Dr. M. Rıza DERİNDAĞ

Dr. M. Rıza DERİNDAĞ

İki şehrin hikayesi ve felaketin izleri

"Musibet şerr-i mahz olmadığı için, bazan saadette felâket olduğu gibi, felâketten dahi saadet çıkar.”

Bu cümle 1. Dünya Savaşının nihayetinde mağlubiyetin sebebini soran bir meclise Said Nursi’nin verdiği cevabın başlangıcıdır. Deprem, sel, tsunami ve benzeri bela ve musibetler gibi bir musibet olarak algıladığı harp belasının kader penceresinden yorumudur. Ahirzamanda yaşadığımız için daha çok bela ve musibete de maruz kalacağa benziyoruz. O zaman bu ders zamanı geçmiş bir ders değil geçmiş olsun makamında daima hatırlanması gereken bir nasihattır.

Harp belası gibi deprem, sel ve benzeri afetler demek ki şerr-i mahz değildir yani içerisinde hiç hayır bulunmayan kerih, kötü ve çirkin şeyler değildirler. Görünürde olmasa da gerçekte hayır tarafları vardır böylesi musibetlerin.

Mindanao’da geçtiğimiz haftasonu yaşanan musibette de hayır taraflarını görmeyi ümid ediyoruz. İki şehrin büyük bir bölümü Cumayı Cumartesine bağlayan gece sele teslim olmuşlardı. Geçtiğimiz hafta boyunca gıda, giyecek ve su yardımlarına ağırlık verdik. Fakat acı manzarayı günler geçtikçe farkedebildik. Ölü sayısı 2 binin üzerinde, kayıp sayısı ise 9 binden fazla, 300 bin kişi etkilendi ve on binlerce ev yıkıma uğradı. Cagayan ve İligan şehirleri tarihlerinin en büyük felaketini yaşadılar.

“Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsü, bir hikmet zamanı idi, bir ahmaklık zamanı, bir iman devriydi, bir şüphecilik devri, bir Nur devriydi, bir karanlık devir, ümidin baharıydı, ümitsizliğin kışı, gözümüz önünde her türlü nimetin olduğu zamandı, gözümüz önünde hiç bir şeyin olmadığı zaman,herbirerlerimizin cennetlere doğru yöneldiği, herbirerlerimizin cehenneme yaklaştığı bir devir, kısacası bir devir ki şimdiki zamanımıza çok benziyor…” (Charles Dickens, İki Şehrin Hikayesi, tercüme M. Rıza Derindağ)

İki Şehrin Hikayesi, Charles Dickens 'ın 1859 yılında gazetelerde tefrika edilmek üzere yazdığı, dünya klasikleri arasına girmiş romanıdır. Konusu Fransız Devrimi esnasında ve öncesinde Paris ve Londra'da geçmektedir. Roman 200 milyonun üzerindeki satışı ile tüm zamanların en meşhur edebiyat eserleri arasındadır. Kitap Fransız İhtilalinin Parisliler üzerinde yaptığı derin etkileri, yok olan aileleri, kaybolan gençliği ve acımasızca katledilen binlerce insanı da konu etmesiyle tarihe ışık tutar. Romanın ayrı bir konusunu travma tedavisi oluşturur.

Mindanao’daki de İki Şehrin Hikayesi… İligan ve Cagayan de Oro şehirleri… sadece günler akarken değişen ihtiyaçlara bakmak bile ne ibret vericidir…

17 Aralık 2011 su ihtiyacı, içecek su ihtiyacı.
18 Aralık 2011 su, gıda (pirinç) ihtiyacı. Aynı gün öğleden sonra su, gıda ve giyecek ihtiyacı.
19 Aralık 2011 su, giyecek, gıda ve cesed torbası. Morglar dolduğu için toplu mezar yeri.
20 Aralık 2011 devam eden su ihtiyacı, cesed torbası, toplu mezar yeri, tabut, gıda ve giyecek.
21 Aralık 2011 devam eden su ihtiyacı, ilaç, bebek maması, gıda yardımı ve barınma ihtiyacı.
22 Aralık 2011 ve sonrasındaki günlerde değişmeyen ihtiyaçlar; su, gıda, barınak ve giyecek…

Geceleri çıkıyorum Cagayan sokaklarına. Köprü altları, yağmurun az geleceği kapalı alanlar ve duraklar insanlarla dolu. Evsiz insanlar, bebekler, kadınlar… Ağlayanlar… Arabaya koşup elleriyle dudaklarına işaret edip su ve yemek isteyenler…

Ve sınıfları insanlarla dolu olan okullara gidiyorum, en büyük ihtiyaç bir an önce barınak ihtiyacı. Büyükelçiliğimize de yazdım, Başbakanlığa da, İHH ve Çare Derneğine de, el ele verelim ve burada bir Türk Mahallesi yapalım, ucuz maliyetli evler inşa edilsin. Bakalım kim sahip çıkacak bu projeye?

26 Aralık 2011 şimdi travma tedavisi ve psikolojik destek üniteleri kuruluyor, çünki yüzlerce evsiz kalmış aile ve yetim çocuklar var. Gözleri önünde annesini veya babasını kaybeden çocuklar, yahut kocasını veya karısını yitiren insanlar ve belki de en kötüsü akıntıda evlatlarından birisini tercih etmek zorunda kalan anne ve babalar var…

Yarın Ateneo de Cagayan üniversitesinde böyle bir grup yetim ve evsiz çocukla bir araya geleceğim, onlarla Risale-i Nurdan şefkat dolu mektuplar okuyacağız. Bir teselli bulmaya çalışacağız.

Sizin de verecek bir teselliniz veya tavsiyeniz varsa yazmanızı rica ediyorum.
Selametle efendim…

(Felaket fotoğrafları için TIKLAYINIZ)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum