Schindler’in Listesi

31 Mayıs bir milat.
Yahudileri mazlum gösteren filmler artık inandırıcılığını yitirdi. Hükmü kalktı.
İsrail masum yardım gemisine bindirme yaparak asıl çehresini gösterdi ve 9 cana kıydı.
Şehitler bu dünyadan göçüp gitti.
İsrail dünyaya rezil oldu.
Saldırı anında, azılı bir komandonun cebinden “ölüm listesi” düştü, katledilecek olanların isimleri fotoğraflarıyla birlikte yer alıyordu.
Belli ki, gemide şehit olanlar, rastgele açılan ateş sonucu katledilmedi, bilerek üstelik kafalarına ard arda sıkılan kurşunlarla can verdiler.
*
Ölüm listesi, bana ünlü Yahudi yönetmen Steven Spielberg’in “Schindler’in Listesi” filmini hatırlattı.
2. Dünya savaşı sırasında Naziler’in uygulamış olduğu soykırımdan 1000’in üzerinde Polonya yahudisinin kurtarılmasında rolü olan Oskar Schindler’i ve bu kurtarmayı konu edinen bir filmdi bu.
*
Özetle filmin konusunu anlatayım:
Alman işadamı Schindler, bir grup yahudiyi fabrikasında çalıştırmak için gettolardan kurtarır. Çünkü Berlin’den bir emir gelir ve kamp tasfiye edilir. Tüm esirler Auschwitz’e sürülmeye başlanır. Schindler, kampın komutanı Rudolf Höss’e verdiği rüşvetle listesinde bulunan tüm Yahudileri kendi fabrikasına aldırmayı başarır.
*
Film öylesine propaganda edildi ki, 321 milyon dolar gişe hasılatı elde etti. Yahudi filmi olur da “ödülsüz” olur mu? Akademi, Altın Küre, BAFTA ve Grammy ödüllerine boğdular. Ki bir de “Tüm zamanların en iyi filmleri” konulu çeşitli listelerde en üst sıraya oturttular. Öyle ki, “Schindler’in Listesi” 2004 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından “kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli” filmler arasına seçilerek “ABD Ulusal Film Arşivi”nde muhafaza edilmesine karar verilmiş.
Filme bu kadar önem verilmesi boşuna değil. Yahudileri öylesine mazlum göstermişler ki, izlediğinizde etkilenmemeniz mümkün değil.
*
Bir liste 1000’in üzerinde insan kurtardı diye Yahudiler Schindler’i unutmadı, onun heykelini dikti.
Şimdi kendileri ölüm makinası haline dönüştü ve ceplerinde liste ile silahsız insanların başlarına mermi sıkıyor...
Üstelik kurşun sıktığı kişiler, bir zamanlar topraklarına sığındığı Osmanlının torunları.
Osmanlılar, Schindler gibi binin üzerinde insan kurtarmadı; 1492’de İspanya’dan sürülen 200 binden fazla Seferad Yahudisini kendi topraklarına yerleştirdi. Başta İstanbul, Selanik, Edirne olmak üzere Osmanlı topraklarının sınırları içinde Korfu, Manastır, Kudüs ve Sefat’a varana dek yayıldılar. Düşünebiliyor musunuz İstanbul 30.000 nüfus ve 44 sinagoguyla Avrupa’nın en büyük Yahudi yerleşimini oluşturdu. (Şalom, 6 Haziran 1990)
*
Osmanlının bu engin hoşgörüyle 500 yıldan fazla yaşamlarını sürdüren Yahudiler, belli zaman dilimlerinde İsrail’e göç ederek, nüfus artışına destek verdi. Şimdi onların çocukları ceplerinde ölüm listesiyle Osmanlının torunlarına silah çekiyor.
*
Yahudiler yalanlarla dünyayı oyalayabilir. Ama tarihi yanıltamazlar ya.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum