar, Pazar günü ayin yaptıkları için ‘Pazar’ın suçu ne?’

Hindulara göre Ganj nehrinin kutsal olması bize Allah’ın suyuna düşmanlık ettirmeyi gerektirir mi?

Korkarım din fetişizmi kalp ve ruhları o kadar fanatize etmiş ki; başka dinlerin çoğunlukta olduğu bir ülkede doğan güneşe düşmanlık bile edecek.

Pazar’a düşmanlık ettiğimiz gibi…

Daha özetlemem gerekirse namaz kılmayan bir Müslüman’ın Black Friday’a ne için karşı çıktığını anlamıyorum.

Ya da anlamakta güçlük çekiyorum.

Hâlbuki Müslümanlar böyle malayani şeylerle zamanlarını heba edeceklerine aynı gün Mısır’da Cuma namazına bomba atan ve 300 Müslüman’ı şehid eden zalimlere karşı dursalar daha evla değil mi?

Herkes ‘Kara Cuma’ ile uğraşırken ifsad ve şer komiteleri Mısır’da ‘Kanlı Cuma’yı bize yaşatmadılar mı?

Namaz esnasında 300’den fazla Müslüman’ı şehid etmediler mi?

Ah Müslüman ah! Sen Batı’nın boş ve beyhude ‘Black Friday’i ile uğraşırken, kendince din-i mubin-i İslam’ın hukukunu muhafaza ettiğini düşünürken küfür müntesipleri seni kalbinden vuruyor?

Sana ‘Bloody Friday’ı yaşatıyorlar. (Kanlı Cuma)

Mısır gibi, Suriye’yi, Irak’ı, Filistin’i, Arakan’ı mahv-û perişan etmiyorlar mı?

Ediyorlar… Hem de yakıp-yıkarak.

Ama sen hâlâ Kanlı Cuma yerine Kara Cuma’nın derdine düşmüşsün.

Yazık…

Twitter: https://twitter.com/omercelebiresmi

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.