İşte Çetin Doğan'ın bozuk sicili

İşte Çetin Doğan'ın bozuk sicili

Çetin Doğan'ın adı Ergenekon iddianamesi ve Darbe Günlükleri'nde de geçiyor. Ahmet Yesevi'de yöneticilik yapan Doğan burayı kışlaya çevirirken, Gül'le de karşı karşı gelmiş

Taraf Gazetesi'nin 'Balyoz Darbe Planı'nı yayınlamasının ardından planın altında imzası olduğu öne sürülen Emekli Org. Çetin Doğan'ın sicili de temiz değil. Doğan'ın adı Ergenekon iddianamesi ve Özden Örnek'e ait "Darbe Günlükleri"nde de geçiyor. Emekli olduktan sonra önceki Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in gider ayak Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevine getirdiği Doğan'ı Cumhurbaşkanı Gül görevden almıştı. Doğan'ın Ahmet Yesevi Üniversitesi'ni tam bir kışlaya çevirdiği de ortaya çıktı. İşte Balyoz Darbe Planı'nın "babası" emekli Org. Çetin Doğan'ın kötü sicili...

ERGENEKON İDDİANAMESİNDE DARBE PLANLARI YAPTIĞI YAZILI

Ergenekon delilleri arasında yer alan ve İşçi Partisi Genel Merkezi’nde ele geçen 1997 tarihli bir belgede Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik mezhebe dayalı kadrolaşma çabalarına dikkat çekiliyor. Halen emekli konumda olan iki subayın yaptığı bir konuşmanın dökümünü içeren belgede “Türklerin üstün bir ulus olduğu safsatasını yıkın. İrtica yaygarası kopartın. Memleket bizim olana kadar kendinizi gizleyin” diyen kişiler, darbeye karşı çıkan zamanın komuta kademesine hakaretler yağdırıyor.

GİZLİ TOPLANTIDA KONUŞMA NOTLARI!" başlığı altında Genel Kurmay Harekât Başkanı Korgeneral Çetin DOĞAN ile K.K.K.' lığı Eğt. ve Ok. D.Bşk.Tuğg. Volkan KAPLAMA arasında geçen konuşma:

Çetin DOĞAN'ın, Türkiye'nin idaresi ordunun kontrolünde değil, darbe yapmayacağını yemin eden bir ordunun etkisi ne kadar olabilir, Tansu ÇİLLER şu anda dini söylemleriyle rol yapıyor da olabilir, ciddi de olabilir çünkü geberesi kadın Sünni.

Mesut YILMAZ için de aynı şey geçerli, irtica tehlikesi iyice büyüsün, din bizim için zararlıdır,

Ergenekon iddianamesi yakın tarihin karanlık yüzünü deşifre ediyor. 2455 sayfalık iddianamede yer alan bir belge 28 Şubat sürecinde şimdi emekli olan bazı subayların Ankara’da gizli toplantılar düzenlediğini ortaya koyuyor. Toplantıya başkanlık eden kişinin ise 28 Şubat sürecinin en önemli aktörlerinden biri olarak gösterilen dönemin Genelkurmay Harekat Dairesi Başkanı Çetin Doğan olduğu kaydediliyor.

DARBE GÜNLÜKLERİNDE DE ADI GEÇİYOR

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen Darbe Günlükleri'nde ilginç bir şekilde adı geçen paşalardan biri Org. Çetin Doağn... Günlüklere göre dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman, o dönem yeni Genelkurmay Başkanı olmuş Hilmi Özkök'e Çetin Doğan ve ekibine karşı çok büyük destek vermiş. Hatta bir yerde "Ben destek vermesem O'nu paramparça edeceklerdi" dediği söyleniyor. Peki kim bunlar? Tabi en başta Çetin Doğan ve ekibi diye bahsedilen de dönemin MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç, dönemin Ege Ordu Komutanı Hurşit Tolon ve dönemin Harekat Başkanı sonradan "Çuvalcı Paşa" diye ünlenen Köksal Karabay olduğu ileri sürülüyor. Bilindiği gibi Köksal Karabay daha sonradan, emekli edilmesinin sebebinin "çuval olayı" değil Hilmi Özkök olduğunu Habertürk'te açıklamıştı.

ERGENEKON SAVUNMASI

Emekli Orgeneral Çetin Doğan, 1 ay önce Maya dergisinde yayınlanan röportajında, Tokat Reşadiye ve Bingöl’de 33 askerin şehit edilmesinin Ergenekon ile ilintilendirilmesini “iğrenç bulduğu”nu söylemişti. Doğan özetle şunları anlatmıştı:

“AKP iktidarda kaldığı sürece ‘zıvanadan çıkan Türkiye’yi siyasal, ekonomik ve sosyal açıdan rayına oturtmak’ ümitsiz bir vaka olarak görülüyor. Halkın algılama yetisinin

azaltılmasının evrensel reçetesi dozunda afyon kullanmak, gündemi değiştirmek, korku salmaktır. Kutsal günlerde aşevi açmak, kömür ve erzak dağıtmak, bu kapsamdaki yeni

buluş ve uygulamalardır... Diğer taraftan halkımızın bir bölümünün, Sayın Başbakan’ın Führer misali ‘Dediği dedik, çaldığı düdük’ duruşundan pek hoşlandığı, söylevleri ve

anlattığı masallarla kan şekerleri düşerek tatlı rüyalara daldıkları görülmektedir...Ergenekon örgütünün varlığı henüz kanıtlanmamış olmakla beraber, ülkemizde belli çevrelerin

günah keçisi olduğu, iktidarın elinin sıkıştığı zamanlarda spekülatif yeni bir iddia üretilerek, ülke gündemine oturtulduğu görülmektedir.”

CUMHURBAŞKANI GÜL İLE KARŞI KARŞIYA

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan’ı Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevinden almıştı. Doğan’ın yerine Prof. Dr. Osman Horata getirilmişti.

Şerhi eleştirmiş bombalı saldırıları kullanmış

Gül ile Çetin Doğan 2002’de YAŞ toplantısında karşı karşı gelmişti. Şura toplantısında, 58. Hükümet’in Başbakanı olan Gül’ün ihraç kararlarına şerh koymasına tepki gösteren Doğan, hükümeti İstanbul’da HSBC ve İngiliz Konsolosluğu'na yönelik bombalı saldırılar karşısında sessiz kalmakla suçlamış ve hükümetin tavrının irticai faaliyetlere cesaret verdiğini söylemişti. Doğan, emekliye ayrılırken Yüksek Askeri Şûra toplantısında sert bir konuşmaya imza atmıştı. Doğan, 28 Şubat kararlarına atıfta bulunarak bu kararların eksiksiz bir şekilde yürütülmesi gerektiğinin altını çizerken, AKP hükümetinin bazı icraatlarına da açık eleştirilerde bulunmuştu.

DOĞAN'IN ÜNİVERSİTEDEKİ FAŞİST UYGULAMALARI

Önceki Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından giderayak üniversitenin Mütevelli Heyet Başkanlığı´na getirilen Çetin Doğan'ın, gelir gelmez akıl almaz işler yapmış. işte Doğan'ın marifetleri:

- 29 farklı türk devlet ve topluluğundan imtihanla ve seçilerek alınan öğrencilerin bursları kesiliyor. Böylece Sibirya önlerindeki Altay ve Tuva’dan başlayıp Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kırım ve Makedonya’ya uzanan ve doğru adıyla Uluğ Türkistan; moda adıyla Avrasya diye belirlenen medeniyet sınırımız Türkiye ve Kazakistan’a indirgeniveriyor..

-Üniversiteye öğrenci yetiştirmek üzere çeşitli Türk ülkelerinde açılan ve Türkiye türkçesi ile eğitim yapılan 54 lise tek kalemde kapatılıyor. Buralarda okuyan 5 bin öğrenci ise boşlukta bırakılıyor.

- Üniversitenin işbirliği ile Kırgızistan’ın "Oş Devlet Üniversitesi"; "Kırgız Devlet Üniversitesi" ve Rusya Federasyonu’na bağlı "Dağıstan Devlet Üniversitesi" nezdinde açılan "Türk Dili ve Edebiyatı" bölümleri kapatılıyor..

- Yesevilik bilgisi (Yesevi Tanu) dersleri kaldırılıyor. Kazakistan’da Farabi Üniversitesi’nde Farabi’nin; Abay Üniversitesi’nde Abay’ın hayatı ve fikirleri okutulur.. Ahmet Yesevi Üniversitesi’nde de Ahmet Yesevi, "Yesevi Tanu / Yesevilik Bilgisi" adı altında okutuluyordu..

- Üniversitenin bütün bölümlerinde -Kazakistan tarafının arzusu ile okutulan- İslam-din dersleri kaldırılıyor. Kazakistan tarafına sorulmaksızın.

Türkiye’den giden bütün akademisyenler geri çekiliyor. Sözü edilen Mütevelli Heyet Başkanı Çetin Doğan'ın bütün bunlara gösterdiği tek maddelik bir gerekçe var:

"Kazakistan nüfusunun yüzde 30’u Rus kökenlilerden oluşuyor. Bu durumlara kızabilirler."

Doğan'ın yaptığı işler bununla sınırlı değil. Devam ediyor:

- Üniversitenin 1991 yılında yani Türkiye ile irtibatlandığı 1993 yılından 2 yıl önce yapılan vaziyet planında yer verilen caminin inşaat hazırlıkları durduruluyor ve Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yapımını üstlendiği cami önleniyor..

Buna gerekçe olarak da, "Üniversitede ve kışlada cami olmaz!.." denilyor.

ÇETİN DOĞAN HAKKINDA

1940 yılında Trabzon'un Maçka ilçesinde doğdu. Doğan, 1960 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1961 yılında Topçu Okulu'ndan mezun oldu. 1987 yılında tuğgeneralliğe terfi eden Doğan, Genelkurmay Komuta Kontrol Daire Başkanlığı, 1. Zırhlı Tugay Komutanlığı, Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanlığı, 4. Kolordu Komutan Yardımcılığı, 1. Mekanize Tümen Komutanlığı, Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve Jandarma Asayiş Komutanlığı görevlerinde bulundu. Orgeneral Doğan, 1999 yılında orgeneralliğe yükselerek Ege Ordu Komutanlığı'na atanmıştı. 1. Ordu Komutanlığı'ndan emekli oldu. Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer tarafından Türk-Kazak Ahmet Yesevi Üniversitesi'nin başına atadı. Yeni cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından bu görevden alındı.
Timetürk