Cami içinde kilise tartışması
Prof. Dr. Doğramacı'nın yaptırdığı ve belli bir alanın kilise ile sinagog olarak ayrıldığı "Cumhuriyet dönemi camisi" din otoritelerini ikiye böldü.
Ceyda KARAASLAN-Nergis DEMİRKAYA'nın haberi:
Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nın babasının anısına Bilkent'te yaptırdığı ve belli bir alanın kilise ile sinagog olarak ayrıldığı "Cumhuriyet dönemi camisi" din otoritelerini ikiye böldü. Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu "Sinagog, havra yapılmasına karşı olmayız. Ama, cami müştemilatı altında bunların olması doğru değil" görüşünü savunuyor. Prof. Dr. Saim Yeprem ise bu görüşe tarihten bir örnek vererek karşı çıktı: "Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya'da tadilat yapmadan namaz kıldı."
DİĞER DİNLERE İBADET SERBEST
Eski YÖK Başkanı Doğramacı, modern mimarisiyle dikkat çeken camiyi "Cumhuriyet dönemi camisi" olarak nitelendiriyor. Camide farklı dinlere mensup olanların da ibadet edebileceğini belirten Doğramacı, "Burası cami, ama diğer dinler için de boş yerler var. O dinlerin mensupları burada ibadet yaparsa o da serbesttir. Yoksa, 'burası sinagog, burası kilise' diye bir şey yok" demişti.
Diyanet 'olmaz' diyor
Olur diyenler
Prof. Dr. Saim Yeprem: İslam'ın başlangıcında var. Antalya'da aynı bahçede kilise, cami ve sinagog var. İstanbul Kuzguncuk'ta sinagog ve cami duvarı paylaşır. Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya'da tadilat yapmadan namaz kıldı. Kilisede de namaz kılınabilir. İslam dininde bunu engelleyen bir durum yoktur.
Prof. Dr. Beyza Bilgin: Doğramacı'ya güveniyorum. Bunu bilgisizce yapmamıştır. Uygun gördüğü için Kilise ve Havra'nın aynı alanda inşa edilmesini istemiştir. Bunun Avrupa'da da örnekleri var. Bazı kiliselerde Müslümanlar da namaz kılabiliyor. Bu dinler ehli kitap dinleridir. Yakın mekanlarda bir arada olabilirler. Herkes aynı anda dua edebilir.
Sabah
