Medresetüzzehra Sempozyumu

Eğitim ve öğretim konusu her zaman insanlığın önemli ihtiyacı olmuştur. İnsanlara verilen eğitim bir bütün olarak hayatının tüm yönlerini kapsar. Buna bireyin ihtiyaç duyguğu tüm alanlar girer. Kültürün en önemli öğelerinden biri olan din de eğitimin konusudur ve olmalıdır. “Niçin din eğitimi?” diye sorulduğu zaman insanın iç dünyası aslında en güzel cevabı verir: FITRAT. Yani içimizdeki inanma ihtiyacı aslında almamız gereken inanç ve dolayısıyla din eğitiminin temel dayanağıdır. Bu eğitim de özellikle eğitim kurumları olan okullarda, ailede ve yaygın din eğitimi kurumlarında verilmelidir.

Ülkemizde 1924 yılında çıkarılan tevhid-i tedrisat kanunuyla başlayan süreçte mektep-medrese ikilemini ortadan kaldırma adına aslında sadece medrese boyutu bertaraf edildi. Sebebi de dinin genel eğitimle paralel ayrı kurumlarada verilmesinin sıkıntı doğurduğu düşüncesiydi. Ama asıl itibariyle yürülüğe konmaya çalışılan zihniyetin projesiydi. Sonrasında Türkiye’de dini geleneğe alışkın insanlar okullardan ürkmeye başladılar ve ciddi sorunlar ortaya çıktı.

19. ve 20 yy. geçiş döneminde İstanbul’a ilk geldiği gün itibariyle Bediüzzaman aslında gidişatı görmüş ve toplumun farklı sorunlarına ilişkin ciddi öneriler sunmuştur. Bunlardan biri de din ve fen bilimlerinin birlikte okutulmasının (eşzamanlı mektep-medrese)  sorun değil sorun çözücü olacağını proje bazında ortaya koyan Medresetüzzzehra projesidir. Bu projenin zikredildiği eserde anahatlar otaya konarken Nursi’nin diğer eserleri aslında bu mantığın ve projenin uygulamalı talimi olarak algılanabilir. Bediüzzaman’ın bu düşüncesi masa başında toplumun durumuna ilişkin ortaya atılmış bir proje değildir. Sahaya inilerek, toplumla beraber yaşanarak, sorular sorularak ve muhatapların zihinsel çözümlemeleri yapılarak ortaya çıkmıştır.

Bediüzzaman’ın bu ideali çerçevesinde aynı zaman da eserlerinin öğreti sistematiğinde kuramsal yönü oluşturan Eğitim Felsefesinin tüm yönleriyle akademik olarak ele alınacağı Van Valiliği, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüğü, Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı(AKAV) İşbirliği ile Medresetüzzehra Sempozyumu “Said Nursi ve Eğitim Felsefesi” Yüzüncü Yıl  Üniversitesinde 12-14 Ekim 2012 tarihlerinde yapılacaktır. Bu toplantıda akademisyenler şimdiye kadar eğitim sistemimize dahil edilmeyen/dahil edilmesine izin verilmeyen Bediüzzaman’ın eğitsel ve felsefi sistematiğini mensup oldıuklarıbilimsel alanların bakış açısıyla değerlendireceklerdir.  

Sempozyumda kurum, işleyiş, anlayış, topluma katkı, özelde Doğu’ya ve Türkiye’ye genel itibariyle örneklik yönüyle İslam alemine sağlayacağı eğitsel ama sonuç olarak geniş ölçekli-sürekli toplumsal katkı açısından Medresetüzzehra ele alınacaktır. Ayrıca Bediüzzaman’ın anlayışı farklı felsefi yaklaşımlarla karşılaştırmalı olarak değerlendirilecek ve eğitsel boyutu işlevsellik, yöntem teknikler, geçerli eğitim düşünce akımları, din bilimsel metotlar, dini düşünce akımları ve diğer tüm boyutlarıyla ortaya konacağı zengin içerikli sunumlar yapılacaktır.

Özellikle ülkemizde eğitim sisteminin yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı ve ideal bireyin yetiştirilmesi konusunda arayışların yoğunlaştığı bir dönemde böyle bir akademik çalışmanın düzenlenmesi daha da anlamlıdır. Sempozyumda ortaya çıkacak birikimlerin insanımıza katkı bağlamında değerlendirilmesi gerektiğ düşüncesindeyiz. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.