Kore asıllı Rus vatandaşı Nur talebesi Abdulcelil'in çığlığı

Kore asıllı Rus vatandaşı Nur talebesi Abdulcelil'in çığlığı

Rusya'nın bazı bölgelerinde Nur talebelerine yapılan baskınlar ve sonrasında yaşanan zulüm devam ediyor.

RİSALEHABER

Koreli anne-babanın oğlu olarak Rusya'da doğan Evgeniy Lvovich Kim, Müslüman olduktan sonra Abdulcelil ismini aldı.

Kanun dışı bir olaya karışmadığı halde tutuklanan Abdulcelil yaklaşık 4 yıl hapiste kaldı. Daha sonra Rusya vatandaşlığından çıkarılan Abdulcelil, hiç bir ülkenin vatandaşı olmadığı için süresiz bir şekilde hapiste kalma tehlikesi ile karşı karşıya.

Avukatı aracılığıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçmek için müracaat eden Abdulcelil'in mektubunu yayınlıyoruz.

Esselamu Aleyküm ve rahmetullahi ve berakatuhu. 

Ben Evgeniy Lvovich Kim (Abdulcelil).

Sizlere Rusya'nın Habarovsk bölgesi Üstadımızın tabiriyle medrese-i Yusufiyesinden yazıyorum.

Sovyet Rusyasında, tüm iman hakikatlerine adeta dehşetli bir deccal gibi hücum edildiği bir hengamda 1975 yılında Koreli bir ailenin ferdi ve Sovyet vatandaşı olarak dünyaya geldim. Çocukluğum ve gençliğim adete zifiri bir karanlık içindeydi, her şey meteryalist felsefe ile oluşturulmuş, dimağlar adeta köreltilmiş, kendimi dipsiz bir kuyunun içine düşmüş gibi hissediyordum.  Hayat acılaşmış, adeta her gün yeni bir dehşetli işkence halini almıştı. 

Yüreğim, dimağım ve tüm zerrelerim Emirdağ Lahikası'nda Niyazi Mısrî gibi şöyle haykırıyordu: "Lütf u kahrı şey-i vâhid bilmeyen çekti azab, Ol azabdan kurtulup sultan olan anlar bizi." 

Müslüman olduğunu bildiğim bir arkadaşa kafamdaki sualleri sormaya başladım, bazı sorularıma cevap veriyor ve ben tarifi mümkün olmayan bir haz duyuyordum. Kendi kendime dedim, "evet buldum, ben Müslüman olmalıyım."

Ve o arkadaş vesilesiyle şahadet getirip Müslüman oldum. Kafamda yüzlerce sual vardı. Müslüman olmuş fakat halen cevaplarını bulmuş değildim.

Tevafuken sonradan Risale-i Nur Talebesi olduğunu öğrendiğim kişilerle tanıştım, sabahlara kadar bıkmadan sorularımı dinlediler, her sualime kitaplardan okuyarak cevap veriyorlardı, sanki bir hazine bulmuşçasına sevinmiştim.

Ve Risale-i Nur Külliyatını adeta çölde günlerce susuz kalmış bir kişi gibi içercesine kelime kelime okumaya başladım. Her cümlesinde hayretler içerisinde kalıyor, okuma iştiyakım dahada artarak devam ediyordu.

Rusya'da Risale-i Nur talebelerine lastikli bir kanun olan 282.2 maddesi ile saldırılmaya başlandı. Dershaneler basılıyor, tüm kitaplara sanki dehşetli bir şeymiş gibi el konuluyor ve nur talebeleri tutuklanıyordu. Ben de sadece bu Kur'an hakikatlerini okuduğum için tutuklandım. Bu lastikli kanun ile yargılanarak 3 sene 9 ay hapis yattım. Kanun namına kanunsuzluk yaparak 4 yıla yakın ceza ve zulüm gördükten sonra hiç bir kanunda yeri olmadığı halde ve kanunen mümkün olmayan bir uygulamayla karşı karşıya kaldım. 

Türkiye Cumhuriyeti'ne iltica talebinde bulundum

Emniyet Müdürlüğü beni Rus vatandaşlığından çıkardı. Herhangi bir vatandaşlığım olmadığından gayri insani bir ortamda bir yıldan fazladır tutuluyorum. Türkiye Cumhuriyeti Moskova Elçiliğine avukatım aracılığıyla iltica talebinde bulundum fakat oradanda her hangi bir olumlu-olumsuz cevap şu ana kadar alamadım.

Bu gayrı kanuni uygulamaya göre beni bırakabilmeleri için bir ülkenin beni kabul etmesi gerekiyor. Ben Üstadım Bediüzzaman Said Nursi'den aldığım ders ile diyorum ki; "Evet ümidvar olunuz, şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sadâ, İslâm'ın sadâsı olacaktır!"

Ve ümidimi yitirmiyorum, elbette ki "Mazlumun ahı, tâ arşa kadar gider." 

İnşallah tez zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nden sevindirici haber gelir ve bu zalimce gayrı kanuni durum biter diye dua ediyor dua bekliyoruz.

Rusya Habrovsk Medrese-i Yusufiyesinden, mazlum nur talebesi Abdulcelil.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
10 Yorum