Zafer KARLI
Kur’an-ı Kerimin İ’cazı
Hicri III. asrın sonunda teknik bir terim olarak kullanılmaya başlayan i’câz kavramı Kur’ân’ın benzerinin getirilememe mucizesi ve onun bu hususta meydan okumasını ifade etmektedir.
Kur’an’dan sadece insanlar değil cinler de etkilenmiştir. Nitekim cinlerden bir topluluğun Kur’an’ı dinledikten sonra ayetin ifadesiyle, “Biz hayranlık verici, doğru yolu gösteren bir Kur’an dinledik ve ona iman ettik”(Cin 1-2) demeleri onların da Kur’an’ın bu eşsiz üslûbu karşısında etkilendiklerini gösteren bir delildir.
Kur’ân’ın farklı bir söz olduğunu Araplar fark etmiş ve onların söz ustaları olan edipleri büyük gayret sarfetmelerine karşı ona bir nazire yapamamışlardır. Bu bakımdan âyetlerin mesajı, Kur’an’ı Allah kelamı olarak kabul etmeyen, onu Peygamberin -haşa- uydurduğunu veya bir başka insan tarafından ona öğretildiğini iddia eden kafirleredir. Bu sebeple bir sonraki âyette, Kur’an’ın mûcize bir ilâhî kelâm olduğunu göstermek için bütün insanlara ve cinlere meydan okunmaktadır:
İsra 88-“De ki: Eğer tüm insanlar ve cinler bu Kur’an’ın bir mislini ortaya koymak amacı ile biraraya gelseler ve ne kadar birbirlerine yardım etseler de onun bir mislini asla ortaya koyamazlar.”
İnsanlar ve cinler -ki bunlar görünen ve görünmeyen tüm varlıkları temsil ederler- biraraya gelip yardımlaşsalar da O’nun bir benzerini yapamazlar. Kur’ân; bütün yaratıkların bir benzerini yapmaktan aciz kaldığı bir şaheserdir. Çünkü Kur’an’da ruh gibi, Allah katındandır.
Not: Bu ayet, müşriklerin “İstesek elbette biz de bunun gibi şeyler söyleyebiliriz. Çünkü bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değil!” (Enfal 31) sözlerine de bir karşılıktır.
İsra 89,90,91,92,93-“Andolsun ki Biz, bu Kur'an'da insanlara (ibret almaları için) her türlü örneği çeşitli şekillerde açıkladık.Buna rağmen insanların çoğu ısrarla inkârda diretti. (Üstelik inkârda diretenler) dediler ki: Yerden bize bir pınar fışkırtmadıkça; veya senin hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça; veya iddia ettiğin gibi, gökyüzünü üzerimize parça parça düşürmedikçe; veya (söylediklerini onaylamaları için) Allah’ı ve melekleri karşımıza getirmedikçe; veya altından bir evin olmadıkça; ya da göğe çıkmadıkça sana asla inanmayacağız. Bize gökten okuyacağımız bir kitap indirmedikçe göğe çıktığına da inanacak değiliz. (Ey Peygamber!)De ki: Fesubhanallah / Rabbimi tenzih ederim. Ben sadece resûl olarak gönderilen bir beşerim (Bütün bunlara muktedir olan ancak kudret ve yüceliğinde sınır olmayan Rabbimdir).”
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.