Cemaat ve tarikatları kötüleyen polis müdürüne cevap Said Nursi'den gelsin

Cemaat ve tarikatları kötüleyen polis müdürüne cevap Said Nursi'den gelsin

Bu tip sözleri eskiden bazı vesayetçi askerlerden duyardık!

Risale Haber-Haber Merkezi

Kayseri Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü Metin Tanrıver'in, cemaat ve tarikatları terör örgütlerinden daha kötü gösteren sözleri büyük tepki topladı.

Kayseri ve Yozgat Polis Meslek Eğitim Merkezinde (POMEM) 4 aylık eğitimlerini tamamlayan polis adayları için düzenlenen mezuniyet töreninde töreninde konuşan Tanrıver, bütün cemaat ve tarikatları FETÖ'den kötü olarak niteledi.

Öğrencilere tavsiyelerde bulunan Tanrıver'in sözleri şöyle:

"Hiçbir kimse ya da örgüte, hele hele hiçbir cemaate ya da tarikata, hiçbir şıha ya da şeyhe bağlı olmayacaksınız. Bağlı olacağınız tek bir yer vardır, o da devlettir. Hiç kimseye devlete el kaldırtmayacaksınız, devlete laf söyletmeyeceksiniz. Devlete yan baktırmayacaksınız. Devlete isyan eden hainleri topyekun imha edeceksiniz. Gücünüzü mutlaka adaletten, hukuktan, haktan ve halktan alacaksınız." 

CEMAAT VE TARİKATLER ASAYİŞİ SAĞLAR

Türkiye iki yıl önce 15 Temmuz darbe girişimini yaşadı. Darbeyi duyan milyonlar sokaklara döküldü. Bunların başında da cemaat ve tarikat mensupları geliyordu. Sarıklı, cübbeli, elinde Kur'an'la meydanlara inen insanlar darbecilere karşı durdu. Bir çok şehit verildi.

Türkiye'nin asayişinin muhafaza edilmesinde çok önemli rolleri olan köklü ve sahih, cemaat ve tarikatlar hiç bir zaman menfi hareket etmedi. Ancak cemaat ve tarikat adı altında kadrolaşan, devlete sızan örgütler yine en büyük zararı dini gruplara verdi. Fırsatçılar da bunu kullanarak cemaat ve tarikatları kötülemeye, elinden gelse yok etmeye kalkıştı.

Said Nursi: Polisler ve komiserler bize taarruz değil bizi teşvik etmeli

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, Risale-i Nur'un çeşitli yerlerinde asayişe ve müsbet harekete vurgu yapar. Hatta emniyet mensuplarına, polislere ve komiserlere özel olarak seslenir. 

İşte onlardan bir kaç örnek:

"Âsâyişi temin ve idare memurları, inzibat polisleri ve komiserleri bize ve mesleğimize karşı değil tevehhümkârâne taarruz ve evhama düşmek, belki himayetkârâne teşvik ve teşci etmek, vazifelerinin muktezasıdır. Çünkü, onların vazifelerinin temel taşı hürmet, merhamet, helâl-haramı bilmekle itaat düsturuyla hayat-ı içtimaiye emniyet dairesinde cereyan edebilir.

Risale-i Nur, hayat-ı içtimaiyeye baktığı vakit, bu esasları temin ediyor. Neticesi de bilfiil görülmüş. Risale-i Nur’un en mühim merkezi Isparta ve Kastamonu olduğundan sair memlekete nispeten, zabıta memurları insafla dikkat etseler, Risale-i Nur’un onlara parlak yardımını görecekler.

Hem talebelerinde bu kadar kesret ve kuvvet ve hak ellerinde bulunduğu halde, âsâyişe hiçbir zararı dokunmadığını ve talebelerden bin adam, on adam kadar hayat-ı içtimaiyeye zarar vermediklerini, kalbi bozuk olmayan görür. (Kastamonu Lâhikası)

"Asayişi muhafazaya kendimizi dinen mecbur biliriz"

"Biz dünyaya bakmıyoruz. Baktığımız vakitte onlara yardımcı olarak çalışıyoruz. Asayişi muhafazaya müsbet bir şekilde yardım ediyoruz." (Emirdağ Lahikası-2)

"Sâniyen: Risale-i Nur şakirdlerinin değil emniyete ve asayişe zarar vermek, belki bütün kuvvet ve kanaatlarıyla milleti anarşilikten muhafaza ve emniyet ve asayişi temin etmek için çalıştıklarına delil ise, birinci esasta beyan edilmiş..." (Şualar)

"Bu sebeble asayişi ihlâl yolunda yüzde on câni yüzünden, doksan masumun hayatını tehlikeye ve zarara sokmayı adalet-i İlahiye ve hakikat-ı Kur'aniye şiddetle men'ettiği için; biz bütün kuvvetimizle bu ders-i Kur'aniyeye ittibaen asayişi muhafazaya kendimizi dinen mecbur biliriz." (Tarihçe-i Hayat)
 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
24 Yorum