Aydınlığa yakın olmak

Said Nursi kendini değil eserini nazara verir ve ekler “satır aralarında beni görebilirsiniz.” Bir bakıma çelişki gibi görünüyor; hem görüşmeyi öteliyor bir yandan da görüşme ile buluşturuyor!

Zihin, kalp ve ruh dünyasına yansıyandır yazdıkları; dolayısıyla onu okuyan bunları görür görebildiği kadar; ete kemiğe bürünmüş Said Nursi’yi değil. Kendisiyle görüşmeyi üçe ayırması manidar değil midir?

İster eserini ister şahsını öne çıkaralım aradaki cereyan muhabbettir, “biz muhabbet fedaileriyiz” deyişi de düşündürücü değil mi? Biz aşk ehliyiz dememesi de! Okudum anlamadım ya da beni açmadı deyip bırakanlar muhabbetsizlikten bırakıyor, cereyan eksikliğinden bırakıyor.

Eser veya müellif sevilmiyorsa okuma, anlama, yaşama nasıl olur? Zorla zorlayarak ne olur ne kadar olur?

Cereyan azaldı mı okuma da azalır, okuma çoğaldıkça muhabbet de çoğalır. Eser de sevilir müellif de! Gerçekte sevilen hakikattir.

Muhabbet kâinatın mayası olduğu gibi insanları da birbirine mayalar; fenafil ihvan. Görünmez manevi şirket de kurdurur; hisseye göre sevap havuzundan istifade ettirir. Şirket hisseleri gece gündüz işler hatta öldükten sonra bile devam eder.

Ne güzel iş!

Hatta zamanı, mekânı bile ortadan kaldırır. “Bir”de buluşturur, görüştürür, söyleştirir. Muhabbet bu kadar güzel de neden kardeşler arasında niza çıkıyor, eşler arasında anlaşmazlık, hatta devler arasında savaş!

Dünyanın öbür yüzü karanlık, ay uzaktan aydınlık görünür; harfi okunduğunda ışığın kendisinde olmadığı fark edilir.

Bazen insanlar birbiri ile fitnelendirilir, imtihan edilir acaba sabredecekler mi? (Furkan, 60) Sabredenlerin dünyası aydınlığa –muhabbete- döner, sabır derecesince hilalden dolunaya dönerler!

İhlâs ve Uhuvvet Risalelerini birkaç defa arka arkaya okuyun bak nasıl muhabbet kuşanır, uhuvvetle örtünürsünüz. Ne ki hayatta tescillenmesi gerekir bu kuşanma ve örtünmenin!

Cemel Vakası, Sıffin Savaşı; olmuş bitmiş tarihin sayfaları arasına girmiş midir gerçekte? Risale okuyanlar kaç grup, aynı kitabı okuyup da zıtlaşmak ne demek?

Muhabbet diyeceksin, uhuvvet diyeceksin, ittihat diyeceksin, fenafil ihvan diyeceksin sonra böyle oldu!

Said Nursi ile görüşmek öyle kolay değil, Risaleleri yaşamak da! İkisi de muhabbet harfi okunduğunda aydınlığa biraz daha yakın olunur vesselam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum