Yeryüzünde bir dolaşın da peygamberlerimizi yalanlayanların âkıbeti nasıl olmuş bakın!

Yeryüzünde bir dolaşın da peygamberlerimizi yalanlayanların âkıbeti nasıl olmuş bakın!

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Nahl Sûresi 33-36. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

33 . (Kâfirler) kendilerine (ölüm) meleklerin(in) gelmesinden veya Rabbinin (azab) emrinin gelivermesinden başka bir şey mi bekliyorlar? Onlardan öncekiler de böyle yapmıştı. Hâlbuki Allah onlara zulmetmedi; fakat onlar(helâklerine sebebiyet verecek işleri yapmakla) kendilerine zulmediyorlardı.

34 . Sonunda yaptıklarının cezâsı onlara isâbet etti ve kendisiyle alay eder oldukları şey onları kuşatıverdi.

35 . Şirk koşanlar ise dedi ki: “Eğer Allah dileseydi, ne biz, ne de atalarımız O’ndan başka bir şeye tapmazdık ve O(’nun emri) olmadan hiçbir şeyi haram kılmazdık!” Onlardan öncekiler de böyle yapmıştı. O hâlde peygamberler üzerine apaçık tebliğden başka ne düşer?

36 . And olsun ki, her ümmet içinde: “Allah’a kulluk edin ve tâğuttan (Allah’ın yerine tutacağınız herşeyden) kaçının!” diye (kendilerine nasîhat etmesi için) bir peygamber gönderdik. Artık onlardan bir kısmını (hikmetine binâen kendi lütfuyla) Allah hidâyete erdirdi, bir kısmına da (inkârları yüzünden) dalâlet hak oldu. Öyleyse yeryüzünde bir dolaşın da (peygamberlerimizi) yalanlayanların âkıbeti nasıl olmuş bakın!