Babalarınızdan daha kuvvetli bir anma ile Allah’ı zikredin!

Babalarınızdan daha kuvvetli bir anma ile Allah’ı zikredin!

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Bakara Sûresi 200-202. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

200-Nihâyet hac ibâdetlerinizi bitirdiğinizde, babalarınızı andığınız gibi, hattâ daha kuvvetli bir anma ile artık Allah’ı zikredin!(*) İnsanlardan öylesi de vardır ki: “Rabbimiz! Bize (nasîbimizi) dünyada ver” der; o takdirde onun için âhirette hiçbir nasib yoktur!

201-Onlardan bir kısmı da: “Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik, âhirette de iyilik ver ve bizi ateş azâbından muhâfaza eyle!” der.

202-İşte onlar ki, kendilerine kazandıklarından bir nasib vardır.(**) Allah ise, hesâbı pek çabuk görendir.

(*)Devr-i câhiliyette Arablar menâsik-i haccı (haccın gereklerini) tamamladıktan sonra toplanırlar ve atalarının eserleri ile iftihâra başlayıp, bazısı: “Babam şöyle yemek yedirirdi” diğeri: “Babam şöyle kılıç sallardı” gibi övünerek konuşurlardı. (Râzî, c. 3/5, 199)

(**)“Dünya hayâtında en bahtiyâr odur ki, dünyayı bir misâfirhâne-i askerî telakkī (kabûl) etsin ve öyle de iz‘ân etsin (anlasın) ve ona göre hareket etsin. Ve o telakkī ile en büyük mertebe olan mertebe-i rızâyı çabuk elde edebilir. Kırılacak şişe bahâsına, dâimî bir elmasın fiyatını vermez, istikāmet ve lezzetle hayâtını geçirir. Evet, dünyaya âid işler kırılmağa mahkûm şişeler hükmündedir; bâkī umûr-ı uhreviye (âhiretle alâkalı işler) ise, gāyet sağlam elmaslar kıymetindedir. İnsanın fıtratındaki (yaratılışındaki) şiddetli merak ve harâretli muhabbet ve dehşetli hırs ve inadlı taleb ve hâkezâ (bunun gibi) şedîd hissiyâtlar (şiddetli hisler), umûr-ı uhreviyeyi kazanmak için verilmiştir. O hissiyâtı şiddetli bir sûrette fânî umûr-ı dünyeviyeye tevcîh etmek (yönlendirmek), fânî ve kırılacak şişelere, bâkī elmas fiyatlarını vermek demektir.” (Mektûbât, 9. Mektûb, 24-25)