Risale Haber-Haber Merkezi

Bugün Gazetesi yazarı Hüseyin Yılmaz, "Kimse Bediüzzaman'dan bir nişan takmaya kalkışmasın. İstediğiniz partiyi destekleyebilir, istediğiniz tertibin içinde yer alabilirsiniz ama Bediüzzaman'ı kendinize fetvacı yapmaya yeltenmeden" dedi.

Bediüzzaman'ın geçmişte Demokrat Parti'yi desteklemiş olmasınının "gaye-i hayatı" gibi sunulmasına tepki gösteren Yılmaz, "Üstad, "euzubillâhi mineşşeytãni ve siyãseti" hakikatını İslâm düşünce hayatına kazandıran insandır. Şeytandan kaçar gibi siyâsetten kaçmayı tavsiye eden bir büyük insanı siyâsî bir tarafgir gibi gösteren telkinlerden Allah'a sığınırım. Bediüzzaman hiçbir zaman siyasî tarafgir olmamıştır" dedi.

Said Nursi'nin geçmişte Demokrat Parti'yi desteklediğini hatırlatan Yılmaz, bunun gerekçesini de şöyle açıkladı:

"O günün şartlarını tahlil eden ve tespitlerine zemin teşkil eden düşünceleri Emirdağ Lâhikası'nda yer alır, isteyen bakabilir. İki temel noktadan hareket eder: Birincisi; "a'zamüşşer" telâkki ettiği ve onun himâyesi altında dinsizlik ve komünizmin memlekete hâkim olacağını düşündüğü CHP'yi iktidara getirmemektir. İkincisi de, yukarıdaki sebepten dolayı o partinin iktidara gelişini engelleyecek, karşısındaki kitle partisini desteklemek. O günün şartlarında siyâset arenasının CHP karşısındaki büyük partisi Demokrat Parti'yi de "hayır" değil, "şer" olarak telâkki ediyordu. Ama CHP ile kıyâsen daha az şerli, daha az zararlı gördüğünden "ehvenüşşer" diyordu.

"Şerrin büyüğüne de küçüğüne de lânet, şer şerdir ve muhabbetle bağra basılmaz. Küçüğün yegâne farkı büyükten daha az zararlı olmasıdır. Faydası müspet değil, menfidir. Büyük şerrin definden sonra iki tokat da onun suratına aşketmek mü'minliğin muktezâsıdır. Küçük abdest ile büyük abdest arasında bir fark vardır, doğru. Ama bu fark, küçüğü misk-ü amber telâkkî etmemizi gerektirmez. Ona boyun büküşümüz, büyüğünden korunmak düşüncesiyledir; gönül rızasıyla tepemize dökülmesini istemeyiz."

Bugünkü Demokrat Parti'nin geçmişteki "ehvenüşşer" mevkiini de kaybedip "a'zamüşşer" iktidarının alternatifi olmaktan çoktan çıktığını ifade eden Yılmaz, yazısını şöyle tamamladı: "Kimse Bediüzzaman'dan bir nişan takmaya kalkışmasın. İstediğiniz partiyi destekleyebilir, istediğiniz tertibin içinde yer alabilirsiniz ama Bediüzzaman'ı kendinize fetvacı yapmaya yeltenmeden. Aksi taktirde bu kavga ve mücâdele burada bitmez..."