Bediüzzaman: Mü'minin kıymetini ilân eden şu hadis-i kudsî sana kâfidir

Bediüzzaman: Mü'minin kıymetini ilân eden şu hadis-i kudsî sana kâfidir

Evet, nar, elma ve dut gibi musannâ meyveler birer kelime-i kudrettirler.

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin NURUN İLK KAPISI adlı eserinden bölümler.)

Onuncu ders

Hem senin gaye-i hayatın bunlar olduğu gibi, mâhiyet-i hayatın da şunlardır:

1. Âsâr-ı esmâ-i İlâhiyenin garaibinin fihristesi.

2. Şuun ve sıfât-ı İlâhiyenin fehmine bir mikyas.

3. Âfâkî âlemlere bir mizan.

4. Âlem-i kebîrin bir enmuzeci.

5. Kâinatın bir haritası.

6. Şu kitab-ı kebîrin bir fezlekesi.

7. Defain ve künûz-u mahfiyeyi açacak anahtarların mahzenidir. İşte mahiyet-i hayatın budur.

Hayatın sûreti ise şudur: Hayatın, bir kelime-i mektube ve hem mesmuadır. Esmâü'l-Hüsnâya delâlet eder.

Hakikat-i hayatın da budur: Tecellî-i ehadiyete âyinelik etmektir. Hayatın saadet ve kemâli ise, hayatın âyinesine temessül edene karşı, şuurla muhabbet ve şevkle ibadet etmektir.

Ey Said-i bîçare! Hayat, böyle gâyâta müteveccih olduğu halde, ne akıl ve ne insafla hayatını hiç ender hiç hükmünde olan huzuzat-ı nefsaniyeye sarf ediyorsun? Sair zevilhayat, hatta nebâtat dahi, bahsettiğimiz gayelerin bazısında sana şeriktirler. Evet, nar, elma ve dut gibi musannâ meyveler birer kelime-i kudrettirler. Esmâ-i İlâhiyeyi ilân edip okutturuyorlar. Onların hayatlarının gayeleri bu gibi emirlerdir. Yoksa, bu meyvelerin sûretlerinin gayeleri olan yenilmek, gaye-i hayatları değildir. Ancak, gaye-i mevtleri olabilir. Yani ölümlerinin bir gayesidir. Fakat sair zevilhayat, bütün gayelerde sana müsavi olamaz. Çünkü, câmi âyine sendedir. Sen dahi, senden çok aşağı olanlardan daha aşağı olma. Mü'minin kıymetini ilân eden şu hadis-i kudsî sana kâfidir.

لاَيَسَعُنِۤى اَرْضِى وَلاَ سَمَۤائِى وَلٰكِنْ يَسَعُنِى قَلْبُ عَبْدِىَ الْمُؤْمِنِ 1

Ve hem yine bu beyte nazar et.

مَنْ نَكُنْجَمْ دَرْ سَمٰوَاتُ زَمِينْ     اَزْ عَجَبْ كُنْجَمْ بِقَلْبِ مُؤْمِنِينَ 2

Dipnot-1: "Ben göklere ve yere sığmam, fakat mü'min kulumun kalbine sığarım." el-Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ, 2:165; İmam-ı Gazâlî, İhyâ u Ulûmi'd-Dîn, 3:14.
Dipnot-2: Bu beyit yukarıdaki hadis-i kudsînin Farsça ifadesidir.