Hidayete doğru yürümek, kesb ve ihtiyar dahilindedir fakat hidayet Allah'tandır
Günün Risale-i Nur dersi
Bismillahirrahmanirrahim
BEŞİNCİ ME'HAZ: هُدًى 1 'deki tenkirdir. Bir nekre, marife olarak mükerreren zikredilirse, o mârife, o nekrenin aynı olur. Fakat o nekre, nekre olarak zikredildiği takdirde, alelekser birbirinin aynı olamaz. Bu kaideye göre, nekre olarak tekerrür eden هُدًى evvelki هُدًى 'nin aynı değildir. Ancak, evvelki هُدًى masdardır; ikincisi hâsıl-ı bilmasdardır ve birincisinin semeresi hükmünde mahsus ve sâbit bir sıfattır.
ALTINCI ME'HAZ: Hidayetin Allah'tan olduğunu ifade eden مِنْ kelimesinden burada bir cebir hissedilmekteyse de, hakikatte cebir değildir. Çünkü, onların cüz-i ihtiyarlarıyla hâsıl-ı bilmasdar olan hidayete yorumları üzerine, Cenâb-ı Hak, o sıfat-ı sâbite olan hidayeti halk ve ihsan etmiştir.
Demek ihtida, yani hidayete doğru yürümek, onların kesb ve ihtiyarları dahilindedir; fakat sıfat-ı sâbite olan hidayet, Allah'tandır.
Dipnot-1: Bir hidâyet.
Bediüzzaman Said Nursi
İşârâtü'l-İ'câz