Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in ev sahipliğinde Bilkent Otel'de düzenlenen geleneksel iftar programına, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile 37 İslam ülkesinin büyükelçileri ve diplomatik misyon temsilcileri katıldı. 

Büyük acıların asıl sebebi medeniyet bunalımı

Görmez, iftar sonrası yaptığı konuşmaya, davete katılan büyükelçileri Arapça selamlayarak başladı. Görmez, İslam dünyasında yaşanan gelişmelere değinerek, “Gönül coğrafyamızda, İslam coğrafyasında yaşadığımız acıları sadece şiddet ve terör başlığı altında değerlendiremeyiz. Sadece bir mezhep çatışması, bir taifiye, farklı düşüncelerin çatışması olarak da isimlendiremeyiz. Sadece Arap Baharından sonra meydana gelen karışıklıklar olarak da değerlendiremeyiz. İşin kökenine indiğimiz zaman yaşadığımız büyük acıların asıl sebebinin bir medeniyet bunalımı olduğunu bilerek, ilim, hikmet ve marifetle üzerinde durmamız gerekiyor” dedi.

Meydan okumalara nasıl cevap vereceğimiz üzerinde durmalıyız

İslam dünyasının üzerinde durması gereken sorunlardan söz eden Görmez, “Ülkelerimizdeki bütün bilim adamları, ilim adamları, dini müesseseler bir araya gelerek en büyük gücümüz ve kudretimiz olan İslam’ın tarihindeki ilim, hikmet ve marifet gücünden hareketle bu medeniyet krizini nasıl aşmamız gerektiği üzerinde durmamız gerekiyor. Biz yaşadığımız acıları sadece başkalarını suçlayarak tedavi edemeyiz. Bizden kaynaklanan sorunlar üzerinde durmalıyız. Düşünsel sorunlarımızı çözmeliyiz. Dinle hayat arasında, akılla vahiy arasında o muhteşem medeniyetimizin kurduğu o büyük ilişkiyi yeniden kurarak meydan okumalara nasıl cevap vereceğimiz üzerinde durmalıyız” diye konuştu.

Müslümanların üç büyük kusuru

Müslümanların üç büyük kusuru olduğunu, tarihimizdeki mirası güncelleyerek bugüne taşıyamadığını ifade eden Görmez, “Müslümanlar olarak üç büyük kusurumuz var. Tarihimizdeki büyük mirası güncelleyerek bugüne taşıyamadık. Endülüs Medeniyetini kaybettik ve o medeniyetin yeryüzüne getirdiği ışığı bugüne taşıyamadık. Bin yıllık Maveraünnehir Medeniyetini kaybettik ve o medeniyetin de insanlığa getirdiği yüce değerleri güncelleyerek bugüne taşıyamadık. Bu yüzyılın başında karşı karşıya kaldığımız meydan okumalara ilimle hikmetle cevap veremedik. Şimdi bizi kuşatan sorunlar başka meydan okumaları beraberinde getirdi. Bütün bu meydan okumalara biz ancak ilimle hikmetle karşılık verebiliriz. Medeniyetimizin bize kazandırdığı yüce değerlerle karşılık verebiliriz” şeklinde konuştu.

Kaybettiğimiz kardeşliği yeniden bulmanın hazzını yaşıyoruz

İslam ülkeleri büyükelçilerine, Diyanet İşleri Başkanlığıyla ülkelerindeki dini müesseselerin ilişkilerine olan katkılarından dolayı da ayrıca teşekkür eden Görmez, “Ben öncelikle bütün büyükelçilerimize ülkelerinde bulunan dini müesseselerle kurduğumuz ilişkilerde yaptığını katkılardan öncülüklerden dolayı teşekkür ediyorum. Biz kaybettiğimiz kardeşlikleri son on yılda yeniden bulmaya ve yeniden kurmaya çalıştık. Afrika’nın en ücra köşesinde kaybettiğimiz kardeşleri yeniden bulmanın sevincini yaşıyoruz. Latin Amerika’da 7 milyon Müslümanla yeniden kardeş olmanın tadına eriyoruz. Pasifik Asya’nın en ücra köşesindeki adalarda yaşayan Müslüman azınlıklarla tanışmanın, o kaybettiğimiz kardeşliği yeniden bulmanın hazzını yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.