Risale-i Nur Hizmetinde sorumluluk alanımız

Yazımız, Risale-i Nur hizmetinde yanlış anlaşılabilen ve tatbik edilebilen önemli bir mesele hakkındadır ve aynı zamanda Risale Akademi Kastamonu Lahikası Müzakereleri Sunumudur. (156. Mektup)

Bu mektup içinde geçen ve çoğu zaman yanlış anlaşılmaya müsait olan şu ifadeler ile ilgili bir değerlendirmede bulunmak istiyoruz:

“Hâlbuki mesleğimiz, müsbet hareket etmektir. Değil mübareze, belki başkaları düşünmeye de mesleğimiz müsaade etmiyor. Hem, müşterileri de aramaya mecbur değiliz. Müşteriler yalvarmalı.

Öncelikle Tuluat’ta geçen şu veciz tespitleri nazarınıza tekrar sunmak isteriz:

"Maziye, mesaibe (musibetlere) kader nazarıyla ve müstakbele, maâsiye (geleceğe ve günahlara) teklif noktasından bakmak lâzımdır. Çaresi bulunan şeyde acze, çaresi bulunmayan şeyde cez'a (ağlayıp sızlanmaya) iltica etmemek elzemdir."

Hizmet yolunda rast gelen insanlara teklifte bulunmak başkadır,

Elimizdeki manevi gıda hükmündeki ve kıymeti çok yüksek hakikatlere karşımızdaki insanın ihtiyacı yokmuş da, sanki muhatabımızdan elde etmek istediğimiz bir maddi menfaatimiz varmış gibi ısrarla kendimizi satmaya çalışmak tamamen başkadır.

İnsanların bu hakikatlerden haberdar olup, onları talep etmelerini temin etmenin vesilelerini araştırmak ve bu yönde gayret sarfetmek çok başkadır;

Popülerlik kaygısıyla çok sayıda insana hitap etmeye kendini mecbur hissedip, hiçbir prensip gözetmemek ve hakikatin haysiyetini incitmek daha başkadır.

Hakikati insanların keyfine tabi etmeden ve hakikatten taviz vermeden,

Keyfiyeti ve ihlası esas alarak daha tesirli hizmet etmenin yöntemlerini aramak, bulmak ve kullanmak çabası içinde, sürekli bir iyileştirme ve geliştirme faaliyeti içinde olmak;

Vazifemizin alanı içindedir ve şahsî sorumluluğumuzdur.

Neticelere kanaat etmek ise, ancak elimizden geleni yaptıktan sonra kader ve takdir-i ilahi noktasında nazar edilecek ve söz konusu olabilecek bir şeydir.

Yoksa irademiz ve sorumluluğumuz dâhilindeki işlerde hareketsiz kalmak ya tembelliktir veya umursamazlıktır.

Emirdağ Lahikası’nda geçen şu ifadeler ise oldukça dikkat çekicidir ve yaklaşımımızı teyit etmektedir:

“İhlas dairesinde, hizmet noktasında çok hırs ve kanaatsizlik gösterdiğimiz halde, neticelerine ve semeratına karşı kanaatla mükellefiz.”

Sunumun metni ile Powerpoint sunum dosyasının yüklü olduğu adres: https://yadi.sk/d/vnteTFIAekm9U ("Akademik Eğitim Faaliyetleri" klasörü içindeki "Kastamonu Lahikası Müzakereleri Sunumları" içinde)

Sunumumuzun Videosu: (4 Dak, 52 San.)

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.