Çekirdek sistemler

Çekirdek metaforu Risale-i Nur’da sıkça geçmektedir. Teşbihlerde güçlü ifadelerin karakteri gibidir.

Çekirdeğin varlığı beraberinde toprak ve suyu da gerektirir. Zira Mesnevi’de insanın kalbi çekirdeğe benzetilirken, "ubudiyet ve ihlas" toprağında "İslamiyet suyu" ile beslenmesi istenir. Diyebiliriz ki burada biyoloji hatta ziraat işlemi üzerinden insana, kalbine, kulluğuna, Müslümanlığına dair sistematik bir işlem yapılmaktadır. Aynı zamanda insanlık çekirdeği de olan insan çekirdeği, Peygamber Efendimiz (asm) ile temsilini bulur.

Yani kainatın çekirdeği olan insan ve insanın çekirdeği olan nübüvvet ile.

Çekirdekler, mahiyet ve kıyas açısından zengin manalar bütünlüğüne götüren birer hakikat benzetmeleridir. Nitekim ömür de bir çekirdektir ve meyvesi de kalp çekirdeğindeki İslamiyet suyu. Dünya hayatı da bir çekirdektir, fanidir ama ahiret yurduna baki meyveler bırakır.

Bir ağacın kök ve dalları ile nihayetinde meyvenin de varlık bulmasıdır çekirdek.

Kün emri, tekvini alemde varlıklar için birer neşvü nemaya dönüşür. Çekirdekler, habbeler/tohumlar, Fatır esma tecellisine mazhar olarak açılırlar. Açan kudrete isnat ile yerine getirirler emri.

Çekirdekler, müstakimdir. Sürekliliği ve tutarlılığı gösterirler. Tohum ve meyve birbirini tamamlarken birbirine delil de olur.

Çekirdekler, müstetirdir. Kendisinde saklı özellikler barındırır. Bir kısmını ancak filizlenince fark ederiz. Hafiz ismiyle özelliklerini koruyup, şifrelenmişlerdir adeta.

Çekirdekler müntiçtir. Sonuçlarını doğurur. Ürün verir. Çekirdek başlangıçsa, meyve sonradır. Süreci sonlandırıcı/tamamlayıcıdır.

Çekirdekler, tazammundur. İçine alır, kapsar ve korur. Burada ağacın hayat hikayesini çekirdeği tazammun eder. İnkişaf yolculuğuna daima kendi varlığının emanetleri ile devam eder.

Risale-i Nur'da çekirdek üzerinden ilişkilendirilen hakikatler, aynı zamanda kendi içlerinde bir silsile, akış şeması veya bütünlük ifade eden birer sistem çekirdeğine de dönüşmektedir. Çekirdeklerin meyveleri ile kendilerini ve farklarını doğrulaması, günlük hayatımızın inkişaf neticeleri/meyveleri ile de kıyaslanabilir. Ağaç olmaya ve meyve vermeye giden süreçte terbiye, tedvir ve tedbir içinde hareket ederlerken, hayatımızın tanzimi için de geçerli olan sistemleri gösterirler bize.

Çekirdek fikirler, çekirdek insanlar ister.

Şuur, basiret, hikmet ve ilim ile meyve vermeye odaklılık gerekir. Her çekirdek meyvesiyle diğer tohumlardan ayrılır ve kendi olur.

Meyve veren çekirdek, ispatlanmış bir doğrudur.

Elma armut olma çabasına girmez. Giremez. Çünkü tohum iken belki fark edilemeyen durum, meyve verirken böyle bir gayri fıtriliğe meydan vermez. İşte insan çekirdeği de farklı meyvesi ile kendisidir. Çekirdek sistemler bu bağlamda bir ahengin farklılığıdır.

Çekirdeklerin başkalaşmadan buluşması ve aynı amaç etrafında birliğin ana dokusu altında farklı olma vasfını ve iradesini taşıyabilmesi hürriyetidir. Çekirdek sistemlerde her çekirdek kendi fıtratını temsil ederken, sistem, parçaların bütünlüğü olarak amaca uygunluk ve hedef ortaklığı çerçevesinde bir araya gelebilen özgünlüğün fıtri dokusu olur. İnsani gelişmişlik ve tekamül yolcusu çekirdeklerin kendi sistemi ile bir başka sistemde farklılık içinde aynı evrende tevfik/uygunluk kalitesini yakalayabilmesidir.

Bu eşikte iş birliği devreye girer. Gelişmişlik kalitesi evrensel ölçekte insanların mikro düzeyde tanımlı iş bölümü yapabilme kapasiteleridir. Çekirdek kadrolar, çekirdek fikirlerle istikamet bulup, neticeyi tutarlı hale getirebilirler. Her varlığın çekirdeği bir fıtrat bildirisi ile duasını, teşebbüsünü yapar.

Su,"yerimi genişleteceğim" der. Demir, kapta donar ve parçalar. Yumurta, "piliç olacağım" der, duası kabul olur.

Ancak fıtri talepler ve fıtrat eksenli dua ve teşebbüsler muvaffakiyet getirir, meyve verir. Çünkü fıtrat yalan söylemez. Her tohum kendini yansıtır ve gün ışığına çıktıkça temayül belirgin bir şekilde temayüz eder. Uhuvvet tarlasında kendi rengi ve özelliği ile çekirdek iken toprağa girip kendi fıtratıyla filizlenince binlerce temsilin birbirini tamamlamasına dönüşür.

Bizlerin de bu çekirdek sistemlerden ders alıp fıtratımıza uygun birer hedef ve tasavvur bildirimizin/beyanımızın olması gerekmez mi?

Fıtratın taahhüdünde bulunmak çekirdek hükmünde meyve vermesine, kendini yenilemesine vesile olmaz mı?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.