Gıda güvenliğinin bekçileri: Arılar

Gıda güvenliğinin bekçileri: Arılar

Arıların ekosistem çeşitliliğine katkıları ve arı popülasyonlarının azalması konusunda farkındalık oluşturmak için 2017 yılından bu yana 20 Mayıs “Dünya Arı Günü’’ olarak kutlanıyor.

Arılar, insanların dengeli ve sağlıklı beslenmeleri açısından önemli gıda maddeleri üretmenin yanı sıra bitkilerde sağladığı tozlaşma ile de ekolojik dengenin korunması ve tarımsal üretim açısından büyük bir öneme sahip.

Anadolu Ajansı muhabirinin Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) verilerinden derlediği bilgilere göre, dünya gıda üretiminin yüzde 90’ı, 100 bitki türünden elde ediliyor. Bu bitki türlerinin 70'i de arılar tarafından tozlaşmaya ihtiyaç duyuyor.

Yani bal arıları, insanoğluna bal, polen, propolis ve arı sütü gibi ürünleri vermenin yanı sıra yaptıkları polinasyon ile bitkisel üretimde miktar ve kaliteyi de yükseltiyor.

"Arılarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor"

AA muhabirine 20 Mayıs Dünya Arı Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fulya Özdil, arıların korunması ve arıcılık faaliyetlerine desteğin artması gerektiğini söyledi.

Özdil, şöyle devam etti:

"Arılardan korkmamalıyız, arılar iğnesi olup tehlike anında soktuğu için biz korkuyoruz aslında ama hakikaten arılar bizim hayatımızda olmak zorunda. Onları sevip korumalıyız ve gerçekten arıcılık faaliyetlerine destekler artmalı. Hem kar getiren bir iş kolu, hem de bizim arılara çok ihtiyacımız var. Ekosistemi, çevreyi, doğayı korumak adına arılarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor."

"Arılar döllenmezse tozlanma olmaz, bitki olmaz, hayvan olmaz, sonunda da insan olmaz"

Özdil, arıların ekosisteme en büyük katkılarından biri olan tozlaşmanın gerçekleşme süreciyle ilgili şu bilgileri verdi:

"Bitkisel üretimde meyve oluşumu için öncelikle çiçeğin ya kendi polenleriyle ya da başka bitkilerin polenleriyle döllenmesi gerekir. Bundan sonra meyve oluşumu gerçekleşir. Bu, arıların yaptığı bir işlemdir. Normal şartlarda rüzgarla da olabilir ama gezdikleri her çiçekten polen, nektar topladıkları için aynı zamanda polenleri getirip diğer çiçeklere de aktarabildikleri için arıların polinasyonda çok önemli bir etkisi var. Arılar, bu noktada diğer bütün böceklerden daha ön planda."

Kimyasal kullanımının arılara zararları

Arıların yaşamını tehdit eden faktörlerden birinin kullanılan tarım ilaçları olduğunu dile getiren Özdil, kimyasal kullanımının minimumda tutulması gerektiğinin altını çizerek şu değerlendirmede bulundu:

"Arılar en çok kimyasal maddelerden olumsuz etkileniyor. Arıların ham madde topladığı yani nektar ve polen topladığı yer bitkiler olduğu için eğer ki o aldığı bitkide kimyasal bir mücadele yapılmışsa yani insektisitler, böcek öldürücü ya da pestisit yabancı ot mücadelesi yapıldıysa ve orada kimyasal kalıntısı varsa bitki üzerinde arıları etkiliyor çünkü arılar bu kimyasallara karşı çok dayanıklı değil. Kimyasalları aldıkları takdirde koloniye götürüyorlar ve koloni kaybı yaşanabiliyor. Bundan 2-3 yıl önce çok ciddi anlamda koloni ölümleri söz konusu oldu, bir anda bir bal arısı kolonisinin yok olduğunu, tamamen söndüğünü gördük. Kaynağı hep araştırıldı ve arıların toplu ölümlerinin kimyasal kalıntılardan olduğu görüldü."

aa

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.