Boykotu Coca Cola, Ariel ve Marlboro'ya indirmenin hafifliği

Küresel bir krizin tam ortasında Müslüman soykırımı başlatan İsrail ve onu destekleyen batı ve ABD'ye karşı yapılacak en güçlü eylem ekonomik bir boykot olacaktır.

Toplam 2 milyar nüfusun yanında petrol, doğalgaz ve yer altı kaynaklarıyla dünyanın en önemli hammaddelerine sahip 57 ülke tarafından ABD ve batıya yapılacak ciddi bir uyarı İsrail'in akıttığı kanı durdurur.

Ancak bunun için irade lazım.
Bir haftadır Arap ülkelerinin korkaklığı ile İslam Birliği Teşkilatlarının sessizliğine tanık olduk ki, bizde o irade yok.
O yüzden İsrail bu kadar pervasız.
Onun için ABD ve Avrupa bu kadar vurdumduymaz.

* * *
İslam ülkelerindeki üç temel hastalık olan cehalet, zaruret ve ihtilaf hala sürüyor.
Halklar ile yönetimler arasındaki zihniyet konusundaki uçurum hala derin.
İslam ülkelerinin ekonomik gelişmişlik oranları arasında da büyük farklar var.
Ekonomik zenginlikte ABD ve Avrupa'dan ileri olan İslam ülkelerinin yanında ekmek ve su ihtiyacını bile gideremeyen İslam ülkeleri mevcut.
Sebebi yukarıda saydığımız üç temel hastalığımız.
Bunların ilacı da sanat, marifet ve ittifaktır.

* * *
Peki İslam ülkelerinin yöneticilerinin durduramadığı İsrail'i, Müslüman halklar ekonomik boykot yoluyla durdurabilir mi?
Durduramaz.
Sebebi de basit: Örgütlenmiş değil dağınık bir kalabalığız.
Öfkemiz duygusal ve anlık.
Bugüne kadar disipline edilmiş uzun soluklu bir tepki koyamadık
2 tane tüketici derneği, bir tane siyasi partinin önderliği ile İsrail'i durdurmaya hazır olan vatandaşın öfkesi boykota dönüşmez.
Çağlayan'da pazar günü İsrail'i protesto mitingi, Saadet Partisi yerine ekonomik ve siyasi yapıdaki sivil örgütler tarafından düzenlenmeliydi.

* * *
İsrail'in yaptığı vahşete karşı alınacak tavır, ABD ve Avrupa için de demokrasi ve hukuk sınavıdır.
Hem tüketici hem de satıcı konumunda olanlar Türkiye'de üretilmeyip dışarıdan gelen tüm ürün ve hizmetleri boykot ederek İsrail ve destekçisi AB ile ABD'ye karşı ilk adım atılabilir.
Boykot Coca Cola, Ariel ve Marlboro sigarasıyla sınırlamadan ve tüm ithal mallara yayılmalı.
Karıncanın hac yolculuğuna çıkarken, "Ulaşamasam bile hiç olmazsa hac yolunda ölürüm" demesi gibi herkes ithal malları elinden geldiği kadar boykot etmeli.
Bu imtihanı kazanmak için sonuca bakmadan herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.
Unutulmasın ki Filistin halkı, İslam dünyasının sarı öküzüdür.

Örgütlü toplum olamadık

Küreselleşen ekonomide tüketicinin hakkını korumak için sadece yasalar yetmiyor.
Sivil Toplum örgütleri yoluyla hak aramak gerekiyor.
Osmanlı dönemindeki örgütlenme kültürünü (ahilik vb) devam ettiremediğimiz için bugün hak arama konusunda Avrupa ve ABD'nin çok gerisinde kaldık.
İSMMMO tarafından yapılan "Türkiye'de Sivil Toplum" konulu araştırmasına göre, 70 milyonu aşan nüfusuyla Türkiye'de ise ağırlıklı olarak devlet dışı kuruluş kapsamına giren dernek ve vakıfların sayısı 80 binin biraz üzerinde.
2008 rakamlarına göre 80 bin 212 dernek ve 4 bin 471 vakıf bulunuyor.

Avrupa ve ABD halkı örgütlü

Bir de Avrupa ve ABD'ye bakalım ki aramızdaki farkı görelim:
İngiltere'de kayıtlı hayır kurumu (kamu yararına çalışan kuruluş) sayısı 190 bin.
9 milyon nüfuslu İsveç'te 190 bin sivil toplum kuruluşu faaliyet gösteriyor.
Fransa'da 850 bin, ABD'de 1 milyon 500 bin civarında STK bulunuyor.
Nüfusu 10 milyon olan Macaristan'da bile 60 bin kayıtlı sivil toplum örgütü mevcut.
Öğrenci grupları gibi resmi statüsü olmayan 20 bin civarında da sivil örgütlenme var.
Nüfusu 5,5 milyon olan Danimarka'da 274 yerel yönetim, 65 bin yerel sivil toplum örgütü, 7 bin bölgesel sivil toplum örgütü ve yaklaşık 400 ulusal sivil toplum örgütü var.

Yeni Şafak

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.