Çok önemli bir süreçten geçiyoruz. Birçok cephede hem orta seviyede savaşın içinde hem de psikolojik bir harbin tarafında yer alıyoruz. Bununla da kalmayıp bize düşman bütün gizli komiteler sözde devrimcilik oyunları ile o kadar genci göz göre göre anarşizme ve akabinde ölüme sevk ediyor.
* *
Yazının sonunda vereceğim mesajı şimdi verecem. Her ne olursa olsun; sosyal medyada anarşistlerin öldürülmüş resimlerini paylaşmanın, 'Cehenneme gönderildi' gibi akla ziyan kavramları kullanmanın karşısındayım/karşısında olmalıyım.
Neden mi?
* *
Türkiye, 1990 yılında yaptığı hataya asla düşmemeli. 90'larda terörle mücadele adı altında hakikaten sivil halka büyük zulümler yapıldı. Bugunkü 90 ve sonrası jenerasyonun devletle duygusal bağ kuramamasının ve de vatanî hisleri taşımamasının kaynağı Kürtleri ve Kürt kimliğini red ve inkâr ederek mücadele etmesiydi.
* *
Oysa bugünkü yönetim yani halkın ezici oyları ile başa gelen hükümet anarşistlerin büyük gayretleriyle çekmek istediği 90 yıllara dönmemek için hassas davranıyor. 
Buna şahidiz.
* *
Tüm güvenlik güçleri maziye nazaran birbirleriyle ittifak ederek devletin meşru ve haklı müdafaası için canları pahasına memleketi savunuyor.
* *
İşte koordineli ve hassas devam eden ve de "Hedefimiz anarşistlerdir, Kürtler bu vatanın aslî unsurudur" söylemiyle hareket eden hükümet bu mücadelenin neticesi olarak özellikle bölge halkının güvenini kazanıyor/kazanmaya devam ediyor.
* * 
Sayın Ahmed Davudoğlu biliyor ki; bölgeyi  ve bölge halkını anarşizmden arındırmanın en etkili yolu insan onurunu rencide eden hataların bir daha yapılmaması ve halkla olan duygusal bağların giderek güçlenmesidir.
* *
Yani geçmişteki sırf devlet aklıyla hareket eden bir yönetim anlayışı yerine hikmet-i insan anlayışı kaotik olan bu coğrafyaya yerleşmek zorundadır. Yani mücadele ederken mücadele ettiğiniz insanların belki 15 yaşında, kandırılmış ve devlete bilerek düşman edilmiş biri olduğunu bilmeniz de fayda var.
* *
O yüzden anarşizmle mücadelede kutuplaştırıcı yöntem ve söylemle değil, 'etkisiz hale getiriyoruz ama keşke o gençler kandırılmasaydı, keşke Marksizm ve Komunizm belasına bulaşmasaydı da körü körüne ölüme gitmeselerdi' denmeli.
* *
Unutmayın; büyük devlet olmanın ve hürriyetperver bir nesl-i ati yetiştirmenin yolu bundan geçiyor.