Siz mi yaratılışça daha zorsunuz, yoksa gök mü?

Siz mi yaratılışça daha zorsunuz, yoksa gök mü?

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Naziat Suresi 27-41. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor

27 . (Ey âhiret hayatını inkâr edenler!) Siz mi yaratılışça daha zorsunuz, yoksa gök mü? Onu (Allah) binâ etti.

28 . Onun boyunu yükseltip, böylece onu düzenledi!

29,30 . Hem gecesini kararttı; hem kuşluğunu (sabahın ışığını) açığa çıkardı! Bundan sonra da yeri döşedi!

31,32,33 . Size ve hayvanlarınıza bir fayda olmak üzere, ondan (yeryüzünün) suyunu ve otlağını çıkardı ve dağlar ki onları yerleştirdi! (*)

34,35,36 . Fakat o en büyük felâket (kıyâmet) geldiği zaman! O gün insan, (hayâtı boyunca) neye koşmakta olduğunu iyice anlar. Ve gören (her bir) kimse için Cehennem ortaya çıkarılır!

37,38,39 . Artık kim azgınlık etmiş ve dünya hayâtını (âhirete) tercîh etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cehennemdir!

40,41 . Kim de (kıyâmet günü) Rabbisinin makāmından (huzûrunda durmaktan) korkmuş ve nefsi(ni), (kötü) arzulardan men‘ etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cennettir!

(*) “Nasıl ki sefîneleri (gemileri) sarsıntılardan vikāye (koruma) ve müvâzenelerini (dengelerini) muhâfaza için onların direkleri üstünde kurulmuş; öyle de, dağlar, zemin sefînesine bu ma‘nâda hazîneli direkler olduklarını, Kur’ân-ı Mu‘cizü’l-Beyân (...) çok âyetlerle fermân ediyor. Hem meselâ, dağların içinde zîhayâta (canlılara) lâzım olan her nevi‘ menba‘lar, sular, ma‘denler, maddeler, ilâçlar o kadar hakîmâne (hikmetli) ve müdebbirâne (tedbirli) ve kerîmâne (cömertce) ve ihtiyatkârâne iddihâr (depolanmış) ve ihzâr (hazırlanmış) ve istif edilmişki, bilbedâhe (açıkça) kudreti nihâyetsiz bir Kadîr’in ve hikmeti nihâyetsiz bir Hakîm’in hazîneleri ve anbarları ve hizmetkârları olduklarını isbât ederler.” (Şuâ‘lar, 7. Şuâ‘,106)