Düşünce iklimi-20

Evlilik Rabbimizin bu dünyada bizlere bahşettiği en güzel lütuflarından birisidir. İnsan fıtratı gereği kalbine karşı bir kalbin arayışı içerisindedir. Adeta bir elmanın yarısı hanım bir diğer yarısı ise beydir. İkisi birden ancak bir bütün edebilir. Her genç kız ve erkek bir zaman sonra yuva kurmak amacıyla evliliğe adım atmayı arzular. Sonunda kaderin de büyük hissesi doğrultusunda cüzi iradesini de ilave ederek tercihini yapar. Artık gençler ve aileler tanıştıktan, birbirlerini tartıp ölçtükten sonra yuva kurulur, evlilik hazırlıkları başlar ve aile hayatına adım atılmış olur. Bundan sonra bu dünyada önemli işlerden birisi helal yoldan geçimini devam ettirmek ve çoluk çocuğa karışmaktır. Sonrasında kiracı ise kiracılıktan kurtulmak için bir ev satın almak, ardından da rahat ulaşımını sağlamak için bir araç temin etmek olacaktır. Bu saydıklarım çalışan birisi için aşağı yukarı dört beş yılı alabilir.

Evlilik pazara kadar değil mezara kadar sürmelidir. Evlilik bir ömür boyu sürecek beraberliktir bir yolculuktur. Ahirette de ebedi yol arkadaşlığının başlangıcıdır. Evlilik eşlerin birbirini tanımasıyla, anlamasıyla bir o kadar da sevgi ve saygının çoğaldığı müessesedir. Evlilik eşlerden her birisinin örtüsü ve hicabı, haya ve edep kaynağıdır. Evlilik ikinci bir ana baba yerine geçecek kaim ana ve babaya sahip olmanın başlangıcıdır. Rabbim her iki tarafa da birer ana ve baba daha ilave etmiş oluyor. Ne güzel bir duygu, size sahiplenecek, koruyup kollayacak iki büyüğünüz daha var demektir.

Evliliğin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesinde en temel unsur; kısaca unutmamak adına 6-S olarak ta bildiğimiz sevgi, saygı, sabır, sadakat, samimiyet ve sorumluluktur. Bu saydığımız değerler içtimai hayatın her basamağında bize gerekli olan hoşgörünün, ihlasın vazgeçilmez temel unsurudur.

Sevgi: Eşlerin birbirini sevmesi en başta Allah rızası için olmalıdır. Bir insan birbirini güzel ahlakı, hoş görüsü, dinine bağlılığı için sevmelidir. Sırf zenginliği ve güzelliği için bir kişi sevilirse böyle bir sevgide ihlas bozulur ve kaybolur. Bir kişi eğer sevilecekse sırasıyla dört şeyi için sevilmelidir; en başta dindarlığı daha sonra asaleti, güzelliği ve zenginliği için sevilir. Bunları bir arada bir şahısta hep birden bulmak zor olabilir, ancak bir hayat arkadaşı dindarlığı, asaleti, temiz ahlakı için tercih edilmelidir. Sevgimizi de bunun üzerine tesis etmeliyiz. Aksi takdirde sevgi duygumuz bir gün gelir kalpten çıkabilir. Evlilik sevgi ve muhabbetle ancak devam edebilir. Aile yuvası bir nevi müminin sığınağı ve cenneti hükmündedir.

İnsanın en fazla ihtiyacını tatmin eden, kalbine mukabil bir kalbin mevcut bulunmasıdır ki, her iki taraf sevgilerini, aşklarını, şevklerini mübadele etsinler ve lezaizde birbirine ortak, gam ve kederli şeylerde de yekdiğerine muavin ve yardımcı olsunlar [1].

Saygı: Yuva kuran gençler genellikle farklı kültürlerin insanları olabilirler. Farklı kökenden olma, farklı yöre ve geleneğe sahip bireyler birbirlerinin kültürlerine ve geleneklerine hoşgörü nazarıyla bakmalıdırlar. Birbirlerinin görüş ve düşüncelerine azami derecede saygı göstermelidirler. Farklı görüş ve düşünceler asla ayıplanmamalıdır. Gerekirse asgari müştereklerde ortak görüş birliğine varılarak yola devam edilmelidir. Saygılı bireyler birbirlerinin düşüncesini hafife alamazlar, aşağılayamazlar, küçümseyemezler. Saygı eşlerin birbirinin akraba çevresini olduğu gibi kabullenmek ve saymak demektir. Aile Hayatı; kadın erkek mabeyninde mütekabil hürmet ve muhabbetle devam eder [2].

Sabır: Rabbim bizleri bu dünyada üç sabırla mükellef kılmıştır. İbadette göstereceğimiz devamlılık konusunda sabır, günahlara karşı göstereceğimiz dirençte sabır, gelecek musibetlere karşı dayanma gücünde göstereceğimiz sabırdır. İçtimai hayatta olduğu gibi evlilikte de sabır ile sınanabiliriz. Birbirimizin hata ve kusurlarını gördüğümüzde aceleci olmadan sabırla düzelmesini beklemeliyiz. Eşler sabır ile ancak birbirlerine karşı esnek, kabullenici, hoşgörülü ve bağışlayıcı olabilirler.

Sadakat: Kalben bağlılık, daim olmak, doğru olmak anlamına gelen sadakat evlilik çatısının devam etmesinde en temel unsurlardan biridir. Eşler doğru olduğu müddetçe birbirine daha fazla sadık olurlar, sadakatin devam etmesi müddetince bir kadar da karşılıklı güven artar.

Samimiyet: Karşımızdaki kişiye değer vermenin bir ölçüsüdür. Muhatabınıza değer veriyor olmanız onun görüş ve düşüncelerine ortak olmamızla mümkündür. Samimiyet doğru ve doğal olmaktır. Olduğunuz gibi görünmektir, içten davranmaktır. Samimiyet evliliğin mutluluk harcıdır. Samimiyet birbirine samimi davranan eşlerin evliliklerinin ömrünü artırırken bir nevi evliliğin sigortası hükmündedir. Eşler birbirinin hukukuna riayet etikleri sürece samimiyetleri de bir o derece artar.

Nev-i beşerin hayat-ı dünyeviyesinde en cemiyetli merkez ve en esaslı zenberek ve dünyevî saadet için bir Cennet, bir melce, bir tahassüngâh ise; aile hayatıdır. Ve herkesin hanesi, küçük bir dünyasıdır. Ve o hane ve aile hayatının hayatı ve saadeti ise; samimî ve ciddi ve vefadarane hürmet ve hakiki ve şefkatli ve fedakârane merhamet ile olabilir. Ve bu hakikî hürmet ve samimi merhamet ise; ebedî bir arkadaşlık ve daimi bir refakat ve sermedî bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve hudutsuz bir hayatta ve birbiriyle pederane, ferzendane, kardeşane, arkadaşane münasebetlerin bulunmak fikriyle ve akidesiyle olabilir. [3]

Sorumluluk: Ailenin maddi ve manevi sorumlulukları eşlerin beraber omuzları üzerindedir. Ailenin ihtiyaçlarının helal dairede karşılanması birinci derecede erkeğin görevidir. Kadınında evdeki malın korunmasında, çocukların bakımında sorumlulukları vardır.

Rabbim bizleri, bu zamanın cazibedâr fitnesinden kurtarsın ve muhafaza eylesin, bizleri ve çocuklarımızı her iki cihan saadetine nail eylesin, amin.

[1]: Sözler, Bediüzzaman Said Nursi
[2,3]: Lem’alar, Bediüzzaman Said Nursi