Düşünme meselesini düşünmeliyiz

Düşünme iradî mi ihtiyari mi veya gayr-i ihtiyari mi?

Biz mi düşünceyi yönetiyoruz? Düşünce mi bizi yönetiyor?

Düz mantık, hazır cevap “biz düşünceyi yönetiyoruz” olabilir.

Sahi vaka öyle mi gerçekleşiyor?

Her zaman öyle olmuyor.

Düşünmeyi ihtiyarî hâle getirebilmek çok ciddi bir kabiliyet.

“Ben düşünmeyi istediğim şekil ve istikamete yönlendirebilirim” diyen çok iddialı konuşmuş.

İnsanların seviyeleri; kabiliyet, kapasite, kemâlat, ahlâk vs. güzel hasletleri üzerinden değerlendirilirse, seviye farkı düşünmeyi yönetebilme farkıyla alâkalı olduğu anlaşılır.

Neden?

Çünkü, düşüncenin bir sonraki adımı niyet, iradedir. İrade, kuvveden fiile geçmesi davranışa dönüşmesi demektir. Esasında düşünme iradî bir saikle başlarsa ve yoğunluk derecesine göre davranışa geçişe de tesir eder.

Düşünmede etken olmakla edilgen olmak meselesi işin farkı.

Dış uyarıcıların tetiklediği gayr-i ihtiyari düşünme edilgen düşünmedir.

Münhasıran bir mesele üzerinde kafa yormak, anlamak, şayet çözüm gerektiren bir meselede çözüm arayışı niyetiyle üzerinde düşünmek etken düşünmedir.

Tefekkürle düşünme aynı mı ayrı mı?

Her zaman düşünme olayı tefekkürle aynı mahiyette olmaz.

Neyi düşündüğüne bağlı. Niyet hayır mıdır? Şer midir?

Hayrın kriteri öncelikle marzıyat-ı ilahidir (Allah’ın rızası). Sonra insanlara faydalı olup olmaması. Sonra çevreye, mahalleye, memlekete doğaya vs… faydalı mı zararlı mı?

“İnsanların hayırlısı insanlara faydalı olandır.” (Hadis-i Şerif)

Niyet ve kasıt, sonra karar ve fiil gelir. Düşünme fiilden önce gelir.

Ama niyet ve kasıt mühimdir.

Sonra düşünceden hasıl olacak kazanımın mahiyeti bir farkındalığa vesile olması. Farkındalık bir şeylerin öğrenilmesi veya kıymetinin idrak edilmesine vesile ise tefekkürdür.

Bir manzarayı, ağacı, çiçeği, canlıyı, cansızı niyet ve kasıtla seyretmek, incelemek, hayret etmek esma tecellilerini okumak nitelikli tefekkür olur. Ki, nafile ibadetten de makbul olan tefekkür budur.

Hakikaten düşünme sürecini yönetmek önemli bir kabiliyet ve haslettir.

İrade işidir. Niyet ve irade esmaya mazhar olabilme, marifette mertebe basamaklarına adım atabilmektir. Cehd ve gayret ister.

Beş duyu organlarıyla, gözle görünen, kulakla duyulan diğer organlarla hissedilen şeylerin düşünceyi tetiklemesi her zaman tefekkür sınıfına girmez.

Gereksiz ve önemsiz şeyleri de görebilir, duyabiliriz. Veya o anki bakış açısı, olaya yüklenen anlam, mahiyetin bize bıraktığı intiba/izlenim, kanaat menfi duyguları tetikleyebilir. Buna tefekkür diyemeyiz ama düşünmeye yol açabilir.

Evet düşünme işi cehd ve gayret gerektirir.

Zihin ve beyin faaliyetidir. Beden sağlığı için hareket ne kadar ehemmiyetli ise beyin ve zihin sağlığı için de aynı hareket o kadar elzemdir, ihtiyaçtır. Her türlü sağlığın şartıdır. Zihni faaliyet olan düşünme beyin aktivitesi ve faaliyetidir.

“Hayat faaaliyet ve harekettir. Şevk ise matiyyesidir.” (Bediüzzaman Said Nursi Münazarat) Vesselam…

Düşünme üzerine çok kitaplar yazılmış. Kitapçılarda görmüşsünüzdür.

Meselâ:

  • Kuantum düşünce tekniği
  • Olumlu düşünmenin gücü
  • Her şey düşünme ile başlar
  • Düşün ve Başar
  • Vs….

Ez cümle: Düşünme basit ve nötr bir şey değil. Oldukça aktif bir eylemdir. Fiildir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
7 Yorum