Hüseyin ÇEŞİTCİOĞLU

Hüseyin ÇEŞİTCİOĞLU

İstanbul'a İlk Ayakbasış-1

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ

Dünyada Van ahrette iman
Aman ki aman pek yaman

Asrın Maralı'na dar geldi zaman
Van Denizi bile yetmedi o an

Yalnızlık yapayalnızlık; akrebin kıskacı
Bumerang, girdap, anafor, hortum derinacı

En beter açmazı ki dahilik bile divane görülmüş
Kimse görmez, anlamaz, dinlemez ki ülfet örülmüş

Tüm çareler sükut etmişken nerde tebessüm?
İntihar günah olmasa ilk kolay çözüm!

***

Dargünlerden birgün; açıldı Tahirpaşa'ya,
Hamisi, dostu, yari Bitlis valisine

-Daraldım, bunaldım, daralıyorum
-Ne yapacağımı bilemiyorum
-Elimden gelmez ki; ölemiyorum!

Tahirpaşa dedi ki; olur mu seyda
Her derde bulunur elbet bir fayda

Çeresiz iş bu dünyaya gelmemiş
Amma beşer gafil bunu bilmemiş

Biz burda neyiz korkuluk muyuz
Candostu değilse gölgelik miyiz

Sen aslında İstanbul'u özledin
Yıllar yılı bugünleri gözledin

2022122918051963287f5421ddfa04.jpg

Derim ki: "İstanbul'a hele bir git, gitte
Dersadet'in büyük balıklarına meydan okuyabilecek misin?"

Sana bir teskere çıkartalım evvela
Ardından bir tavsiye mektubu yazarım.

Hazırlık yap sen bak önümüz karakış
Postalın yenile, asanı sağlam ayarla

Dostlarınla helalleş, gitmek var dönmek olmayabilir!
Yolun sonu nereye varır bilinmez ki?

İyi ki babanla da görüşüp helallleştin
Şevkin, coşkun doldu taştı ve melulleştin

Onun hayır duası seni dağdan, taştan aşırır
Hatta okyanusu, denizleri bile taşırır.

Bu sohbetle elagözlü Ceylan çok ferahladı
Kaygısı kayboldu pek rahatladı.

20220204-125933-hdr-1-1-1-1-1-1.jpg

Bitlis'ten evvel vurdu kendini;
Vankalesi ve Horhor Camii'ne
Hasret giderdi medresesinde
O gece kalede yakardı durdu.

Ve 16 Kasım 1907 tarihli teskerede;
'alim, fazıl, padişaha bağlı ve tedaviye muhtaç' yazılmıştı.

Mektup tanıdık mabeyn paşasınaydı;
Şanlı Yıldız'ın yazıişlerinde.

Tedarik dediğin hepsi bir çanta
Vurdu yola hedef Bulanık, Erzurum

İstanbul kafilesi içinde..

Ardından Trabzon, sonra da Asitane
Allah büyük Allah kerim...

Karakış ayı idi ayaz, kar, bora
Teskere de hani çok geçti hora

Bu hayallerle düştü yollara.
...

Nihayet 1907 Karakış günü
Ayakbastı sisli İstanbul'a.

Ahmet Muhtar Paşa'nın evini buldu
Kafkas kahramanı Gazi Paşa'nın.

Paşaevinde 2 ay misafir kaldı
Paşa Mabeyn'de tavassut oldu

*Üstad Bediüzzaman'ın İstanbul'a gelişinin 115. yılı için...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum