Cevdet Said, Said Nursi'yi anlatıyor: O sözlerinden çok etkilendim

Cevdet Said, Said Nursi'yi anlatıyor: O sözlerinden çok etkilendim

Dün vefat eden Suriyeli mütefekkir Cevdet Said, Bediüzzaman Said Nursi'yi de okuyor ve tavsiye ediyordu.

İşte Cevdet Said'in farklı zamanlarda medyada yer alan sözleri:

Ebu’l Ala el-Mevdudi, Ebu’l Hasan en Nevi, Muhammed İkbal ve benzeri yakın çağımızda yaşayan İslami önderlerin kitaplarını okuyunca benim gözüm açıldı. Bunları okuyunca yaşadığım çağı tanıdım. Bunlara buralı (Türkiye’li) Said Nursi’yi de eklemeliyim. 

Benim gözümün açılmasında Said Nursi, Malik bin Nebi gibi insanların yanında tebliğ cemaati de etkili oldu.

SAİD NURSİ’DEN ÇOK ETKİLENDİM

Ben Said Nursi’nin kitaplarını okudum, beni en çok etkileyen olaylardan biri şuydu:

Said Nursi hapiste iken insanlar arasında yayılmış; “o keramet gösteriyormuş, bazen insanlarla aynı safta camide namaz kılıyormuş” diye. Hukuk fakültesinde okuyan bir öğrenci izin alarak hapiste onunla görüşmüş ve ona demiş ki; “senin keramet gösterdiğini söylüyorlar ben senden fazla bir şey istemiyorum sadece şu tesbihi masanın bu ucundan hareket ettirerek diğer tarafa götürmeni istiyorum. Kerametini görmek istiyorum.”

Said Nursi bu gencin teklifi karşısında gülüyor ve diyor ki, “seninle benim durumum şuna benziyor. Zengin bir adamın çok sevdiği bir oğlu varmış, adam oğlunu sevindirmek için ona değerli taşlardan yapılmış mücevherat almak istemiş oğlunu mücevheratçıya götürünce çocuk duvarda asılı balonları görmüş ve onlara vurulmuş, ilada babasına onlardan almasını ısrar etmiş ve mücevherat almamış. İşte sen bu çocuk gibisin sen balon istiyorsun, ben ise balon satmıyorum. Ben Kur’an’ın hakikatlerini anlatıyorum.”

Ben ondan çok etkilendim ömrünü Kur’an hakikatlerini açıklamaya adamış bir adamdı o. 

Said Nursî bana Kur’ân cevherlerini nasıl bulacağımı öğretti

Said Nursî diğer âlimlerden farklı olarak insanlık ve dünya tarihini çok iyi biliyordu. İnsanlık tarihini iyi bilmeyen İslâm’ı iyi bilemez. “Avrupa bir İslâm devletine hamiledir” sözü, onun insanlık tarihini iyi bildiğini gösteren bir delildir. Said Nursî bana Kur’ân cevherlerini nasıl bulacağımı öğretti. O yönden benim için önemli bir âlimdir.

Türkiye’de onun yaşadığı dönemdeki idareciler, fikirlerinden dolayı ondan çok korktular. Hatta cenazesini mezarından çıkarıp bilinmeyen bir yere götürüp gizlediler.

Mısır’da ikamet eden ve sürgün hayatı yaşayan Şeyhülislâm Mustafa Sabri, Said Nursî’nin talebe ve tabîlerinin sayısının milyonları bulduğunu duyunca, Türkiye’ye dönen bir Ezher talebesine Said Nursî’ye hitaben bir mektup göndermiş. Talebe mektubu vermeye gittiği zaman onu hasta yatağında bulmuş. Mustafa Sabri’den selâm ile beraber mektup geldiğini duyan Said Nursî yatağından doğrulmuş, selâmı almış ve mektubu okumuş. Mektubunda ona, bu kadar talebesi olduğu halde Şer’î bir düzen getirmek için neden baş kaldırmadığını sormuştur. Mektubu okuyan Said Nursî talebesine mektuba cevap vereceğini ifade etmiş ve şunları yazdırmıştır: “Zamanımız şeriatı tatbik zamanı değil, imanı kurtarma zamanıdır.”

Cevabî mektubu alan Ezher’li talebe, Mısır’a dönünce onu götürüp Mustafa Sabri’ye vermiş. Mustafa Sabri de çok hasta bir haldedir. 

Mektubu okuyunca şu itirafta bulunmuştur: “Şeyh Said Nursî doğru söylüyor. O doğrusunu yaptı. Biz Türkiye’yi terk etmemeliydik. Orada kalıp şehitlik pahasına hakkı söylemeye devam etmeliydik.”

Cevdet Said Kimdir?

Said'in ailesi, Rus-Kafkas Savaşı'nın 1864'te sona ermesinin ardından zorla yurtlarından edilince, Suriye'de Golan Tepesi'nin eteğindeki Bi'ru'l Acem köyüne yerleşti. 31 Ocak 1931 yılında doğan Cevdet Said, 1958 yılında El-Ezher Üniversitesinde okumak için Mısır'a gitti.

Üniversitenin Arap Dili ve Edebiyatı bölümünü bitiren Said, eğitim fakültesinde ihtisas yaptı. Suudi Arabistan ve Suriye'de öğretmenlik de yapan Said, daha sonra Suriye'deki köyüne döndü.

İlk kitabı 1966'da çıktı

Said, ilk kitabı "Adem'in İlk Oğlunun Mezhebi: İslami Harekette Şiddet Sorunu"nu 1966 yılında yayımladı. Daha sonra "Kendilerini Değiştirmedikçe", "Eylem: Kudret ve İrade", "Cömert Rabbinin Adıyla Oku", "Adem’in Oğlu Gibi Ol" kitaplarını kaleme alan Said'in bazı mektupları, uzun makaleleri ve ders notları da sonradan kitaba dönüştürülerek basıldı.

Almanya, Belçika, Mısır, Katar, Fas, İtalya, İran, Fransa ve Rusya gibi birçok ülkede konferanslar veren Said, Suriye'deki iç savaşın köylerine ulaşmasının ardından 2012 yılının sonunda ailesiyle İstanbul'a göç etti ve Türk vatandaşlığı aldı.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum