Güneş ve ay, bir hesâba göre hareket etmektedir

Güneş ve ay, bir hesâba göre hareket etmektedir

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Rahman Suresi 1-7. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

1,2 . O Rahmân (olan Allah), Kur’ân’ı öğretti.

3 . İnsanı yarattı.

4 . Ona beyânı (açıkça anlatmayı) öğretti.

5 . Güneş ve ay, bir hesâba göre (hareket etmekte)dir.

6 . (Gövdesiz olarak yerde biten) bitkiler de ağaçlar da (Allah’a) secde ederler.

7 . Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı (umum kâinâtta adâlet ve dengeyi) koydu. (*)

(*) “İsm-i Adl’in cilve-i a‘zamından (en büyük icrâatlerinden) olan kâinâttaki adâlet-i tâmme (tam adâlet), umum eşyânın müvâzenelerini idâre ediyor ve beşere de adâleti emrediyor. Sûre-i Rahmân’da وَالسَّمَٓاءَ رَفَعَهاَ وَوَضَعَ الْم۪يزَانَ [Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı (umum kâinâtta adâlet ve dengeyi) koydu] اَلَّا تَتْغَوْا فِي الْم۪يزَانَ [Tâ ki tartıda haddi aşmayın!] وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ [Ve tartmayı adâletle dosdoğru yapın, hem tartıda eksiklik etmeyin!] âyetindeki dört mertebeye, dört nevi‘ mîzâna işâret eden dört def‘a ‘mîzân’ zikretmesi, kâinâtta mîzânın derece-i azametinive fevkalâde pek büyük ehemmiyetini gösteriyor. Evet hiçbir şeyde isrâf olmadığı gibi, hiçbir şeyde de hakîkî zulüm ve mîzansızlık yoktur.” (Lem‘alar, 30. Lem‘a, 368)