Suriye cihadında ilahi yardımlar

‘Suriye’de İlahi Yardımlar’ başlığı merhum Afgan cihadının önemli simalarından ve teorisyenlerinden Mektebu Hidemat’ın kurucusu Abdullah Azzam’dan mülhem. Afgan Cihadında İlahi Yardımlar kitabının isminin Suriye’deki çatışmalara veya cihada uyarlanmasından ibarettir. Arada benzerlik var mı? Hem de tam anlamıyla!

İlahi yardım kanaatine nasıl vardım? Suriyelilere ait Orient Tv’nin misafiri idim oradaki arkadaşlar Suriyelilerin denizden sonra havadan da felakete maruz kaldıklarını; Hamsun denilen kum fırtınalarına veya buna eşlik eden yakıcı havaya mümasil Eylül ayında Ürdün, Lübnan, ve Suriye’yi büyük bir kum fırtınasının vurduğunu haber verdiler. Ölenlerin olduğunu hatta Arapların ribv dedikleri reflu rahatsızlığı olan kişilerin boğulma tehlikesiyle karı karşıya kaldığını aktardılar.

Kum fırtınası kesinlikle hafife alınabilecek bir mesele değil. Kahire’de iken böyle kum fırtınalarıyla karşılaşmış, cebelleşmiş ve nefes almakta zorluk çekmiştim. Ne meret bir şey olduğunu bilirim. Kanaldaki arkadaşlara ‘belalar yağıyorsa ve üst üste geliyorsa fereç ve kurtuluş yakındır’ mealinde bazı sözler söyledim. Kendimce tesellide bulundum. Gerçekten de belalar elvan elvan gelince zafer ve Allah’ın inayeti yakındır. Zira hem kişisel hem de toplumsal bazda bir zorluk iki kolaylığı beraberinde getirmektedir.

Batıda, ‘ felaketler birbirini çeker’ gibi darb-ı meseller olsa da Allah kulunu inayetsiz bırakmaz. Felaketlere terk etmez. Allah, ‘her zorlukla bir kolaylık vardır’ diyor. Keza bazı ayetlerde gayri Müslimlerin ezasının gerisinde ciddi bir felaketin söz konusu olmadığına dair ilahi teminatlar vardır. Bu nedenle de felaketler üst üste gelirse ilahi yardım yakındır. Muhatabım ya yardımın ve kurtuluşun yakın ya da kıyametin yakın olduğunu söyledi. Zira denizden sonra Suriyelilerin yüzüne havada kükremişti. Aylan Kürdi’nin akıbeti henüz hafızalarda taze ve canlı duruyordu.

*

Orient tv’deki arkadaşın kum fırtınasıyla alakalı sözlerinden sonra kum fırtınasını takibe aldım. Siyasi veya sosyal sonuçlarını merak ediyordum. Çok geçmeden İdlip’te Suriye rejiminin son kalıntısı veya askeri üssü ve havaalanı olan Ebu Zuhur Havaalanının kum fırtınası sayesinde düştüğünü öğrendim. Allah’ın görünmeyen ordusu ve askeri olarak kum fırtınasının Fetih Ordusuna yardım ettiğini okudum ve yüreğime su serpildi. Demek ki mesele bizim korktuğumuz gibi değilmiş aksine kum fırtınası ilahi yardım olarak gelmiş ve vazifesini ifa ederek gitmiş.

2014 sonlarından itibaren Suriyeli mücahitler zaferler burcuna girdiler. Suriye rejimi toparlanamıyor ve her geçen gün cephede büyüyen yırtığı dikmekten aciz kalıyor. Bunun sonucu olarak İran ekseninden sonra Putin ve Rus ordusu alenen sahaya inme ihtiyacını hissetti. Bunun üzerine herkes Suriye’de Rusya için yeni bir Afganistan döneminin yaşandığına dikkat çekmeye başladı. Bu hususta Suriye-Afganistan kıyaslaması yapan en son makalelerden birisi Cemal Sultan’a aitti.

Putin, Beşşar Esat’ın kendilerinden yardım istediğini söylese de aynısını SSCB’nin son yöneticileri olan Brejnev gibiler de söylemişlerdi. Babrak Karmal ve Doktor Necibullah Ruslardan yardım istemiş ama hem kendileri batmışlar hem de SSCB’yi Polonya-Afganistan gergefinde batırmışlar ve tarihe yolcu etmişlerdi. Ortadoğu’nun despot liderlerine benzeyen Putin ise seleflerinin aynı yanlışına düşmekten kendini kurtaramıyor, alamıyor. Eceli Suriye’ye çekiyor! Ayrıca rehberi de Lavrov. Dedikleri gibi kılavuzu karga olanın burnu laşeden kurtulamaz. Galiba Züheyr Salim gibilerin ifadesiyle Putin ve Ruslar Ortadoğu’da kaderlerine, sonlarına doğru koşuyorlar. Tarih sahnesinden ebedi olacak silinecekleri günü arıyorlar.

Ortadoğu’daki olaylar giderek Rusya’yı içine ve bataklığa çekiyor. Irak’ta Amerika ile savaşanların dedikleri gibi bir durum var. Biz onları gökte ararken yerde bulduk. Onlarla kendi yurtlarında hesaplaşmayı düşlerken ayağımıza geldiler. Ruslar da hesaplaşmaya can atanların yurduna gittiler. Ağızlarının payını alacakları vakit yakındır.

İKİ DOKTORUN, İKİ RUSYA’NIN HİKAYESİ!

Kaderin remziyle bunu da galiba yine Necibullah gibi yine bir doktor olan Beşşar Esat yapacak. Necibullah’ın sakarlığından dolayı sıfatı ‘gav/öküze’ çıkmıştı. Afganlılar kendisine inadından dolayı öküz diyorlardı. Esat’ı bu sıfatla duble veya katmerli olarak toplamak ve çarpmak gerekir. İnadı, kini ve ruh hastalığından dolayı Suriye’ye kıydığı gibi Rusya’nın da sonunu getirecek. İslami öfke yine Rusya karşısında şaha kalkacak ve yakalarına yapışacak! Putin Ukrayna ve Kırım’dan sonra yanlış hesabının sonuçlarıyla Suriye’de karşılaşacaktır.

Suriye’deki meselenin çapı büyüdükçe yutulacak ülkelerin sayısı da artıyor. Bununla birlikte biz tam görmesek de ilahi yardımlar-büyük yanlışlar yapmadıkça- Müslümanların yanında olacaktır. Kum fırtınası sayesinde iki yıldır amacına ulaşamayan kuşatma bu sayede direnişi kırmıştır. Kum fırtınasıyla birlikte havaalanın çevresini göremeyen Suriye ordusuna ait askerler ile Hizbullah ve İran askerleri fırtına sayesinde gafil avlanmış ve havaalanı el değiştirmiştir. Bu Abdullah Azzam’ın kaleme almış olduğu Afgan Cihadında İlahi Yardımları çağrıştırdığı gibi aynı zamanda Hendek kuşatması ve bu kuşatmanın yarılmasını beraberinde getiren fırtınayı hatırlatmıştır.

Suriye’deki gelişmeler Afgan cihadının ikinci versiyonudur. Siyer okuyanlar Hendek kuşatması hadisesini hatırlarlar. Fırtına şeklindeki Allah’ın gizli orduları ve askerleri devreye girmiş, hak taifesinin yardımına koşmuş ve rejimin direncini kırmıştır. Onlar istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır. Belki de Kafkaslardaki Müslümanların intikamı Suriye’de alınacaktır. Putin bilmeden ve Esat’ın yardımına gideyim derken arı kovanına çomak sokmuştur. Müslümanları öfkelendirmiştir.

Batılılar ise Suriye’de Müslümanları önünü keserek, tutuk hale getirerek Rusların ve İranlıların önünü açmışlar; Ruslara tanıdık şeytan muamelesi yaparak onları cesaretlendirmişlerdir. Suriye meselesini Müslümanlar için bir istidraç meselesi yapmak isterken belki de Allah’ın muradı ile ötekiler için bir tuzağa ve istidraca dönüşmüştür. Kime niyet kime kısmet diye buna derler! Allah imhal eder ama ihmal etmez. Zulümleri gayretullaha dokundu. Batılılar önlerini açarak Rusya’nın yeniden hortlamasına vesile oldular. Böylece hem bölgenin hem de dünya barışını tehlikeye attılar. Ama Müslümanları da bu sayede cihangir edecekler. Melekelerini geliştirecekler. Kervan yolda düzülecek.

Putin siyasi ömrü azalan ve alanı daralan Esat’ı ayakta tutmaya çalışırken kendi ve ülkesinin geleceğini tehlikeye atıyor. Demek ki murad-ı ilahi böyle istiyor. Beşaretler ve işaretler bunu gösteriyor. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum