Dehşeti kanıksamak veya farkındalık erezyonu

Haberler!... Haberler!... Haberler!... Az Sonra!....
Korku filmlerini aratmayacak derecede dehşet sahnelerinin “en şiddetlisi bizde, sakın kaçırmayın!..” anonsları beyinlere çakılıyor, kalpleri delik deşik ediyor.
“Sakın kaçırmayın!...” tavsiyesinin asıl anlamı keçileri kaçırmayın, yani aklınızı kaçırmayın olarak anlaşılmalı.

Aman Allah’ım ne bu fecaat!
Annesini öldüren mi dersin evladını öldüren mi bilmem ne duyulmadık dehşetler..
İnsan seyrederken acizliğini, çaresizliğin, hiçbir şey yapamamanın verdiği kabız haliyle ne akıl ne de muhakeme kalıyor.
Olaya sebep olanların iki hayatını birden kaybettiğine mi yanarsın?
Tarifi mümkün olmayan sosyal problemlere mi yanarsın.
Olaya nasıl yaklaşılması gerektiğine bile insan sağlıklı çare bulmakta çaresiz kalıyor.
Haber yapan tvler ve gazeteler olmak üzere tüm medya organları olaya sadece habercilik ve reyting açısından bakmayıp sorumluluk konumunda olanlara mikrofon uzatıp “ne diyorsunuz? Çözüm öneriniz nedir? “ sorusunu hemen akabinden sormalı.

İster siyasi makamda bulunanlar, ister eğitimci, ister akademisyen, uzman danışman her kim olursa olsun herkese soru yöneltmelidir.
Tumturaklı, süslü beyanlarla geçiliyor da bu toplumsal dehşeti önlemeye deva olacak bir projeyi hemen başlatılması sağlanmalı.
Kapkaç olayı ciddi bir sorun olarak tv ekranlarının malzemesi iken ilgililer her nasıl çözdülerse çözdüler. Demek istenince çözülebiliyormuş. Sivil polis sayısı ile ve başka tedbirlerle şimdilik çözüldü gibi görünüyor. Emniyet genel müdürünün stratejik yaklaşımda payı olduğunu düşünüyorum
Olayın tasvir ve tanımlanması ilgiyi artırıyor.

Uyuşturucu konusunda eğitim seminerleri veren bir polis eğitimciden duymuştum; uyuşturucu maddelerin özellikleri hakkında verilen olumsuz bilgi dahi merak saiki ile uyuşturucu kullanım eğilimini artırabiliyor demişti.
Hazreti Yakup A.S. çocuklarına kırlara giderken, kardeşleri Yusuf’u kurt ve vahşi hayvanlar tehlikesinden koruma nasihatleri büyük kardeşlerin kıskançlık yüzünden malum Kenan Kuyusu’na atmaları olayını biliyorsunuz. Kanlı gömlek göstermeleri kıssası…
Peygamberimiz bu olayı Hz. Yakub’un yanlış taktik verildiği hususunda bir hadis yorumu duydum. Kaynak ve sayfa veremem. Bilenler yorumda katkıda bulunabilir veya tashih edebilirler.
Hz. Yakup’un nasihati, olumsuz tasvirle tavsiyesi taktik olarak algılanıp uygulanmış.

“Batılı tasvir safi zihinleri idlaldir” diyor Bediüzzaman hazretleri.
Tasvir ne kelime canlı yayında bire bir yaşatılıyor sanki. Hem de defalarca…
Kimseyi suçlamaya ve sorumlu kılmaya gerek yok.
Herkes sorumlu… Yanlış davranışları sadece ekonomik sebeplere bağlamak doğru değil.
İntihar edenlerin çoğunluğu ekonomik sorunu olmayanlardan çıkıyor.
Bu dehşet sahnelerine çözüm için seferberlik seviyesinde tolumun bütün kesimlerine, bütün fertlere bire bir iş düşüyor.
Haberleri yapanlara bir telefon, e-mail, mektubu herkes yazabilir.
Aynı şekilde, eğitimden, sağlıktan sorumlu olan siyasi ve bürokratlara bir mesaj iletilebilir.
İster tepki olsun ister çözüm önerileri.

Aslında çözüm belli… İman şuurunun olmayışı.
Ancak yaklaşım, erişim, ulaşmak ve hemen yansımalarını almak için topyekün bir şeyler yapmalı.
Herkes küçük bir şey yapabilir… Yapmalı…
Cahit Berkay’ın bir şarkısı var… Aşırı sol propagandası yapmak için yıllar önce söylediğinden bahsedilir.
“Bir şey yapmak lazım” diyor...

Hangi düşünceden olursa olsun, dert edinen, dava sahibi insan saygı değerdir.
Dert edinmeyen davası olmayanın değeri de olmaz. Hakkı da yok zaten.
En büyük hastalığımız nemelazımcılık.
Vurdumduymazlık da dehşet boyutlarda tedavi edilmeli. Sonra diğer sorunlara çare bulunur biizinillah.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum