Mustafa ÖZCAN
Hindistan'ı sarsan münazara
Hindistan'ın tanınmış ateistlerinden ve Richard Dawkins’i olarak anılan Cavid Ahtar (Javed Akhtar) ile genç ulemadan Şemail Nedvi arasında daha doğrusu bir Müslüman ile bir ateist arasında büyük bir münazara gerçekleştiriliyor. Hindistan bu münazara ile çalkalanıyor. Hatta münazaranın akisleri küresel boyutlar kazanıyor. Münazarada hak batıla üstün geliyor ve birçok ateist veya gayri Müslim bu münazara üzerine İslam'a giriyor. Bu da münazaranın artçılarını veya etkilerini daha keskin hale getiriyor!
Esasında ehl-i iman bu ülkede girdikleri bütün münazaralarda rakiplerinin veya hasımlarının sırtını mindere getiriyor veya yere seriyor. Bu ülkede münazara köklü bir gelenek. Bilhassa vaktiyle Hindularla Müslümanlar arasında münazaralar yapılıyor. Yine Rahmetullah Hindi isimli bir alim Hıristiyanlarla münazaraya giriyor ve kazanıyor. Bunun sonucu İzharu'l Hak isimli eserini yazıyor. Günümüzde ise Malezya'da ikamet eden ve ülkesi Hindistan tarafından kovuşturmaya tabi tutulan Zakir Naik efsanevi münazaracılardan birisi. Bu vasfı nedeniyle ülkesindeki Hindu yönetiminin tepkilerini çekiyor!
Bu son münazara bütün dünyada ses getiriyor. Cavid Ahtar ile Şemail Nedvi arasındaki münazara çekişmeli geçiyor. Ateist Cavid Ahtar muhatabına ölümünden sonra cennet ve cehennemin olmadığını görünce nasıl bir tepki vereceğini soruyor. Bunun üzerine Şemail Nedvi şunu söylüyor: Alışılmışın dışında anormal bir tepkim olmaz. Normal karşılarım ama yine de senin yerinde olmak istemem! Her durumda senden daha iyi olurum. Sen öldüğünde cennet ve cehennemin gerçek olduğunu gördüğünde halin nice olur? (*)
Kur'an bu durumda ‘febühitellezi kefer’ buyurmaktadır. İbrahim'in sözleri karşısında inkarcı (Nemrud) afalladı kaldı!
Tartışma veya münazara Bollywood yani Hindistan sinema endüstrisinin tanınmış yüzlerinden Cavit Ahtar ile Müfti Şemail Nedvi arasında gerçekleşmiştir. Münazaranın açık ara galibi Şemail Nedvi olmuştur. Münazaradan sonra münazara kayıtlarını on milyonlarca kişi izlemiş ve içlerinden binlercesi İslamiyeti seçmiştir (https://www.youtube.com/ watch?v=0-84v0-smFg ).
Benzeri bir münazara üç dinden üç kişi arasında yaşanmıştır. Müslümanları Muhammed Abduh temsil etmiş münazarada karşısında da bir papaz ile bir haham yer almıştır. Üçü, Mısır'daki Abidin Sarayı'nda Hidiv İsmail'in huzurunda bir araya gelmiştir. Hidiv onlara, "Siz üçünüz üç dini temsil ediyorsunuz ve her birinizin kendisinin ve takipçilerinin cennete girecek zümreler olduğunu kanıtlamasını istiyorum" dedi ( https://x.com/abdulkarim_900/status/ 1792949891628495013 ).
Yahudi haham, "Önce Patrik konuşsun" dedi. Patrik, "Önce İmam konuşsun" diye mukabele etti. Bunun üzerine Hidiv İsmail, Muhammed Abduh’a dönerek, "Konuşun, ey İmam" dedi. Bunun üzerine İmam Muhammed Abduh şöyle dile geldi: "Ey Hidiv! Eğer Yahudiler Musa'ya inandıkları için cennete gireceklerse, biz de Musa'ya inandığımız için gireceğiz. Eğer Hıristiyanlar İsa'ya inandıkları için cennete gireceklerse, biz de İsa'ya inandığımız için gireceğiz. Eğer cennete girecek olanlar bizsek, onlardan hiçbiri Muhammed'e (sallallahu aleyhi ve sallam) inanmadıkları için cennete giremeyecektir. Bizim imanımız kapsamlı ve eksiksizdir."
Onlar vahyi belirli bir geçmişe hapsettikleri ve hasrettikleri için dışlayıcı oluyorlar. İslam ise müheymin yani kapsayıcı vasfıyla birlikte önceki vahiyleri de içine alıyor. Dolayısıyla Müslümanlar ebedi din olan İslam'a eksiksiz iman etmiş oluyorlar. Bu yönüyle de cennetin de varisleri oluyorlar.
* An atheist asks a Muslim: "How would you feel if you died and didn't find Heaven and Hell?" The Muslim replies: "My feeling would be normal and even better than yours if you died and found Heaven and Hell." BOOM!
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.