Günahkârlar sîmâlarıyla, yüzlerinin karalığıyla tanınır

Günahkârlar sîmâlarıyla, yüzlerinin karalığıyla tanınır

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Rahman Suresi 41-45. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

41,42 . Günahkârlar sîmâlarıyla (yüzlerinin karalığıyla) tanınır, derhâl perçemlerinden ve ayaklarından yakalanır (da Cehenneme atılıverirler)! Şimdi Rabbinizin ni‘metlerinden hangisini yalanlarsınız? (*)

43,44,45 . Bu o Cehennemdir ki, günahkârlar onu yalanlar! (O gün) onunla (o Cehennem ile) kaynar su arasında dolaşır dururlar! Şimdi Rabbinizin ni‘metlerinden hangisini yalanlarsınız?

(*) “Hâlık-ı Rahmân (olan Allah), ibâdından (kullarından) istediği en mühim iş şükürdür. Furkān-ı Hakîm’de (hakkı bâtıldan ayıran çok hikmetli Kur’ân’da) gāyet ehemmiyetle şükre da‘vet eder. Ve şükür etmemekliği, ni‘metleri tekzib (yalanlamak) ve inkâr sûretinde gösterip:فَبِاَيِّ اٰلَٓا ءِرَبِّكُماَ تُكَذِّباَنِ [Şimdi Rabbinizin ni‘metlerinden hangisini yalanlarsınız?] fermânıyla, Sûre-i Rahmân’da şiddetli ve dehşetli bir sûrette otuz bir def‘a şu âyetle tehdîdediyor. Şükürsüzlüğü, bir tekzib ve inkâr olduğunu gösteriyor.” (Asâ-yı Mûsâ, 28. Mektûb, 237)