Ermeni meselesi ve Said Nursi

Emrullah BEYTAR

Geçen yüzyılımızın en parlak simalarından, vahye dayalı toplumsal değişim sürecini yeni bir paradigma ile inşa eden, F tipi hücrelerin ilk konuğu, yirmibir defa zehirlenerek tarifsiz acılar çektirilen ümmetin kimsesiz yetimi, yirmiyedi yıllık zindan hayatıyla mazlumiyeti Hüseyin b. Ali’den devralmış İslami kimlik ve onur abidesi, tenhada sessiz acılar, soğuk zindan duvarları, tecrit, ret ve inkar politikasının millet ve ümmet adına büyük kurbanı, öğrencileri ve idealleri dışında dünya adına hiçbir serveti olmayan, ölümü ardından bıraktığı terekesi peygamberlerinkine en çok benzeyen, mabedin en münzevisi ,meydanların en cesur hatibi, Adam Smith’den daha özgürlükçü bir ilim adamı, esir kampının en onurlu üyesi olarak tarif edilmesi mümkün olan Said Nursi’nin 1900 yılların başında İttihat ve Terakki Fırkasının ermeni vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini tehdit eden açıklamalar karşısında ahlaki bir tavır takınarak Osmanlı halkını ve bilhassa Kürtleri İttihat ve Terakki’nin bu oyununa karşı dikkatli ve sağduyulu olmaya davet etmiştir.

Nursi, “Şu memleketin saadeti ve selâmeti Ermenilerle ittifak ve dost olmaya vâbestedir” anlayışını akli, mantıki ve şer’i delillerle topluma anlatmış olmasına rahmen İttihat ve Terakki’nin kirli senaryolarının galebe gelmesiyle  o dönemde  yaşanılan büyük facianın önüne geçememiştir. Buna rahmen, Nursi Ermenilerle dostça beraber yaşamanın toplumsal barış adına çok anlamlı olduğunun vurgusunu yapmıştır.

Nursi “Amma, komşularımız ve bizi teyakkuz ve terakkiye sevk eden Ermenilerle kemal-ı memnuniyetle dost olup elele vereceğiz. Zira husumette fenalık vardır. Husumete vaktimiz yoktur. Hükümetin işine karışmayacağız” diyerek halkı dönemin hükümetinin kışkırtmalarına karşı ihtiyatlı olmalarını tavsiye etmiştir.

Nursi “Ermeni vatandaşlarımızla bilkülliye umuru dünyeviyede kardeşiz. Zira her vecihle birbirimize lazım ve melzum kabilindeyiz. Fakat ben camiye gidip itikadım üzere ibadetimi eda, o  da kilisesinde ibadet eder” diyerekte İttihat ve Terakki’nin komplularına karşı yaşadığı dönemdeki islam toplumunu uyarma gayreti içerisinde olmuştur.

Nursi, 1900 yılların başındaki İttihat ve Terakki’nin toplumsal barışı bozmaya yönelik senaryolarının uygulama zemini bulmaması için de elinde gelen gayreti her zemin ve şartta göstermeye gayret etmiş iken bu dönemde bilhassa Ermeni vatandaşlarımıza yönelik saldırılar karşısında en ilkeli ve onurlu duruşu sergileyememizin önemli sebeplerinden biri Müslümanların önemli bir kısmının resmi ideolojinin dilini benimsemiş olmalarından kaynaklanmaktadır.

Toplumsal barışın tesisi için elinde gelen gayreti göstermekten kaçınmayan Hrant Dink'in haince öldürülmesine Türkiyeli Müslümanların tepki koymasını acaba İslamiyet mi yoksa resmi ideoloji mi engellemişti!

Evet, Nursi yaşadığı dönemde İttihat ve Terakki’nin toplum üzerinde gerçekletirmek istediği kirli senaryoların uygulamasına fırsat vermemek için gece gündüz bir gayret içerisinde bulunarak aydın ve alim olmanın sorumluluğunu yerine getirmişti.

Nursi’nin mücadele verdiği İttihat ve Terakki anlayışının günümüz uzantıları son dönemlerde yeniden kirli senaryolarla toplumsal barışı dinamitleme eylemleri içerisine  girmiş olmaları karşısında Türkiye toplumunun ve bilhassa dinle yaşantısı arasına mesafe koymadığı iddiasında bulunan Müslümanların teyakkuz içinde bulunmaları ahlaki ve dinsel bir gerekliliktir. Bundan dolayı Trabzon, Malatya ve Hrant olaylarının arkasındaki derin güçlerin ortaya çıkarılması için güçlü bir kamuoyu oluşturulması ve Müslüman kimlikleriyle ön plana çıkmış aydınların bu konuda daha fazla çaba ve gayret içerisinde olmaları gerekir ki yeni Trabzon ve Malatya’ların yaşanmasının önüne geçilebilelim. Aksi takdirde İttihat ve Terakki zihniyeti her güneşin batımında yeni bir senaryo ile bu toplumun barışına dinamit koymaya devam edecekler.

emrullahbeytar@gmail.com

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.