Sonuç aynı olduktan sonra...

Okuyacak kayda değer bir şey bulamayınca kendi kitaplarım arasında cevelan ettim epey müddet. Ruhumun Masalı Şehr-i Urfa, Entelektüel Yalnızlık, Ezeli Mağluplar, Hakikatin İzinde, Arafta Bir Entelektüel, Korona Günlükleri. Bunlar basılanlar. Düşünen Düşer ve Mustafa İslamoğlu Eleştirisi bir yıldan fazladır yayınevinde bekliyor. İz, artık satışa odaklı çalıştıklarını söylüyor. Kapı, patronlardan talimat gelmesini bekliyor. Talimat gelmeyince dosyalar yayınlanmıyor. İlkeli olmak bir yere kadar, bir yerden sonra herkes oyunu piyasanın kuralına göre oynuyor.

Mealden para kazanmayan meal yazarı ve yayınevi yok gibi. Çok kişi hala Allah’ın kitabının sırtından geçimini temin ediyor. Daha doğrusu inanılmaz zenginleşiyor. Artık kural malum: satılan kitap iyi kitaptır, satılmayan kitap kötü kitaptır. Müşteri velinimettir ve talebi her şeyin üstündedir. Belki de öyle olması gerekiyor. Mesela Dostoyevski, Tolstoy, Balzac, Kafka, Orhan Pamuk üniversal ölçekte satıldıkları için mi iyiler, yoksa iyi oldukları için mi üniversal ölçekte satılıyorlar?

Dünya çapında satılan ve okunan bir kitap elbette iyi bir kitap olmalı ama durum öyle mi acaba? Orhan Pamuk parlatılmasaydı Orhan Pamuk olabilir miydi? Kitlenin talebi tek ölçü olmuş durumda. Arada sizi kitleye tanıtacak başka eller lazım. Ve çoğu yazar bu başka ellerden mahrum maalesef. Orhan Pamuk Tanpınar’dan övgüyle bahsetmeseydi bugün hala mahalli bir yazar konumunda idi Tanpınar. Bir elin sizi işaret etmesi gerekiyor. Ama eli kolu uzun bir el olmalı bu.

Kitap satışlarının hakikatle hiçbir ilgisi yok. En derin hakikatleri ihtiva eden eserler en az satılan eserler. Bütün piyasalar gibi bu piyasanın da mantığı kar mantığı. Kitapların kar getirirse yayınevleri peşine düşer, getirmezse sen yayınevlerinin peşine düşersin. Birinci durumda onlar sana ulaşmak için can atar, ikinci durumda sen onlara ulaşmak için can atarsın. Dostoyevski olsan da sonuç kara toprak; namsız, nişansız, şöhretsiz bir yazar olsan da. Sonuç aynı olduktan sonra öncesi pek bir mana ifade etmiyor zaten.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
4 Yorum