Bel fıtığında ameliyat son çare

Dr. Aybars Akkor, bugüne kadar 12 bin bel fıtığı ameliyatı gerçekleştirdiğini belirterek, bunlardan sadece birinin hamal olduğuna dikkat çekti. Dr.Akkor, fıtık hastalığının öncelikle fizik tedavi ile iyileştirilmesinden yana. Ameliyat ise en son çare.

Hastaları ameliyata değil fizik tedaviye yönlendirdiğini ifade eden Akkor, ‘’ Fizik tedavideki en büyük yardımcı alet ise Amerika'da da kullanılan bilgisayarlı çekme -traksiyon- aleti. Bu cihazın özelliği beldeki fıtığın sağda veya solda olmasına ve büyüklüğüne göre kendine verilen ölçü içinde omurların arasını çekerek açması. Zaten bel fıtığı denilen illet de bu omurlar arasındaki kıkırdaksı yapının bulunduğu yerden taşarak sinirlere bası yapması. Çekmeyle sinirler basıdan kurtulunca hasta rahatlıyor. Ameliyatın en büyük dezavantajı vücuttan alınan canlı organın yerine konulacak bir yedek organ bulunamaması’’dedi.

Dr. Aybars Akkor'a göre geleneksel çekme yöntemi ile şu sıralar Amerika'da yaygın olarak kullanılan bilgisayarlı çekme aleti antalgic traksiyon arasında pek bir fark yok.

Akkor, "Eskiler bel çektirirdi. Bu metodun bilgisayarlı robotla yapılan hali angaltic traksiyon. Çocukluğumda Sarıyer'de bir hoca vardı. Dedem de annem de belini gider ona çektirirdi. Adam vefat etti şimdi oğlu yapıyor ama o kadar başarılı değil. O adam çektiği zaman bütün vücudu çeker, sorunlu bölge düzelse bile başka bölgeyi bozabilirdi. Bu alet ise sorun sağ taraftaysa sadece sağ tarafı, sol taraftaysa sol tarafı çekiyor. Omurgaların arasını açarak fıtığın içeri girmesini sağlıyor. Çekme dozunu ve çekme bölgesi bilgisayar yardımıyla kişinin kas yapısına ve ağırlığına göre ayarlanıyor."

Akkor'a göre fıtığı tetikleyen insanın stresi. Neşeliyken yapılan ters hareketin fıtığa yol açmadığını belirten Akkor, stresle gerilen kasların omurgayı düzleştirdiğini, düzleşen omurlar arasındaki disklere basınç yaptığını ve bu gergin vaziyette yapılan ters bir hareketin diskleri patlattığını anlatıyor. Fıtığın bir diğer sebebi ise kullanılmayan kaslar. Atıl kaslar zayıf düşerek disk üzerindeki yükü artırıyor ve sonunda patlamasına neden oluyor. Günümüzde bel ve boyun fıtığı oluşumunda bilgisayarın rolü büyük. Aynı pozisyonda saatlerce bilgisayar karşısında kalan kişilerde kasları hızla zayıflıyor.

Aybars Akkor, "Biz çocukken okuldan gelirdik, çantayı eve atar sokağa çıkar oynardık. Yeni nesil bilgisayarın başına geçiyor. Kasları gelişmiyor. O yüzden gençlerde boyun, sırt ve bel ağrıları sık görülmeye başladı. Çocukluk çağından itibaren kaslar kullanılmıyor, hareketsizlik, üstüne stres ve stresliyken yapılan ters hareketler fıtığa sebep oluyor." diyor.

Akkor, ağır kaldırmakla değil ters hareket veya usulüne uygun olmayan ağırlıkla fıtığın ortaya çıktığını söylüyor: "12 bin ameliyat yaptım yalnızca biri hamaldı. O da trafik kazası geçirip fıtık olmuştu. Hamallar yüzlerce kilo kaldırıyor, fıtık olmuyor. Her şeyi yöntemiyle kaldırabilirsiniz ama stresli değilseniz." Halk arasında doğru bilinen bir yanlış ise bel fıtığı ile kişinin kilosu arasında bağ kurulması. Akkor'a göre kilolu bir kişiye beli ağrıdığında 'zayıfla' denilmesini anlamsız. Akkor, "Kilonun hiçbir zaman bel ve boyun ağrılarıyla ilgisi yok. Diz için, kalça için kilo önemli. Fakat bel ve boyun ağrılarında bu durum geçerli değil. Kilo aldıkça omurga da ona uyum sağlar. Ancak bir ayda 20 kilo birden alıyor ya da 20 kilo birden zayıflıyorsanız, işte bu ani değişiklik omurga için zararlı olur." diyor.

Bugün