Elif GÜNEŞTEKİN

Elif GÜNEŞTEKİN

Farklılıkların ittifakı

İnsan zihayat olarak başladığı şu dünya sürecinde hakikatini aramayla mükellef kılınmıştır. Ta ki Dirilik makamına gelebilsin, bu makamla da görebilsin, işitebilsin ve hakiki hayatı ve iradeyi kazanabilsin.

Risale-i Nur bana şunu öğretmiştir; Kişi zanlarının nakşettiği bir dünyayı izleyip yorumlayıp içine müdahil oluyor. Şurdan diyebiliriz ki insanlar adedince dünyalar var. Bu yüzden birbirimizi anlamak adına ortak paydalarımıza, kesişen noktalarımıza bakmamız lazım. Netice verecek kaidelerimiz olmalı. İttihad ve ittifakın oluşturduğu faydalar, ancak dünyalarımızın yıkılmasını engelleyecektir.

Bunu Risalelerden görebiliriz. “Sizler ara sıra İhlas'ı ve İktisat Lem'alarını ve bazen Hücumat-ı Sitte Risalesi'ni mabeyninizde beraber okumalısınız.” (Kastamonu Lahikası, 210)

Evet dünyalar adedince insanları birbirine bağlayan hüsn-ü zanlar; Üstadımızın bize lahikalarla emanet ettiği düsturlarla şekilleniyor.

Üç külli hakikat birlikte okunarak, belki müzakere edilerek fikir birliğinde vasatı buldurarak hüsn-ü zanla oluşturulan bir sistemin hakikat ve ahiret için çalışanlarını çıkartıyor.

“Mesleğimiz müsbet hareket etmektir” der Üstadımız. Müsbet hareketin en güzel temsilcileri yine Üstadımız ve talebeleridir.

Kastamonu Lahikası’nda Risale-i İhlas’ın tam sırrına mazhariyet Hâfız Ali ile Hüsrev abilerin birbirleriyle ciddi bir mahviyet içinde kardeşlik göstermeleri bize bu hakikati bir esas olarak haykırıyor.

“İtikad ve amelde, usûl ve ahkâm-ı esasiyede peygamberlerin hepsi daimdirler, sabittirler, müttehiddirler. İhtilaf ve tefavütleri, ancak füruattadır. Zâten zamanların tebeddülüyle, füruatın da tebeddül ve tagayyürü tabiî bir şeydir. Kezalik kalb ve ruhların gıdası olan ahkâm-ı diniyenin füruatı da, ömr-ü beşerin devreleri itibariyle tebeddüle uğrar.” (İşarat-ül İ'caz, 26)

Bu bize meşrep veyahut kabiliyetlerin farklılığının esasatları bozmayacağını göstermektedir.

Kabiliyetlerin farklı farklı olması bir kısmının bir kısmını tefsir etmesi sırrına dayanıyor. Bu sistem Kur’anın sırrıdır. Risale-i Nur da bu sırra dayanıyor.

Bu yüzden Birinci Söz, Yirmidokuzuncu Söz, Yirmidördüncü Mektup vs hakikatların farklılığı bütünselliği sağlamıştır. Farklı olup birbirinin yardımına koşmak bütünsel olmanın sonucundandır. Esas bir olduğundandır.

Evet, Risaleler birbirinin tefsiridir. Nurlarla meşguliyeti sağlayacak yani birbirini tefsir etme sırrını aktifleştirecek kalemleri Risale-i Nur hesabına çalıştırmaktır.

Kalem ile yazı biyolojik olarak kalb ritmini dengeleyen, rahatlamayı sağlayan hareketleri içerir. Heleki bu hat sanatı olsa acaib bir sanat oluşuyor. Kalem ile yazı yazmak içsel aleminin dışa vurgusu olsa gerek.

 

Demek oluyor ki Risale-i Nur maddi ve manevi tedavi yöntemlerini içinde sırlıyor. Aklı elinde olan talebeler üretiyor. Risale-i Nur telifinden bu zamana kadar oluşan kalem çeşitliliği yine Risale-i Nurun kaynağının hadsiz bir derya olduğunun isbatı olsa gerek.

Kalem çeşitliliği derken; düsturları ve esası bozmadan meşrep ve metod farklılıkları ile  yazılan Risale-i Nurdan tefekkürler ve tespitler...

Kalem ile meşguliyetin başka bir açısına değinmek gerekirse.
“Nasılki matbaada hurufat adedince demir harfler bulunur, sonra o harfler vücud bulur; o vakit bir tek kaleme bedel, o hurufat adedince kalemler bulunması lâzım gelir.” (Asa-yı Musa, 162)

Tefekkür penceremden hurufat-ı mukatta her birisi bir kalem ve o kalemlerin mürekkebi sesler, sesimizle bütünleşen hurufat -ı mukattalar demir gibi harfler hükmünde oluyor. Belki de demir eksikliğine çare-i yegane olur Allahu alem....

Ses de bir kalem... İçi dışa sergileyen, gösteren herşey bir manevi kalemdir. Yeter ki kalemin mürekkibini oluşturan mabeynimizdeki ittihadı ve ittifakı sağlamak için kardeşlerimizin meşrep farklılıklarını düsturları ve esasları bozacak bir faktör olarak görmeyelim.

Evet son söz Üstadımın. “Ben sizi yazılarınızda ve hatırımdan çıkmayan hidematınızda günde müteaddid defalar görüyorum ve size olan iştiyakımı tatmin ediyorum.” (Kastamonu Lahikası, 5)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.