İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Entomolojisi ve Koruma Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Vedat Beşkardeş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de orman yangınlarının en çok haziran ve eylül aylarında yaşandığını söyledi. 

Bu dönemde havaların ısınması ve yağmurların azalmasıyla ağaçlardaki nem miktarının azaldığını belirten Beşkardeş, bu durumunda yangınlara uygun bir ortam oluşturduğunu ifade etti.

Beşkardeş, Türkiye'deki yangınların çoğunun insanların faaliyetlerinden kaynaklandığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Türkiye'de 2019 yılı orman yangını istatistiğine göre, ülkemizdeki yangınların yarıya yakını faili meçhuldür. Faili bilinenlerin ise büyük kısmı insanların çeşitli faaliyetleri anız yakma, piknik veya çoban ateşi, sigara izmariti, kundaklama, enerji nakil hatları ve trafik gibi nedenlerle ortaya çıkmaktadır. Yangınların sadece yüzde 14’ü doğal sebeplerden ortaya çıkmıştır. Orman Genel Müdürlüğümüzün yangın söndürme birimleri, tüm dünyadaki ekipler düşünüldüğünde gerçekten bu konuda oldukça başarılı sayılabilir. Şahsen özellikle yangın sezonlarında ekiplerimizin cansiparane görev yaptıklarını düşünüyorum."

"Orman yangınları birçok canlıyı olumsuz etkiliyor"

Dr. Beşkardeş, Türkiye'nin bulunduğu coğrafik konum ve farklı iklimsel çeşitliliğinin diğer Avrupa ülkelerine göre daha fazla bitki ve hayvan çeşitliliğine sahip olmasına katkı sağladığını dile getirdi.

Orman yangınlarından hayvanların da etkilendiğinin altını çizen Beşkardeş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Orman yangınlarında hayvanlar ya kaçarlar ya da saklanırlar. Birçok kuş uçarak kaçar, memeli türler koşarak kaçmaya çalışır ve bazı sürüngenler de toprak altında saklanır. Ölen hayvan türleriyle ilgili çeşitli veriler olmasına rağmen, bir orman yangınında kaç hayvanın öldüğünü söyleyebileceğimiz çok kesin verilerimiz yok. Ülkemizdeki orman yangınlarından hayvanlar da büyük zarar görüyor. Orman yangınları birçok canlıyı olumsuz etkiliyor. Ancak bazı hayvanlar orman yangınlarını fırsata çeviriyor. Örneğin yangınla açılan alanlarda ilk olarak otsu bitki türleri gelmektedir. Bu sebeple de geyik, karaca gibi birçok otçul hayvana da beslenme fırsatı doğmaktadır. Orman yangınlarda bazı ağaçlar devrilmeden kalabiliyor buraları birçok böcek türüne yuva ve üreme imkanı sağlıyor."

"Ormanların korunması birçok hayvan türünü korur"

Beşkardeş, ormanların sadece ağaçtan ibaret olmadığını belirterek, solucandan böceğe, kurbağadan kuşa, fareye, geyiğe, ayıya ve kurda kadar birçok canlısıyla ormanın bir ekosistem olduğunu vurguladı.

Beşkardeş, "Orman yangınları önemli olmakla birlikte doğal alanların başkaca şekillerde yok edilmesi çok daha büyük problemdir. Ormanlar karbonun en fazla tutulduğu ve biriktirildiği yerlerdir. Ormanlarımızı korursak birçok hayvan türünü koruduğumuz gibi salınan karbonun toplanmasına da büyük katkı sağlarız." ifadelerini kullandı.

Dr. Beşkardeş, insanların ormanlara sahip çıkması gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

"Ormanlara sahip çıkmak eğitimle mümkün. Bunun için çocuklarımızı, gençlerimizi ve hatta yaşlılarımızı ormanla ilgili eğitmeliyiz. İnsanlar ormanlara sahip çıkarsa bir çok canlının yaşam alanını koruruz. Çocuklara küçük yaşta orman ve hayvan sevgisi aşılamak önemlidir. Biz insanlar bu doğadan gelen canlılarız, insanı doğadan ayrı düşünmek imkansız. Ağaç yaşken eğilir misali küçükten bu sevgiyi aşılamak gerekiyor."

AA