İzzet Allah’ındır! Hem peygamberinin ve mü’minlerindir! Fakat münâfıklar bilmezler

İzzet Allah’ındır! Hem peygamberinin ve mü’minlerindir! Fakat münâfıklar bilmezler

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Münafikun Suresi 7-8. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

7 . Onlar öyle kimselerdir ki: “Allah’ın Resûlünün yanında bulunanlara (fakir Muhâcirlere) bir şey vermeyin ki, dağılıp gitsinler!” diyorlar. Hâlbuki göklerin ve yerin hazîneleri Allah’ındır; fakat münâfıklar anlamazlar.

8 . (O münâfıklar) diyorlar ki: “Yemîn olsun eğer Medîne’ye dönersek, en azîz olan, en zelîl olanı muhakkak oradan çıkaracaktır!” Hâlbuki izzet (şeref ve üstünlük) Allah’ındır! Hem peygamberinin ve mü’minlerindir! Fakat münâfıklar bilmezler. (*)

(*) Zeyd bin Erkām (ra) şöyle der: “Peygamber (ASM) ile berâber bir sefere çıkmıştık. Bir ara bütün askerler sıkıntıya düştü. Abdullah bin Übey fırsattan istifâde şöyle dedi: ‘Resûlullah’ın (ASM) yanında olan kimselere sadaka ile yardım etmeyin ki etrâfından dağılıp gitsinler!’ Ayrıca şunu da ilâve etti: ‘Hele Medîne’ye bir dönelim de azîz olanlar zelîl olanları elbette oradan sürüp çıkaracaktır.’ Ben de hemen gelip bu sözleri peygamberimiz (ASM)’a haber verdim. Resûl-i Ekrem (ASM) Abdullah bin Übey’i çağırtarak: ‘Bunları söylediğin doğru mu?’ diye sorunca, böyle şeylerden aslâ haberi olmadığına dâir yemîn etti. Orada bulunanlardan bazıları bu sözlere inanarak: ‘Zeyd Resûlullah (ASM)’a yalan söyledi’ dediler. Onların bu sözlerine çok üzüldüm. Öyle ki Cenâb-ı Hakk bu sûreyi indirdi.” (İbn-i Kesîr, c. 3, 505)