Dana-Farber isimli araştırma merkezi, toplam 3 bin 600'den fazla kanserli ve kansersiz bireylerden alınan kan örnekleri üzerinde deney yaptı. Yeni yöntem sayesinde aralarında akciğer ve pankreas kanserinin yanı sıra lösemi gibi 20'den fazla çeşit kanser türü, yüksek doğruluk oranı ile teşhis edildi.

Kanserin bulunduğu durumların çoğunda da kanserin hangi dokudan çıktığı tespit edilebildi.

Enstitünün yayımladığı sonuçlara göre, deneylerin yüzde 99,4'ünde kanser teşhisi doğru olarak yapıldı. Kanserin hangi organ veya dokuda meydana geldiğine yönelik deneyler ise yüzde 89 oranında doğruluk payına sahip oldu.

Metilasyon sayesinde bulunuyor

Yeni kan testinde sonuçlar, damarlarda serbest dolaşan DNA'ların incelenmesi sonucunda elde ediliyor. Bu DNA'lar, vücuttaki kanserli hücrelerin ölmesi sonucunda kana karıştığından herhangi bir hücre içerisinde bulunmuyor.

Araştırmacılar, aldıkları örneğin kanserli olup olmadığını anlamak için DNA'lardaki metilasyona bakıyor. Hücrenin işlevleri arasında bulunan metilasyondaki düzensizliklere bakan bilim insanları, bu sayede kanseri tespit edebiliyor.

Çalışmanın başındaki araştırmacı Geoffrey Oxnard, metilasyondaki düzensizliklerin kanser teşhisinde etkili bir yöntem olabileceğini, elde ettikleri bulguların da bunu gösterdiğini açıkladı. Oxnard, bu yöntemin daha önce uygulanan DNA inceleme yöntemine göre daha verimli sonuçlar verdiği belirtti.

euronews