Abdurrahman ESEN

Abdurrahman ESEN

Bir Dervişin Bana Anlattıkları

Cenab-ı Hak kâinatı, hususan gördüğümüz, bildiğimiz kadarıyla bu muhteşem Dünyayı onun ihtişamına muvafık bir mahluk olan insan için yaratmış, ihzar etmiş. Bu hususta her münevver hemfikirdir. Mes’ele; dünyaya gönderilen her insanın buna liyakatının olup olmadığıdır.

Dikkat edersek dünyaya gönderilen her insan bu liyakatı haiz olsa idi dünyanın yaratılış hikmeti de ortadan kalkmış olurdu.

Çünkü zaten daha âlâsı Cennet yaratılmış; daha ötesi de ilk insan da cennette yaratılmış idi. Demek işin espirisi liyakata müstaid bir fıtratta yaratılan insanın fıtratının gereğini gösterebilmesindedir. Lafı uzatmıyayım; bu layıkların çok az bir cüz’ünü de olsa bir kısmını bizler de tanıyoruz. Şahsen tanıdıklarımın arasında rahmetli Yunus Emre de var.

Hazretin bir şiirini okurken baktım irfan penceresinden bana ne ufuklar açtı arz etmeye çalışayım: Hazret diyordu;

Ben dervişim diyene
Bir ün edesim gelir.
Seğirtüben sesine
Gidüp yetesim gelir.

Hakka iştiyak bu kadar mı güzel anlatılır. Ma’rifete talib olmak, birşeyler öğrenmeye çalışmak arzu ve gayreti bu kadar mı güzel dillendirilir. Duyarız, öğreniyoruz o elyaklar bizim gibi keyfe keder tercihlerle, konforlu seyahat imkânı, kredi-burs namı altında bol ianelerle binbir naz-u nevazişle caka ile, afra tafra ile değil, belki de sadece adını duydukları masalvari mekânlara, mürşidlere, muallimlere en fazla varsa heybesini sırtlıyarak; yola revan, dîde giryân, akıl hayran bir haletle azm-u râh ettiler, cehd ettiler, kıymet bildiler. O kadar ki mürşidinin dergâhına odunun bile iğrisini münasip görmediler.

Devam edelim; miskin Yunus diz çöktü, okudu, birşeyler öğrendi, cennet var, cehennem var, arada köprü var falan filan... Bunları biz de biliyoruz. Bu bildiklerimizi de biz tasnif ediyoruz. Şayet anlatacaksan cenneti anlat ama cehennemden bahsetme çocuklar korkmasın! Hesap, kitap, günah, ceza, ateş aman kimse duymasın.

Farkında mıyız bilmiyorum ama çocuk dediğimiz de aslında şuuraltımızla 50, 60, 70 yaşımızdaki kendimizi kastediyoruz. Sağ cenahtaki defterin boşluğunu, soldakinin dopdolu olduğunu bildiğimizden son derece çirkin bir istismarla "aman çocukları korkutmayalım" diyoruz. Şeytanî bir mugalata ile çocuk; çocukken Kur’an okumasın, yani güya korkmaması için bazı şeyleri öğrenmesin, büyüyünce okusun, yani iş işten geçtikten sonra, okuyamayacak duruma geldikten sonra okusun!

Derviş, okudukları-öğrendikleri ile diyorki;

Sırat kıldan incedir,
Kılıçtan keskincedir.
Varıp ânın üstüne
Evler yapasım gelir.

Yıllar önce Florida sahillerindeki dairelerin Malatya’nın çeyreği fiyatına alıcı bulduğunu okumuştum. Dairelerin özelliği okyanus manzaralı olması imiş. Müteahitlerimiz duymasın; Cennet yolu üstünde Cehennem barikatı ile kolay kolay kimsenin yaklaşmaya cesaret edemeyeceği te’minatı ile emniyeti sağlanmış sırat köprüsü üstündeki bir ev kaç bin milyon trilyon dolar eder acaba veya oradaki bir ev kaç milyon sene namaz kılmakla kazanılsa yine de ucuz düşer. Veyahut HAVF ve RECA dengesini mesela siz bundan daha güzel, etkili nasıl anlatabilirsiniz. Bir mekân ki dosdoğru giderseniz cennet karşınızda yolunuzun üzerinde, azıcık bir inhiraf-sapma alttaki cehenneme düşmeniz için yeterli. Evet;"فَاستقم كما أمرت" emredildiği gibi dosdoğru olmak.

Hazret tafsilata devam ediyor:

Altında Ğayya vardır,
İçi nar ile pürdür.
Varıp ol gölgelikte
Biraz yatasım gelir.

Bediüzzaman Hazretleri; “Fasık bir kalpsiz feylesof ecram-ı ulviyeden bir kuyruklu yıldız görse acaba küremize çarpar mı diye yerde titrer. Münevver-ül kalp bir mü’min Küre-i Arz bomba olup patlasa ihtimaldir ki korkutmaz” dediği de bu mudur acaba? O ki Rabbi halk etmiş cehennemin dehşetengiz ahvali "Azizün züntikam" olan Rabb-i izzetin kahrının azametli tecelligâhı dervişe tefekkürî bir ders için fırsat oluyor. Hep cemalî tecellilerle sermest olmuş derviş “kahhar-u Zülcelal” olan Rabbinin; iman ettiği celalli tecellilerini de beht ve hayretle; abdiyyetiyle müşade edecektir.

Ben günahımca yanam
Rahmet suyuyla yunam
Bir çift kanat takınam
Biraz uçasım gelir

İnsan fıtratı icabı günaha açıktır. Dikkat edilmesi gereken işlediği, düştüğü günahların niteliğidir. Maneviyatının kuvveti, inkişafı nisbetinde günahın keyfiyeti bilinir, anlaşılır. Yoksa günahsızlığın imkansızlığını Resulullah efendimiz (as), "küllün beni Âdeme hattaun" hadisi şerifleri ile bize ifade buyuruyor. Avf ve mağfiret-i ilahiye olmazsa hiç kimse Cehenneme düşmekten kurtulamaz. İki mısrada bunu zarifçe ifade eden Hak âşığı biraz uçarak da Cennete varacağını söylüyor. Biraz kelimesi nisbî bir şey. Allah’u Teâlâ’nın hudutsuz mülkü; o günün bilinen hudutlarına göre de, daha evveline göre de bugünün insanına bilgisine göre de Cennet Allah’ın sınırsız mülkünde bize biraz uzaktadır. Son derece yalın bir ifade ile sonsuzluğun harika bir tanımı! Evet penceremden baktığımda bizim Beydağ’ı Everest’e göre biraz ötede, Sivas mesela San Francisco’ya göre biraz ötede, Güneşe göre Ay biraz ötemizde, galaksimiz kuasarlara göre biraz ötede, Allah’ın mülkü içinde olan Cennet de derviş Yunus’a biraz ötededir.

Devam ediyor:

Anda Cennete varam
Huri ğılmanı görem
Huri ğılman ile
Bir bir koşasım gelir

Beklenenler... Bekleyenler... Kavuşacaklar; kucaklaşacaklar; "سلامٌ عَلَيْكُمْ بِمَا صَبَرْتُمْ فَنِعْمَعُقْبَى الدَّار" nidası, hoş geldin-hoş bulduk faslı; "Zül Celali vel ikram" olan Allah'ın ilm-i ezelisindeki bir takdir ile; kudret ve cemaliyle ihzar ettiği bir teşrifat merasimi.

Nasıl bir şey... Biraz biraz; birazcık anlamak için beklenene bekleyenin gözü ile; bekleyene de beklenenin gözü ile bakmak gerekir.

Nihayet söyleyeceğini şöyle bitiyor:

Derviş Yunus bu sözü
İğri büğrü söyleme
Seni siğaya çeker
Bir Molla Kasım gelir

Molla Kasım hikayesini bilirsiniz. Bu kadarcık keramet de herhalde derviş Yunus’a çok olmasa gerektir.

Tehlike büyük. Aman bunları nerden çıkarıyorsun deyip bana da kimse çatmadan bu güzellikleri derhatır ile bana yaşatan rahmetli Yunus’a bir Fatiha ile sözü bitireyim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum