Hanefi Avcı: Tarikat ve cemaatler Türkiye için tehdit değil

Hanefi Avcı: Tarikat ve cemaatler Türkiye için tehdit değil

Avcı, devlete bulaşan cemaat ve tarikatların neden tehlikeli olduğunu da açıkladı

RİSALEHABER

Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı Hanefi Avcı, tarikat ve cemaatlerin Türkiye için tehdit olmadığını, toplumun gerçeği olduğunu söyledi.

Haber Global'de Jülide Ateş'le 40 programına katılan Avcı, tarikat ve cemaatlerin kanunen yok sayıldığını ama fiiliyatta var olduğuna dikkat çekerek legal olarak var olmaları gerektiğini söyledi.

Cemaat ve tarikatların devlet gücünü kullanmasının onları tehlikeli hale getireceğine dikkat çeken Avcı'nın sözleri şöyle:

Tarikat ve cemaatlerin kendisi bir tehdit ve tehlike değil

"Tarikat ve cemaatlerin kendisi bir tehdit ve tehlike değil ama onların devlet içine giren, devletin gücünü kullanmaya kalkan veya devlet içerisindeki elemanlarına kendi cemaatlerinin doğrultusunda hareket ettirdikleri zaman tehlike meydana geliyor. Yoksa her ne kadar yasal olarak bunlar hepsi yasaklanmış gibi görünse de bunlar toplumun bir gerçeği. 

Fiiliyatta var hukuk düzeninde yok

Bu toplumda insanların tarikatlar, cemaatler şeklinde örgütlenmesi biçiminde birbirine bağlılıkları var. Fakat siz yok kabul ederseniz yer altına girer farklı isimlerle, farklı yapılarla yok olmuş gibi gözükür ama var olur. Böyle ikili bir hayat yaşamamak lazım. Var mıdır yok mudur? Fiiliyatta var hukuk düzeninde yok. Bu işi yanlışlaştırıyor. Bir defa hukuk düzeninde var olması lazım. Her türlü kurum legal olarak varolması lazım. Legal olarak varolursa denetlemek de kolay. Ama hukuken yok kabul ediyorsunuz ama fiiliyatta var. Görmez istemiyorsunuz. Yok böyle bir şey. Ama var. Varolduğu şekliyle kabul ederseniz onu denetlemek de, kontrol etmek de her şey rahat olur. Ama siz yasaklamak suretiyle sorunu hallettiğinizi zannediyorsunuz. Bu defa yer altında kalıyor. 

Sol ideolojiler için aynı şey geçerli

Farklı bir anlayış iktidara geldiği zaman, İslami duyarlılığı olan bir parti iktidara geldiği zaman kendi taraftarlarını memnun etmek, devlet nimetlerini vermek adına devletten paye veriyor. Bu ölçü kaçınca onun mensupları tayinde, terfide öncelik almaya başlıyor. Sorun burada başlıyor. Eğer insanlar hangi inanca sahip olursa olsun hangi tarikat, hangi cemaat, hangi örgüte mensup olursa olsun hiç önemli değil. O mensubiyetlerini dışarıda bırakır devlete geldiği zaman devlet görevlisi olarak tarafsız bir şekilde görevini yapar. Çıktığı zaman kendi vicdanında, arkadaşlarıyla yaşar. Bunu sağlarsanız sorun yok. Ama bunu sağlamazsanız siz devlet içerisinde bu insanları tayin ederken, terfi derken atarken öncelikleri bu cemaate, dini inanca, bu düşünceye, bu ideolojiye verirseniz elbette felaket olur. Bu sağ için böyle. Sol için de ideolojileri getirirseniz bu hava olur. Devlet içine gelen insan devletin memuru olmalı. Dışarı çıktığında istediği olabilir. 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum