Fransa'nın abaya (uzun elbise) yasağı gerçek bir delilik

Fransa'nın abaya (uzun elbise) yasağı gerçek bir delilik

Fransa'da geçen ilkbahardan bu yana devam eden okullarda abaya yasağı tartışmaları, yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla daha da hararetlendi.

Özellikle kimlik temelli tartışmaların damgasını vurduğu bir siyasi bağlamda parçalanmış görünümüyle Fransa, laikliğin uygulanması ve yorumlanmasında radikal bir tutum sergiliyor.

İsviçreli akademisyen ve yazar Tarık Ramazan, Fransa'da abaya yasağını ve ülkenin Müslümanlara karşı tutumunu AA muhabirine değerlendirdi.

Ramazan'a göre, Fransa'daki Müslüman azınlığı hedef alan kısıtlayıcı tedbirlerin uygulamaya konmasının ardında siyasi gerekçeler var.

ABAYA YASAĞI ÇARESİZ BİR HÜKÜMETİN "STRATEJİK ÖRTBASI"

Ramazan, kendisinin de hükümetin eğitim alanındaki yetersizlikleri örtbas etmek için abaya yasağının yürürlüğe konduğunu ve yasağın uygulanmasının ülkenin içinde bulunduğu siyasi konjonktürle yakından ilgili olduğunu düşünenlerden olduğunu aktardı.

Abaya yasağını hükümetin seçmen tabanını genişletme hamlesi olarak gören Ramazan, "İktidar çok zayıf, parlamentoda çoğunluğa sahip değil, bir bakıma aşırı sağa karşı dikkat çekme çabası içinde." ifadelerini kullandı.

Ramazan, azınlık ve ayrımcılık üzerine çalışmaları ile bilinen eski siyahi Eğitim Bakanı Pap Ndiaye'e ilişkin ise Fransa'nın yaklaşık 1 yıl boyunca çeşitliliğin temsilcisi olması beklenen bir bakana sahip olduğunu ve onun da kısa süre sonra görevinden alındığını söyledi.

Fransa'daki okul sorununun "öğrencilerin görünüşü" ile değil, okullardaki personel eksikliği, öğretmen maaşları ve eğitim kurumlarının yetersizliği gibi konularla ilgili olduğunu belirten Ramazan, bu bağlamda hükümetin abaya yasağını "eğitim sorununun ağırlık merkezini değiştirmek için stratejik bir örtbas" olarak kullandığının altını çizdi.

MÜSLÜMANLARIN GÖRÜNÜRLÜĞÜ VE ENTEGRASYONU TARTIŞMANIN GÖBEĞİNDE

Fransa'da yıllardır Müslüman azınlığı ve Müslümanların "görünürlüğünü" hedef gösteren tartışmalar yaşanıyor.

Ramazan, Fransa'da "görünür" bir Müslüman olmanın "yabancı olmak" anlamına geldiğini dile getirerek, bir Müslümanın, bir siyahinin, bir Arap'ın "toplumsal görünürlüğünün", diğer ülkelerin aksine Fransa'da o kişinin entegrasyonuna değil "etiketlenmesine" yol açtığına işaret etti.

Müslüman kızlar ve Müslüman olmayanların abaya yasağı konusunda farklı muamele gördüğünü belirten Ramazan, abayasını çıkarmak istemeyen kızların "dindar" olarak etiketlendiğini kaydetti.

MÜSLÜMAN KIZLARA YÖNELİK TAVIR NASIL?

Fransa'da onlarca öğrenci, abaya yasağına uymadığı için evine gönderiliyor ve kıyafetini değiştirmeye zorlanıyor.

Bu kızlardan bazıları tekrar okula dönmeyi reddederken, bir kısmı da dışlanma korkusuyla yasağa uyuyor.

Yasak ile genç kızları "kendi kimliklerini gururla ifade etme tuzağına" düşürmeye çalıştıklarını belirten Ramazan, daha sonra bu durumun "sorun çıkardıkları" gerekçesiyle kızların aleyhine kullanılacağını vurguladı.

Ramazan, yaşananların "gerçek bir delilik" olduğunu anlayan bir grup insanın olduğuna ve diyalog sayesinde bu insanların sayısının arttığına işaret ederek, öğrencilere sabırlı ve öz güvenli olma çağrısı yaptı.

aa

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.