Bediüzzaman: Ey benim ile hayalen seyr ü sefer eden birader-i vicdan!

Bediüzzaman: Ey benim ile hayalen seyr ü sefer eden birader-i vicdan!

Eski Said'in şu makamlardaki ibârâtını tağyir etmek istemedim

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin ŞUÂÂT RİSALESİ adlı eserinden bölümler.)

Eğer desen: Her bir fende yalnız bir fezlekeyi bilmek bir adam için mümkündür?

Elcevap: Neam, (Lâ!). Zira öyle bir fezleke ki; hüsn-ü isabet ve mevki-i münasibde ve münbit bir zeminde istimal gibi, sabıkan mezkûr sair noktalar ile cam gibi maverasından ıttıla-ı tam ve melekeyi gösteren fezlekeler mümkün değildir.

Evet, kelâm-ı vâhid iki mütekellimden çıkar ise; birinin cehline ve ötekinin ilmine bazı umur-u mermuze-i gayr-ı mesmua ile delâlet eder.

Ey benim ile (HAŞİYE) hayalen seyr ü sefer eden birader-i vicdan! Geniş bir nazar ve muvazene ile, kendi hayalinde muhakeme etmek için sevabik, levâhikden bir meclis-i âliyeyi teşkil ve gelecek on üç kaideler ile müşavere et!..

HAŞİYE: Şimdikinden az günahkâr, ziyade safvetkâr Eski Said'in şu makamlardaki ibârâtını tağyir etmek istemedim.