Bir duyuru

Çağdaş toplum yapımızın en etkin manevi dinamiklerinden  birisi, şüphesiz  Bediüzzaman Said Nursi’dir.  Onun ismi, çağımız  Türkiye’sinde  iman ve tefekkür hayatımızın  sembolü olmuştur.

Bediüzzaman’ın  şiddetten ve öfkeden  uzak, bilgi çağına yakışır,  hikmet ve şefkate  dayalı, Kur’an ve hadis  kaynaklı asırlık  iman hizmeti, akıl ve kalpleri aydınlatmaya devam ediyor. Risalelerin, çözümsüz ve cevapsız  kalmış insani sorunların çözümüne  dayanak noktası olma özelliği, her coğrafyada  gün geçtikçe güçleniyor.

İman hizmeti yolunda Onun   elli yaşından sonra başlayan ve 1960  Martında vefatına kadar devam eden, otuz yılı aşan sürgün ve hapis hayatı, çağdaş Türkiye’nin hem talihsiz  tarihi ve hem tarifidir. Sembol kişiliği sebebiyle modern Türkiye’nin gündeminden hiç düşmedi. İmanı uğruna, darağaçlarının gölgesinde  hayatını hakir görmesi, hem kendisine duyulan saygıyı büyüttü, hem de iman ve Kur’an hizmetini   küresel boyuta taşıdı. Bediüzzaman’ın eserleri,  bugün lokal bir çevrenin metinleri olmaktan çıkmıştır.Risaleler, artık küresel boyutlu,  yaygın ve derin  insani sorunların başvuru kaynağıdır.

Bediüzzaman, çağımıza  tevhidi bilgiyi takdim  ve talim etti.  Günümüz insanının “aklını geveze, ruhunu sersem” eden  inanç ve değer yoksunu çağdaş yaşam tarzı, şimdi Onun fikirleriyle  yeniden  insani boyut kazanıyor. Duygu ve algılardaki bu tecdit süreci, ne yazık ki,  henüz gerçek anlamıyla insanlığa mal edilebilmiş değil.. Risalelerdeki iman ve irfan çiçekleri,  “İnsan fıtraten  mükerrem olduğundan hakkı arıyor” gerçeği ile buluşmayı bekliyor.  Risalelerin elliye yakın  dünya diline   çevrilmiş olması, her şeye rağmen bu buluşmanın kayda değer habercisidir.

Türkiye başta olmak üzere, dünyanın her yerinde risale metinlerinden  istifade edenler, Ona engin bir minnet  içindedir. Türkiye,  elindeki bu entelektüel sermaye ile hem bölgesinde, hem  küresel alanda insani sorunların  çözümü için çok değerli bir kaynağa sahip olduğunu bilmek durumundadır. Müellifi tarafından “Kur’anın malı” olarak nitelenen  Nur risaleleri, insanlığın ortak dili ve metinleri olmaya fazlasıyla hazır ver açıktır.

Bazı çevrelerce Said Nursi’nin  kim olduğuna ilişkin soruların   sıkça sorulmaya başladığı şu günlerde toplum olarak elimizdeki  değerin  acaba farkında mıyız?  Elimizde zengin bir bilgi ve tefekkür kaynağı var. Kaldı ki, Bediüzzaman, eserlerinin her  zeminde makes bulacağına olan inanç ve ümidini  hiç kaybetmedi. Maruz kaldığı baskı ve takipler karşısında , eserlerinin  çağını aydınlatma misyonunu sürdüreceği inancını hep korudu. Hatta  Risalelerin, “yakın bir gelecekte” bu ülkenin iftihar belgesi olarak insanlığa takdim edileceği günleri görürcesine haber  veriyordu.

Denizli  Ağır Ceza Mahkemesindeki  dava,  Haziran 1944’te  beratla  neticelendiğinde Bediüzzaman,  Bakanlar Kurulu  kararıyla Afyon’a bağlı  Emirdağ ilçesinde ikamete mecbur tutuldu. Buradaki ikameti sırasında  iman  hizmetine  ilgisiz kalan Afyon Emniyet Müdürlüğüne  gönderdiği bir dilekçede şöyle diyordu :

“Benim şahsıma ait mesele gerçi çok ehemmiyetsizdir, cüz’idir; fakat Risale-i Nur’a  ait mesele; bu vatan ve millete  pek çok ehemmiyeti var. Size kat’iyyen ve çok emarelerle ve kat’i kanaatımla beyan ediyorum ki; yakın bir zamanda,bu vatan, bu millet ve bu memleketteki hükümet, âlem-i İslama ve dünyaya  karşı gayet şiddetle Risale-i Nur gibi eserlere muhtaç olacak; mevcudiyetini, haysiyetini, şerefini, mefahir-i tarihiyesini onun ibrazıyla gösterecektir.”

Bu ifadeler, Türkiye’nin kimliksiz, tarihinden utanan ve kaçan bir toplum olamayacağını gösterdiği kadar, kendi değerleriyle  dünyadaki onurlu yerini alacağının hem işareti, hem beşaretidir. Bediüzzaman’ı böyle  çaplı  ve  küresel bir misyonun sahibi olarak görmek bu coğrafyanın reddedilmez gerçeğidir. Açılım süreci ile ilgilenen herkese duyurulur.

Moral Haber

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum