Siyasî ve entrikalı komitelerle hiçbir münasebetimiz yoktur ve tenezzül etmiyoruz

Siyasî ve entrikalı komitelerle hiçbir münasebetimiz yoktur ve tenezzül etmiyoruz

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

On İkinci Şuâ

Denizli Mahkemesi Müdafaatından (1)

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ 2

Evet, biz bir cemiyetiz ve öyle bir cemiyetimiz var ki, her asırda üç yüz elli milyon dahil mensupları var. Ve her gün beş defa namazla o mukaddes cemiyetin prensiplerine kemâl-i hürmetle alâkalarını ve hizmetlerini gösteriyorlar.

اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ 3 kudsî programıyla birbirinin yardımına, dualarıyla ve mânevî kazançlarıyla koşuyorlar.

İşte, biz bu mukaddes ve muazzam cemiyetin efradındanız. Ve hususi vazifemiz de, Kur'ân'ın imanî hakikatlerini tahkikî bir surette ehl-i imana bildirip, onları ve kendimizi idam-ı ebedîden ve daimî, berzahî haps-i münferitten kurtarmaktır. Sair dünyevî ve siyasî ve entrikalı cemiyet ve komitelerle ve bizim medar-ı ittihamımız olan cemiyetçilik gibi asılsız ve mânâsız, gizli cemiyetle hiçbir münasebetimiz yoktur ve tenezzül etmiyoruz.

1) Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, Denizli Mahkemesi Müdafaanamesine bazı lüzumlu tayy ve ilâveleri yaparak Afyon Mahkemesine—vahdet-i mes'ele münasebetiyle—aynı müdafaanameyi ibraz ettiğinden, bu Denizli Müdafaanamesinin büyük bir kısmını Afyon Mahkemesi Müdafaanamesiyle birleştirmiş ve On Dördüncü Şuâ namını vermiştir.
2) Her türlü kusur ve noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.
3) "Mü'minler kardeştirler." Hucurât Sûresi, 49:10.

Bediüzzaman Said Nursi
Şualar