Tartmayı adâletle dosdoğru yapın, tartıda eksiklik etmeyin!

Tartmayı adâletle dosdoğru yapın, tartıda eksiklik etmeyin!

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Rahman Sûresi 7-9. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

7-Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı (umum kâinâtta adâlet ve dengeyi) koydu. (*)

8-Tâ ki tartıda haddi aşmayın!

9-Ve tartmayı adâletle dosdoğru yapın, hem tartıda eksiklik etmeyin!

(*) “İsm-i Adl’in cilve-i a‘zamından (en büyük icrâatlerinden) olan kâinâttaki adâlet-i tâmme (tam adâlet), umum eşyânın müvâzenelerini idâre ediyor ve beşere de adâleti emrediyor. Sûre-i Rahmân’da وَالسَّمَاءَ رَفَعَهاَ وَوَضَعَ الْم۪يزَانَ [Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı (umum kâinâtta adâlet ve dengeyi) koydu] اَلَّا تَتْغَوْا فِي الْم۪يزَانَ [Tâ ki tartıda haddi aşmayın!] وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ [Ve tartmayı adâletle dosdoğru yapın, hem tartıda eksiklik etmeyin!] âyetindeki dört mertebeye, dört nevi‘ mîzâna işâret eden dört def‘a ‘mîzân’ zikretmesi, kâinâtta mîzânın derece-i azametini ve fevkalâde pek büyük ehemmiyetini gösteriyor. Evet hiçbir şeyde isrâf olmadığı gibi, hiçbir şeyde de hakīkī zulüm ve mîzansızlık yoktur.” (Lem‘alar, 30. Lem‘a, 368)