Yirmi Üçüncü Söz insanlara insanlıklarını ihtar ediyor

Yirmi Üçüncü Söz insanlara insanlıklarını ihtar ediyor

İsticâlimin en büyük sebebi, muhtaç bulunduğum teselliyetkâr nurları, o risalelerde buluyorum

Risale Haber-Haber Merkezi

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Barla Lâhikası adlı eserinden bölümler.)

Ey Aziz Üstad; Vâkıa, emr-i âlîleri Sözler’in yazılması hususunda acele edilmemesi idi. Fakat hiç mümkün mü ki, karşımda billûrî sular akıtan ulu pınarın suyundan kana kana içmek için acele etmeyeyim? Malûm-u âlileri, bendeniz bu hususta vazifelerde çok geç kaldım. Bu cihetleri vuzuh ile görüp idrâk ederken, mümkün mü ki, o ulu pınarın billûrî sularıyla elimi yüzümü yıkamayayım, kalbimi parlatmak için isticâl göstermeyeyim? 

Cenâb-ı Hakkın azîm bir lütfu ki, temin-i maişetim için çalıştığım zamanlar arasında kıymettar risaleleri yazmak için vakit bulabiliyorum. Bu fırsatları kaçırmak istemediğim içindir ki, acele ediyorum. İsticâlimin en büyük sebebi, muhtaç bulunduğum teselliyetkâr nurları, o risalelerde buluyorum. Nasıl ki, içerisinde tevakkuf imkânı olmayan tünellerden haris kumpanyalar fazla seyr ü sefer etmekle iftihar ederler. Talebeniz de, kezâ, o cihan kıymet risaleleri ne kadar fazla okur yazarsam, o kadar istifade-bahş ve müftehir olacağım.

On Altıncı Mektubu serâpâ okudum. Her türlü mezâhim ve meşakkate karşı gösterdiğiniz sabır ve tevekküle meftun oldum. O Sözler’i okudukça, bütün mevcudiyetim bir ıssızlık içinde parlayacak zannettim. Tehâcüm-ü ıztırap için hep güler yüzlü, güzel yüzlü sabırlar temenni ettim.

Yirmi Üçüncü Söz, derinden gelen bir sayha gibi insaniyete bağıran ve insanlara insanlıklarını ihtar eden ve en âli makamlara sahip olmak yollarını gösteren ve kàrilerini tekâmüle sevk eden ve meşru aşklar doğuran ölmez bir tesellî hatırasıdır. Sözü uzatmaya başladım. Yirmi Üçüncü Sözü lâyıkıyla takdirden âcizim. Çünkü o, bir tesellî ve sâadet mâyesidir.

Ahmed Zekâi

Devam edecek

ÖNCEKİ BÖLÜMLER

Lâhika mektupları hizmet-i Kur’âniyenin esaslarını ders veriyor

Hulûsi Bey ve Sabri Efendinin mektuplarının Risale-i Nur'a dahil edilmesinin beş sebebi var

Üstadın vazifesinin bitmediğine dair burhanlar

Risale-i Nur mektuplarının bendeki tesirleri

Size bu eseri yaptırtan o Nurları ayak altında bıraktırmaz

Ömrümde ilk defa olarak Üstad dedim

İhtiyaca ve hâl-i âleme göre yazdırıldığına asla şüphe kalmamıştır

Doğrudan doğruya nur-u Kur’ân olan mübarek Sözler

On Dokuzuncu Mektup ile yeniden hayata dönmüş gibi oldum

Eserleriniz güzel bir Üstad, ulvî bir mürşid olacak

Bu hakaikle Avrupa ehl-i dalâletine de meydan okunur

Allah bu Nurları âciz insanlarla bile neşir ve muhafaza ettirir

Risaletü’n-Nur’un dinleyicileri arasında 88 yaşında bir hoca vardı

Bu eserler bütün cemaatlere daima mazhar-ı takdir oluyor

Yeğeni Abdurrahman'dan Said Nursi'ye: Aziz Mamo

On Dokuzuncu Mektup, ruh ve kalb-i âcizîyi gül ve gülistanlığa çevirdi

Müşrik ve münkirleri mağlûp ve ilzam eden son sistem malzeme-i cihadiye

Beşerin ayağını kaydıran şu asırda Nur fabrikasından her nevi teçhizat alınmalı

Avrupa meftunlarına atılan topun elmas güllelerini gördüm

Cenâb-ı Hak sancak-ı Muhammedî (asm) tahtında cümlemizi haşreylesin

O söz felsefenin çıkmazına sapan gafil ve âsilere müthiş bir darbe gibi çarpıyor

Otuz Üçüncü Sözünüzle kalbimi tedavi buyurmanızı istirham eylerim

Zaman olur ki herşey, herkes, her muamele, kalbi incitiyor, işte ilacı

Nur deryasından içmek isteyen bunları alsa dahi kalp ve ruha kâfi

Sözlerinizi insafla okursa tevbeye mecbur olacağına kat’iyen ümitvârım

Güzellik yazılarımızda değil, i’câz-ı Kur’ân’dan olan nurlu Sözler’e aittir

Isparta’nın intibahına sebep olan Âdilcevazlı Bekir Ağanın duyguları

Onuncu Söz'ü aldığım dakikada bir ağacın altına gittim

Benim için buna ruhsat veren Cenâb-ı Hakka milyarlarca hamd ediyor ve şükrediyorum

Mirac gibi bir şâheser karşısında apoletleri sökülmüş bir kral vaziyetine düşer

Bendeniz, doktorların düşündüğü gibi düşünmüyorum

Bu kardeşinizde, Üstadının bazı hasletlerinden vardır

Risale-i Nur, Avrupa’ya karşı Kur’ân’ın parlak bir güneş olduğunu gösterecek

25. Söz 'Yaş ve kuru ne varsa Kur'an'da yazılmıştır' ayetini ispat ediyor

Envâr-ı Kur’âniye burhanlarından Sözler kalbimi nurlandırıyor

Bahtiyar kardeşim Hüsrev, o menzili çok güzel süslendirmişsin

Herkesten ziyade hasta olan, maddî ve gâfil doktorlardır

Şu tevafukat-ı acibe başka kitaplarda bulunur mu?

Cumartesi günü, saat on bir buçukta müjdeli ve mübeşşir eseri aldım

Bir zerrede kâinatın saltanatının küçük nümunesi mevcuttur

Hz. Muhammed’in (asm) muazzam mucizesi elimizde değil mi?